"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Gözden de ırak değİl, gönülden de

02 Haziran 2014, Pazartesi
Vizelerin kalkmasının da etkisiyle son yıllarda Türkiye’den Balkan ülkelerine seyahat edenlerin sayısı artmış durumda. Balkanlar gözden de ırak değil, gönülden de... İstanbul’dan havalanan bir uçak, Trabzon’a gider gibi Arnavutluk’a, Tiran’a gidebiliyor.
Faruk Çakır- Arnavutluk Notları
 
Gözden de ırak değil, gönülden de

Arnavutluk (Arnavutça: Shqipëria), resmî adı Arnavutluk Cumhuriyeti Balkan Yarımadası’nda yer alan bir ülkedir. Komşuları kuzeyde Karadağ, kuzeydoğusunda Kosova, doğusunda Makedonya ve güneyinde Yunanistan’dır. Ayrıca ülkenin batıda Adriyatik Denizi ve güneybatıda İyonya Denizi’ne kıyısı vardır. İyon Denizi ile Adriyatik Denizi arasındaki Otranto Boğazı’nın karşısındaki İtalya’ya uzaklığı 72 km’den (45 mi) daha azdır. Arnavutluk, Birleşmiş Milletler, NATO, Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilâtı, Avrupa Konseyi, Dünya Ticaret Örgütü, İslâm Konferansı Örgütü, Karadeniz Ekonomik İşbirliği, Orta Avrupa Serbest Ticaret Anlaşması, Frankofon ve kurucu üye olarak Akdeniz İçin Birlik’e üyedir.
Ocak 2003’ten 28 Nisan 2009’a kadar Avrupa Birliği’ne potansiyel aday olan Arnavutluk, 28 Nisan 2009’da Avrupa Birliği’ne aday olmak için başvuruda bulunmuştur.
Arnavutluk, parlamenter demokrasiye ve bir geçiş ekonomisine sahiptir. Arnavutluk’un başşehri olan Tiran, ülkedeki 2.6 milyon kişinin yaklaşık 495.000’i burada yaşamaktadır ve aynı zamanda ülkenin ekonomik başşehridir.

Tiran, Trabzon kadar yakın
Kısa bir Arnavutluk seyahati (19-21 Mayıs) yapmak nasip oldu. Vizelerin kalkmasının da etkisiyle son yıllarda Balkan ülkelerine seyahat edenlerin sayısı artmış durumda. THY’nin “en fazla ülkeye uçan havayolu” olması da bunun bir neticesi. Balkanlar gözden de ırak değil, gönülden de. İstanbul’dan havalanan bir uçak, Trabzon’a gider gibi Tiran’a gidebiliyor.
Arnavutluk’a, “Kimse Yok Mu Derneği”nin bir dâveti üzerine gitmiştik. Akşam namazı vaktinde Arnavutluk’un başşehri Tiran’a ulaştık. Tiran Uluslararası Havaalanı (Tirana International Airport), Rahibe Teresa adını taşıyor. Arnavutların “Nënë Tereza” dediği Teresa, Arnavut bir Katolik imiş. Hayırsever Misyonerler Cemaati’nin kurucusu olan bu hanım, hayırsever faaliyetlerinden ötürü 1979 yılında Nobel Barış Ödülü almış.


EN SON SIRA BİZE DÜŞTÜ
Tiran, bir ülkenin başşehri olmasına rağmen havaalanı, Türkiye ölçüsündü küçük bir yer. Gidiş ve gelişlerin aynı kattan gerçekleştiriliyor. Kalabalık yok, ama pasaport işlemleri yine de hızlı değil. “Ne de olsa kalabalık yok, hemen sıra gelir” diye düşündük, ama en son yolcu olarak pasaport kontrolüne gidebildik.
İki gazeteci ve iki dernek yetkilisi olarak havaalanı dışına çıktığımızda derneğin Arnavutluk’taki çalışanlarını bizi bekler halde bulduk. Akşam namazı vakti geçmesin diye kısa bir tanışmadan sonra hemen bir taksiye atladık. Taksi şoförü Türkiye’den geldiğimizi anlayınca, “Müslüman, Müslüman” diyerek kendisinin de Müslüman olduğunu ifade etti. Biz de kendisini tebrik ettik.


KÜÇÜK, AMA NEZİH
Şehir merkezindeki Hotel Viktoria’ya ulaştığımızda akşam namazı vakti geçmek üzereydi. Hemen odamıza çıktık ve namazımızı eda ettik. Namazdan sonra çay ve sohbet halkası oluştu ve düzenlenecek “Yetimler Bayramı” ile ilgili meseleler konuşuldu.
Kaldığımız otel küçük, ama nezih bir oteldi. Otelin “yıldız”ı olmasa da, 5 yıldız ayarında hizmet veriliyor. Otelde “güvenlik kontrolü” olmaması özellikle dikkatimizi çekti. Bir bakkala giriyormuş gibi otele girmek mümkün. Saatler ilerleyince bir sonraki gün daha dinç olmak niyetiyle odalarımıza istirahate çekildik.

YEŞİL ŞEHİRLER
Tiran’da gezerken şehrin yeşilliği hemen dikkat çekiyor. Çok fazla sayıda ‘kule’ler, yüksek binalar yok. Tabiî ki bugün için durum böyle. Önümüzdeki yıllarda buraların da kulelerle donatılması ihtimali var. Şehirlerin nüfusu artınca maalesef yaşanmaz hale geliyor. İnşallah buralarda bu hata yapılmaz ve yeşil şehirler hayatiyetlerini sürdürürler.
 
“YETİMLERİN BAYRAMI” COŞKULU OLDU
Sabah erken saatlerde kalkıp kahvaltımızı yaptıktan sonra programın yapılacağı salona hareket ettik. Tiran çok büyük bir şehir olmamakla birlikte orada da belli saatlerde trafik yoğunluğu hissediliyor. Aynı zamanda şehirde Sovyet Rusya tipi binalar az olmakla birlikte yerlerini korumuş. Programın yapıldığı şehrin en büyük toplantı, tiyatro salonu da bunun bir örneği.
Yetimler Günü ya da Yetimler Bayramı, Arnavutluk Parlamentosu tarafından ilân edilmiş bir gün. “Kimse Yok Mu Derneği” de bu güne destek olmak üzere programa katıldı ve 1.500 yetim çocuğa çeşitli hediyelerin olduğu yardım kolilerini dağıttı.
Yetimleri bir nebze olsun sevindirmek için düzenlenen bu özel programa ülkenin 36 şehrinden toplam 1.500 yetim gelmişti. Tiran’daki programda mahalli gösteriler de düzenlendi. Kimse Yok Mu Derneği, ayrıca ailelere de yardım paketleri dağıttı.
 
ÜST SEVİYEDE İŞTİRAK OLDU
Arnavutluk’ta faaliyet gösteren “Compassion Derneği” işbirliğiyle gerçekleştirilen programa Arnavutluk Başbakanı Edi Rama, Meclis Başkanı İlir Meta ve bazı ülkelerin büyükelçileri ile UNESCO temsilcisi katıldı. Ülkenin sevilen sanatçılarından Lindi İslâmî de çocukları coşturan şarkılar söyledi.
Programda konuşan Arnavutluk Başbakanı Rama, organizasyonda emeği geçen herkese teşekkür etti. Arnavutluk Meclis Başkanı İlir Meta ise bütün yetimlerin bayramını kutladı.
Kimse Yok Mu Derneği adına konuşan derneğin Uluslararası İlişkiler Koordinatörü Metin Çetiner ise Türkiye ve Arnavutluk’un dostluğunun çok eskilere dayandığına hatırlatarak, “Halen Türkiye’de yaşayan Arnavut kökenli kardeşlerimiz olduğu gibi burada yaşayan Türk kökenli kardeşlerimiz de var. Arnavutluk’ta kendimizi ülkemizde gibi hissediyoruz” dedi.
 
YETİMLER, ARNAVUTLUK GÜNDEMİNDE
Dünyanın hemen her ülkesinde olduğu gibi Arnavutluk’ta da bir “yetim çocuklar” meselesi var. Öyle ki bu ülkede “Yetim Çocuklar Bayramı” anlamında bir gün bile ilân edilmiş. 20 Mayıs Arnavutluk’ta “Jetimet Festonje” yani “Yetim Bayramı” olarak kutlanıyor.
Yetim meselesi Arnavutluk için önemli bir “yara” olduğu için Başbakan ve Meclis Başkanı’nın da dahil olduğu üst seviyede bir katılım oldu. Toplantıda öğrencilerin hazırladığı “halk oyunları” ve şiirler de vardı.
Anlatıldığına göre bu büyüklükte bir “yetim programı” ilk defa yapılmış. Arnavutluk nüfusuna göre yetimlerin nisbeti de fazlaymış. Bunun bir sebebi de çalışmak için ülke dışına çıkan evli Arnavutların ülkelerine dönmemesiymiş. Arnavutluk’taki maddî imkânlar da belli. Yetimler için kurulmuş dernekler var, ama mesele sadece yetim çocukların karnının doyması değil. Asıl ihtiyaç bunların şefkatle kucaklanması ve okutulabilmesidir. Yardım dernekleri çalışmaları bu bakımdan önemli.
 
ŞEHİR TURU HERKESİ YORDU
“Jetimet Festonje” yani “Yetim Bayramı” programından sonra kısa bir şehir turu yaparak öğle yemeğinin ikram edileceği lokantaya doğru yola çıktık. Gide gide bir “benzin istasyonu”na ulaştık. Türkiye şartlarına göre bir “benzin istasyonu”nda lüks lokantanın olması pek akla yatkın değil. Ancak Tiran’da gördüğümüz kadarıyla şehrin en temiz ve tercih edilen lokantaları, çay ocakları ya da dinlenme tesisleri istasyonlarda kurulmuş.
Balık ağırlıklı yemek listesi bilhassa turistlerin ilgisini çekiyor. Fiyatlar da Türkiye’ye nisbetle daha uygun.

DEVAM EDECEK
 
Faruk Çakır- Arnavutluk Notları
Okunma Sayısı: 2587
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı