Dosyaları YAŞ'a götürülmeden bakan onayı ve kararnamelerle ordudan ihraç edilen mağdurlar, Meclisten geçen YAŞzedelerle ilgili kanuna tepkili: “Bizler kapsam dışı bırakılarak ikinci kez mağdur edildik. Üstelik mağduriyetimiz TBMM eliyle adeta toplum önünde yeniden onaylandı.”
GÜL'E MEKTUP: EŞİTLİK İLKESİYLE BAĞDAŞMAZ
Mağdurlar adına Cumhurbaşkanı Gül'e gönderilen mektupta, “Aynı gerekçelerle ilişiği kesilenlerin bir bölümü kapsama dahil edilirken, bir bölümünün kapsam dışında kalmasının eşitlik ilkesi ile bağdaşmadığını zat-ı âlilerinizin takdirlerine arz ediyoruz” denildi.
İkinci kez mağdurlar
Yüksek Askeri Şura’ya (YAŞ) götürülmeden “Bakan onayı veya kararnameler” ile re’ sen emekli edilen ve kendilerini “TSK Mağdurları” olarak adlandıran bir grup TSK personeli, kendilerinin YAŞ zedelere haklarını iade amacıyla hazırlanan kanun kapsamına alınmamak suretiyle ikinci defa mağdur edildiklerini bildirdi.
YAŞ zedelerin mağduriyetlerini telafi gereçeksiyle hazırlanan tasarı, 10 Mart 2011 tarihinde TBMM Genel Kurulunda kabul dilerek, kanunlaştı. Ancak, itiraz ve tartışmalar bitmedi. “TSK Mağdurları” grubu tarafından Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’e gönderilen mektupta, 28 Şubat 1997 tarihinde gün yüzüne çıkan ama temeli daha eski tarihlere dayanan ordudan inançlı insanların tasfiye sürecinde birçok meslektaşlarının TSK Personel Kanununun 50/c veya 94/b maddeleri gereğince, inançlarından dolayı ya da disiplinsizlik gerekçe gösterilerek “haklarında hiçbir yargı kararı olmaksızın” re’ sen emekli edildikleri belirtildi. Bu askerlerin bir bölümünün YAŞ kararları ile bir bölümünün ise YAŞ’a bile götürülmeye gerek duyulmadan aynı gerekçelerle, “Bakan onayı veya kararnameler” ile re’sen emekli edildikleru kaydedilen mektup’ta şu ifadelere yer verildi:
“Bakan onayı ile veya kararnameler ile ilişiği kesilen meslektaşlarımızın, kanun kapsamına dâhil edilmeyişlerine ‘yargı yolu’ olarak gösterilen Askeri Yüksek İdare Mahkemesi’nin (AYİM) gerek Türk kamuoyunda gerekse Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) nezdinde ne denli yasal bir kurum olduğu tartışmaları malumunuzdur. Hakeza bu yöntem ile atılan kişilerin AYİM’de haklarını alabileceğini düşünmek de doğru bir kanaat değildir. Bu genel kanaatten dolayı birçok meslektaşımızın yargı yolunu tercih etmediğini ve başvuranlarında doğal olarak reddedildiklerini de bilgilerinize arz etmek isteriz. 12 Eylül 2010 tarihindeki referandum da YAŞ kararlarına yargı yolu açılmış ve biz mağdurlar için çıkarılacak olan uyum yasaları birer umut kaynağı olmuştur. Ancak mağduriyetlerin giderilmesi adına Hükümet tarafından hazırlanıp Meclis Genel Kurulunda kabul edilen TSK Personel Kanununa eklenen geçici 32’nci maddenin ilk paragrafı ile ‘yargı denetimine açık idari işlemlerle’ re’sen emekli edilen bizler kapsam dışı bırakılarak ikinci kez mağdur edilmiş bulunmaktayız ! Yıllardır TSK’dan neden atıldığımızı, en yakınlarımıza dahi izah edemezken, kanun kapsamına alınmamak sureti ile ikinci defa TBMM eli ile adeta toplum önünde mağduriyetimiz yeniden onanmıştır.
Bu onamadan dolayı, kamuoyunda bizlerin TSK’dan atılmamız hususunun aslında ne kadar yerinde bir karar olduğu fikri perçinlenmiş olacaktır. Kanun kapsamına giren meslektaşlarımızla aynı gerekçelerle TSK’dan re’sen emekli edildiğimiz halde kanun kapsamına dahil edilmeyerek ve adeta ikinci defa onanarak, zedelenen haysiyetimis ve alçalan itibarımızdan dolayı, biz ve ailelerimizin toplum içinde ne kadar güç durumda ve mahzun kalacağımızı, eskisine nazaran kat be kat daha da hor görüleceğimizi, Önce Allah’ın sonra sizin takdir ve vicdanınıza havale ediyoruz.”
ASDER: Uyum yasaları acilen çıkarılmalı
Adaletİ Savunanlar Derneği (ASDER), Türk Silâhlı Kuvvetleri’nden (TSK) uzaklaştırılanların geri dönüşünü sağlayan yasal düzenlemeyle ilgili adil karar verilebilmesi için askeri hakim bağımsızlığı ilgili uyum yasalarının acilen çıkarılmasını istedi. ASDER’den yapılan açıklamada, 28 Şubat 1997 zihniyetinin kabus gibi çöktüğü bir dönemde, TSK’dan hukuksuz bir şekilde Yüksek Askeri Şura (YAŞ) kararları ile tasfiye edilen askerlerin, TBMM’de kabul edilen yasa ile aklandıkları belirtildi. Açıklamada, “Yargıya açık işlemlerle re’sen emekli edilen bazı arkadaşlarımız kapsam dışı kalmış ve maddî ve mânevî kayıpların bir kısmı karşılanamamış olsa da, bu yasa ile YAŞ mağdurları aklanmış ve zedelenen itibarları iade edilmiş; yeniden Silâhlı Kuvvetler emeklisi statüsünü elde etmiş; geniş bir sosyal güvenceye kavuşmuş; çok zor durumdaki arkadaşlarımız da kamuda bir iş ve çalışma güvencesi kazanmış olacaklardır” denildi. Açıklamada, yasa ile 12 Mart 1971 ve 12 Eylül 1980 mağdurlarının da haklarını kazanmış olmalarının ASDER camiasını ayrıca memnun ettiğine işaret edildi. Çıkacak yasanın uygulamasının adil olması istenen açıklamada, AYİM’in adil karar verebilmesi için, askeri hakim bağımsızlığı ile ilgili uyum yasasının bir an önce çıkarılması istendi. Açıklamada, bütün mağdurları kapsayacak yeni bir yasanın çıkarılması için çalışmaların ara verilmeksizin başlatılması istendi.