Çağlar değişse de bu durum değişmemiş, sadece metotlar değişmiştir. Fıtrî donanımıyla dünyaya gelen insan yaratılış esasına uygun bir muhteva içinde yeni nesilleri yetiştirmesi gerekir. Fıtrata ait yapılar iyi anlaşıldığı zaman, insan insan olma vasfını kazanmış. Aksi durumda ise insanlık önemli vahşet devirlerini yaşamıştır.

Sosyal vak’alar, ekonomi, idare gibi konular olduğu gibi, eğitim ve terbiyede din baskın bir rol oynamıştır. İnsanlık vahiy şemsiyesine girdiği dönemlerde eğitimde de önemli gelişme göstermiş, fıtrî eksen vahyin gücüyle tahkim edilmiştir.

Planlama, eğitim ve öğretim faaliyetlerinin özünü teşkil eder. Fıtrat çevre ve zamanın şartları göz önünde bulundurularak yapılan planlama sadece başarı için değil, çocuk gelişiminin de esasını teşkil eder. Burada öğretilecek bilgiler kadar önemli olan husus öğrenme tarzı ve metodudur. “Usûlsüz, vusul olmaz” demiş atalar. Muhtevanın kendisi kadar yöntem ve tekniklerde çok önemlidir. Araç ve malzemeler ancak bir teknik kullanılarak inşaat yapılır. Yeni çağın eğitim metodolojisi çağın gereklerine hitap edecek bir şekilde uygulanmalı. Bu durum için rasyonel yeni teknikler ve bunları uygulamaya koyacak yeni metotlar lâzım. “Çok bilen çok iyi öğretir” anlayışı yerine, etkili bir eğitimin manifestosunu oluşturmalıyız.

Çocuğun psikolojisi merak ve ilgi alanlarına göre etkili yöntem ve teknik kullanılarak iletişim kurması göz ardı edilmemelidir. Dinî terimleri soyut daha iyi anlatmak için hayatın içinde onları resmederek insanın zihnine nakşetmeliyiz. 

Her noktada olduğu gibi dinî eğitim ve terbiyede asıl dikkat edilecek nokta Kur’ân metodudur. Kur’ân-ı Kerîm’de Fatır-ı Hakim hangi malzemeyi nasıl kullanacağı konusunda yol gösteriyor. Örnek verilerle bir çok kıssalar anlatılarak mesajlar verilmiştir.

Önümüzde kullanacağımız bir çok fıtrî malzeme var. Bunları çocuğun ilgisini çekecek şekilde aşkla, şevkle uygulayacağı bir şekilde arz etmeliyiz. Bilgi, ilgi ve sevgi birleşerek faydalı bir eğitim sistemini oluşturur. Emanetin zayi olup gitmesine mani olmak için çalışmalıyız.