"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Kimliğini arayan devlet

Hanefi Örnek
15 Mart 2012, Perşembe
Bir devletin kuruluşunun üzerinden 89 yıl geçmesine rağmen hâlâ 'yeni Anayasa' ihtiyacını duyuyorsa O devlette bir kimlik problemi vardır.

Kuruluşunun ilk 27 senesini tek parti iktidarı ile geçiren Türkiye, bu sürede eğitimde, kültürde ve sosyal hayatta büyük değişimler yaşamıştır. Bu yeni sistem yeni bir tasavvurla hareket ederek ilkeler ve inkılâplarla yeni bir toplum inşa etmek emelini güttüğü bir vakıadır.
Bu sürede toplumu bin yıldır ayakta tutan değerlerin omurgasını oluşturan İslâm'a yapılan darbelerle devleti kimliksiz, fertleri şahsiyetsiz kılan uygulamalara teşne olmuştur. Kuruluşunda kendi felsefesiyle başlayan Tek parti dönemi idarecileri uygulamalarıyla oluşturdukları bu açık farkı hemen bütün 89 yılın sancı odağı haline gelmiştir. Toplum katmanları arasındaki bütün huzursuzlukların yegâne sebebi bu uçurumdur.
Halktan kopuk bir jakoben anlayışla devam eden Cumhuriyetimiz, büyük meseleler üretti, müdahalelere maruz kaldı. Ara rejimler yaşandı. Başbakan ve iki güzide bakan asıldı. Bu yapılanlar hep anayasanın elastiki maddelerine göre kılıf uyduruldu. Bedeli halka ödettirildi. Zulmü ve zorbalığın beslendiği ana kaynak budur. Millet kendi Anayasasını yapmak suretiyle darbe heveslilerinin çanlarına ot tıkayacaktır. Malûm çevreler demokratik bir Anayasa için ayak sürüyorlar. Milletin hakkı olan egemenlik ideolojik kalıplarla çağdışı uygulamalarla aynı vesayeti sürdürmek emelini taşıyorlar. Miadı dolmuş ilkel paradigmalardan medet uman  iz'an ve irfan fukarası bir kafa yapısıyla  devlet yönetilemez.
Topluma hep kuşku ile bakan bu hastalıklı yapı gırtlağına kadar pisliğe batan vahşi bir aygıta dönüşmüştür. Hukuk,eğitim, siyaset, bürokrasi, ekonomi ve dış politika da derin yaralar açılmıştır. Bu gün eğitimimizin dibe vurmasının sorumlusu hep bu yapıdır.

ELBİSE İÇİN VÜCUT FEDA EDİLMEMELİ
Kuruluş safhasında kametine uygun bir elbise biçilmedi. Elbiseyi bedene uygularken elbiseden değil hep bedenden kesildi. Basiret körlüğü ile gelecek iyi okunamadığı için toplum fertleri arasında büyük çatışma süreçleri yaşandı. İktidarını pekiştirmek için her türlü ayak oyunlarından medet umuldu. Nifak tohumları ekildi. Toplum sağ sol, gerici ilerici, Sünnî, Alevî, laik, antilaik kamplara bölündü. Anarşi ve terör olaylarıyla darbelere gerekçeler oluşturuldu. Topluma bu acıları yaşatanların yaptıkları yanlarına hep kâr kaldı.
Şu anda Türkiye'nin başını ağrıtan sorunlar hep sorumsuzluğun eseri olduğunu unutmamalıyız. Devlet mekanizmasının manifestosu olan Yeni Anayasa bütün talepleri karşılayacak, insanî ve demokratik eksene oturtulmalıdır. Esas fayda ortak paydadadır. Kişiye atıflar yapılarak anti demokratik hükümler Anayasada yer almamalıdır. Hiçbir madde değiştirilemez lüksüne sahip olmamalıdır.
Halkın talepleri etrafında şekillenecek olan metinde geniş katılımlı bir konsensüs sağlanmalıdır. Sivil toplum kuruluşlarının katkıları göz ardı edilmemeli..

EĞİTİMDEKİ ÇARPIKLIK
Devlet eğitime ideolojik değil, pedagojik bir anlayışla bakmalıdır. Tek bir eksende, tek tip insan yetiştirme dayatmasından vazgeçerek sosyal dokuyu zedelemeyecek, farkları ve ırkları ötelemeyecek fıtrat formatında bir yapıyı esas almalıdır.
Ana dilde eğitimin önü açılarak talepler karşılanmalıdır. Herkes dinini rahatça yaşamalı, bütün okullarda mescid açılmalıdır. İsteyen istediği kıyafetle okula gitmelidir. Okul aile birlikleri eğitim sürecine daha fazla katkı yapmaları sağlanmalıdır.
Kendi medeniyetinin zengin kültüründen uzaklaştırılmak istenen devletimiz yeni bir inşa sürecinde onun kametine uygun bir misyon biçmenin zamanı geldiğine inanıyoruz. Tarihî geçmişimiz coğrafi konumumuz, kültürel değerlerimiz, yüce dinimizin insan haklarını öne alan prensipleri demokratik esaslarla harmanlanarak toplumun taleplerini karşılayacak bir Anayasa yapmalıyız.
Kendi coğrafyasında lider bir ülke olması için Türkiye, kökü 'mazide olan ati' tarihini, kültürünü, medeniyetini çağdaş değerlerle harmanlayarak yeni bir kimlik inşa etmek zarureti haline gelmiştir.
Haydi Türkiye dosta düşmana karşı kim olduğunu göster…

Okunma Sayısı: 875
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı