"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Yeni eğitim yılında toplumun beklentileri

28 Ağustos 2014, Perşembe
Yeni eğitim yılı yaklaşmakta. Bu meyanda her yıl olduğu gibi Millî Eğitim Bakanlığı ve İl Millî Eğitim Müdürlüklerinde bir takım planlamalar ve hazırlıklar da yapılmaktadır.
Bu hazırlıklar öğretmen istihdamından bina ve dersliklerin tesbiti ile ders müfredatının uygulanmasına kadar çeşitli konuları ihtiva etmektedir. Bu gün eğitim teşkilâtının bina, derslik, personel istihdamı, müfredat ve sair gibi bir çok konuda problemleri vardır. Bunlar zamanla çözüme kavuşturulabilecek meselelerdir. Elbetteki iş bununla sınırlı değil. Daha bir çok noksanlık ve aksaklıklar söz konusudur. Fakat asıl ihtiyaç olan ve temelde yapılması gereken öyle mecburî düzenlemeler var ki, bunların ivedilikle yapılması zarurî hale gelmiştir! Bunlar olmadan gösterilecek bütün gayretler asla verimli ve faydalı olamayacak, üstelik Ülkemize zaman ve kan kaybettirmekten başka bir işe yaramayacaktır!

MÜSBET ÖRNEKLER
1-) Daha önce askerler tarafından verilen ve hususuyla İmam Hatip Liselerinde büyük huzursuzluklara sebep olan “Askerlik Dersi”nin kaldırılması;
2-) Karma Eğitim’e son verme çalışmaları;
3-) İmam Hatip Okullarının orta kısmının açılması;
4-) Ortaokullara Din Dersi, Kur’ân-ı Kerim ve Peygamberimizin (asm) hayatıyla ilgili Siyer derslerinin (seçmeli de olsa) konulması;
5-) Her sabah okullarda mecburî okutturulan ‘Andımız’ isimli gülünç parçanın kaldırılması gibi müsbet adımlar atılmıştır.  
Bu gayretleri ümit verici buluyor ve alkışlıyoruz!
Fakat, asıl yapılması gereken bir çok husus maalesef yapılmamış veya yapılamamıştır! Hatta zaman zaman bu konulara ehemmiyet verilmediğine şahit olduk. Meselâ, eski Millî Eğitim Bakanı Ömer Dinçer, Kılık-Kıyafet Yönetmeliğinde düzenlemeler yapılırken “Biz isteseydik ‘Başörtü Yasağı’nı tamamen kaldırabilirdik” şeklinde bir açıklamada bulunmuştur! (Basın)
Toplumda büyük ölçüde huzursuzluğa yol açan, halkımızın kaldırılmasını şiddetle arzu ettiği ve insan haklarını hiçe sayan, aynı zamanda hukukî ve kanunî mesnetten yoksun olan bu başörtü yasağının mantıkî ölçüsü ne? Kangren haline gelen bu husus hâlâ temelden çözülmüş değil!
Diğer taraftan;
1-) Okulların her tarafını kaplayan ve ders kitaplarına varıncaya kadar (Tefsir, Fıkıh, Siyer ve Hadis kitapları da dahil) militarist görüntüler;
2-) Tek taraflı –resmî- görüşün hâkim olduğu ve ilmi hususiyeti olmayan konuların ‘İnkılâp Tarihi’ adıyla – ilköğretimden üniversiteye kadar - mecburî olarak okutturulması;
3-) Yine, altyapısı ve ön hazırlıkları olmadan, zamansız ve zeminsiz bir emrivaki olarak- yürürlüğe konan mecburî eğitimin 12 yıla çıkarılması, eğitimde çözüme kavuşturulması gereken konuların başlıcalarıdır.     
Hülâsa; bu güne kadar gelişen olaylar, yapılan araştırmalar, yorum ve değerlendirmelerin neticesi olarak, toplumumuzun -bilhassa eğitim ve öğretim yönünden– başlıca beklentilerini şöyle sıralayabiliriz:
1-) Din ilimleriyle Fen ilimlerinin birlikte okutulması. Zira, dinsiz veya materyalist bir eğitim ancak her türlü faziletten yoksun, robot insan yetiştirir. Zamanımızın en büyük âlimi Bediüzzaman Said Nursî’nin (ra) bu konuyu aydınlatan ve çok kıymetli şöyle bir vecizesi vardır:
“Vicdânın ziyâsı (aydınlanması), ‘Ulûm-u Dîniye’ (Dîn İlimleri)dir. Aklın nuru, ‘Fünûn-u Medeniye’ (Fen İlimleri)dir. İkisinin imtizâciyle (Birleşmesiyle) hakikat tecelli eder (Gerçeğe ulaşılır)... (Münâzarât, s. 127.)
2-) Her türlü zararlı alışkanlıkların ve ahlâksızlığın menşei olan “Karma Eğitim”e son verilip, temelde olduğu gibi, kız ve erkek sınıflarının –hatta okul binalarının- tamamen ayrılmasına daha çok gayret gösterilmesi.
3-) İnsan haklarına matuf her türlü kısıtlamaların tamamen kaldırılması. (Başörtü yasağı ve ibadet engeli gibi.)
4-) Militarist faaliyet ve görüntülere son verilmesi.
5-) Tekelcilik sistemini devlet artık bırakmalıdır. Devletin vazifesi işletmecilik değil, sadece koordinasyonu sağlayıp, teşvikçi olmalıdır. Bunun için de Ülkemizde halihazırda çok düşük oranda seyreden “Özel Eğitim”e ağırlık verilmelidir.
6-) “İnkılâp Tarihi” dersinin kaldırılması ve ihtiva ettiği konuların “Tarih” derslerinde, tarafsız ve ilmi esaslara göre işlenmesi.
7-) Başta Tarih dersi olarak diğer Sosyal ve Türkçe derslerinin konuları, resmî ideolojiye göre değil, objektif ve kendi ilmi metodlarına uygun olarak işlenmesi.
Toplumun beklentisi şüphesiz bu kadar değil, fakat en başta  göze çarpan bu beklentilere çözüm getirilmesi toplumun acil ihtiyacıdır!
Bu doğrultuda yapılacak çalışmaları ilgililerden bekliyor ve gösterilecek gayretleri, şimdiden alkışlıyoruz!

Naci Tepir
Okunma Sayısı: 951
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı