Güleçyüz Burdur’da konuştu: Yeni Asya 28 Şubat’a da boyun eğmedi Genel Yayın Müdürümüz Kâzım Güleçyüz Burdur Yeni Asya Temsilciliğinin organize ettiği “İttihad-ı İslâm, Cemaatler ve Kemalizm” konulu seminerlerde okuyucularıyla buluştu. Seminerlere Burdur, Bucak, Isparta’dan yoğun bir katılım gerçekleşti.
Güleçyüz, Bediüzzaman’ın Burdur’da altı ay kaldığı Hacı Abdullah Camiindeki “İttihad-ı İslâm” konulu seminerinde Müslümanların iman ve İslâm kardeşliğinde bir araya gelmesi gerektiğini vurgularken, bu ittihadın ilim, hürriyet ve meşveretle tesis edilebileceğini kaydetti ve nasıl ordunun hava, deniz, kara ve jandarma gibi birimleri varsa cemaatlerin de farklı hizmet kolları ve faaliyetleri ile birbirini tamamladığını söyledi.
“Müflis Proje: Kemalizm” konulu seminerinde de Atatürkçülük ve Kemalizm konusunun doğru, dengeli ve itidalli bir şekilde tartışılabilmesi gerektiğini belirten Güleçyüz, “Çok dikkatli bir üslûba ihtiyaç var. Tartışırken işi hakarete vardırmak ya da kişiyi göklere çıkarmak, objektif gerçeğin ortaya çıkmasını engeller” dedi.
“Devrimler elden gidiyor” iddiasıyla yapılan 27 Mayıs, 12 Mart, 12 Eylül müdahalelerinin ve 28 Şubat müdahalesinin toplumda ne gibi sancılara, sıkıntılara ve acılara sebebiyet verdiğinin objektif bir şekilde anlatılması gerektiğini belirten Güleçyüz, 12 Eylül’de 470 gün, 28 Şubat’ta bir ay kapatılan gazetemizin 44. yıl ekinden söz ederken, Yeni Asya’nın bu zor dönemdeki baskılara da boyun eğmeyen dik duruşunu ve attığı cesur manşetleri dile getirdi.
“Gençlerimize demokrasi, hak ve özgürlüklerin ne büyük bir nimet olduğunun şuurunu vermek, darbelerin demokrasiye ve topluma ne büyük zararlar verdiğini her yerde işlemek lâzım” diyerek konuşmasını sürdüren Güleçyüz, millete zorla dayatılan ilke ve inkılâpların tahlilini yaparken, “6 İlkeyi tek tek ele aldığımızda karşımıza çıkan tablo, tam ‘Müflis proje’ ifadesinin içini dolduran bir tablo. Türkiye’nin toplum gerçekleriyle hiçbir şekilde örtüşmeyen bu proje ile yoluna devam etmesi ve bunu dayatan bir anayasa ile huzur bulması mümkün değildir. Bu proje artık iflâs etmiştir. Resmî ideolojiyi dayatan darbe anayasasının çöpe atılması ve yerine başka bir ideolojiyi de ikame etmeden hazırlanacak demokratik bir anayasanın milletin tasvibine sunulup yürürlüğe konulması gerekiyor. Bu Türkiye için kaçınılmaz bir zorunluluktur” ifadelerini kullandı.
Güleçyüz, toplantının ikinci bölümünde İmralı süreci, Suriye, Arap baharı, cematlerin yapısı, risalelerin sadeleştirilmesi gibi konularda kendisine yöneltilen güncel soruları cevapladı. Ispartalı okurumuz Nazmi Çelik bu tür seminerlerin halka açık salonlarda da yapılması gerektiğini belirterek 28 Şubat sürecinde BÇG’nin hazırladığı rapordaki “Yeni Asya Risale-i Nur’u geniş kitlelere yaydı” ifadesine atıfta bulunarak, “Adamları yalancı çıkarmayalım” dedi.
Güleçyüz seminer sonunda kitaplarını imzalayarak okuyucuları ile sohbet etti.