Bir sevdadır öğretmenlik, kalpleri coşturan, ruhları konuşturan..
Herkes bir sevdada, sevdası uğrunda bir dâvâda hizmet ediyor. Öğretmen ise hizmet aşkı ile yoğrulmuş bir irfan süvarisi, bir muhabbet eri, bir ilim aşığıdır. Bu uğurda yapmayacağı fedakârlık yoktur. İlme ve irfana adanmış bu hayatın her bir karesinden sevgi damlar, şefkat damlar. Hayat serüveni hep bu himmetle, hizmetle, gayretle şekillenir. Milyonlarca insanın öğretmeni olan Bediüzzaman’ın, öğretmenleri çok sevdiğini ve özellikle dindar öğretmenlere çok yakın alâkadarlık duyduğunu biliyoruz. Bediüzzaman Hazretleri kendisini ziyarete gelenleri çoğu kez kabul etmez, ancak öğretmenleri kabul eder. Kendisini ziyarete gelen öğrencilere, öğretmen olmalarını tavsiye eder. Öğretmenlik mesleğinin ehemmiyetiyle alâkalı ‘‘öğretmenler ya minarenin başındadır ya kuyunun dibinde.’’ demekle öğretmenlerin ne derece önemli bir vazifeleri olduğu mesajını verir. Çeşitli vesilelerle hayatta iken Üstadı ziyaret eden, mesleği öğretmenlik olan bazı kimseler de bu kanaati izhar buyurmuşlardır “Kardeşim, benim nazarımda iki sınıf çok ehemmiyetlidir. Birisi subay, diğeri öğretmendir. Bence bir öğretmen yüz vaiz kadar bu memlekete faydalıdır. Subay, Türk ordusunun en sağlam temeli ve unsurudur. Bu iki sınıf mesleğe çok ehemmiyet veririm.”
Öğretmenler fedakâr olmalı. Himmet ve hamiyet sahibi olmalı. Bu manada Risale-i Nur’da himmetle ilgili altın harflerle yazılması gereken harika bir söz vardır. “Bir adamın kıymeti himmeti nisbetindedir. Kimin himmeti milleti ise, o kimse tek başıyla küçük bir millettir. Kimin himmeti nefsi ise o insan değildir’’ Öğretmen himmetini millete çevirdiğinde değer kazanır. Üstadımız, muallimler ziyarete geldiklerinde onlarla çok fazla alâkadar olurdu.
Öğretmenlere şöyle bakmıştır: “Şu zamanın dindar bir muallimine, eski zamanın velîleri nazarı ile bakıyorum. Çünkü eski zamanda dinî terbiye ebeveyne verilmişti, bu zamanda o vazife muallimlere verilmiş.” Öğretmenlere bir anne, bir baba kadar vazife verilmişse, o zaman ailede başlayan eğitimin okullarda en güzel şekilde tamamlanması gerekir. Öğrencinin hakkı için öğretmenler, var gücünü vermelidir. Hakikî bir öğretmen hayatını bu uğurda feda etmekten çekinmeyecektir. Yüreklerinde ilim ve irfanı ihlâsla, şevkle, aşkla mayalayanlar için, hizmet şehadete giden kutlu bir yoldur.
Bu sevdaya meftun hizmet erlerine gönüller dolusu selâmlar…