"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Çanakkale hürriyetperverleri ve şehitlerin mukaddes yolu

Hasan KOÇ
19 Mart 2015, Perşembe
Çanakkale Şehitlerini ziyaret ettiğinizde, toprağında bir hürriyetperverlik kokusu hissedersiniz. Renk renk, çeşit çeşit hürriyet çiçeklerini görürsünüz o topraklarda.

O toprakların altındaki bir sese kulak verir, “Yaşasın Hürriyet” denildiğini duyar gibi olursunuz. Şehitlerin mezar taşlarında yaşlarını okurken, Bediüzzaman Said Nursî’nin “Hayatımda en esaslı düstur hürriyetimdir” hakikatini mırıldanırsınız. O topraklarda yürümekte zorlanır, şehitleri yani hürriyeti incitmekten korkarsınız.

Çanakkale, zulümle ve insafsızca imhâ-yı hürriyet gayesiyle yola çıkanların karşısına bu vatan evlâtlarının kurduğu bir hürriyetperverlik seddidir.

Çanakkale, bu milletin mayası ve zembereğinin hürriyet-i şer’iyye olduğunu bilmeyen düşmanların, küçük bir yarım adadan büyük gemileriyle kaçışıdır.

Çanakkale, kuvvet-i imanın zaferi, İlâhî bir inayetin tezahürüdür.

Çanakkale, bütün milletin lisanından yükselen hürriyetperverlik sesidir.

Aziz milletimizin mukadderat-ı istikbaliyesinin tayin edildiği Çanakkale, bütün milletimize hitaben “Yeniden millî kardeşlik şuuruna dönün, kendi mukadderatınızı başkalarına tayin ettirmeyin” çağrısıdır.

Bu milletin seciyelerine girmiş ve işlemiş olan imandan gelen hürriyet fikri, bu milleti inşaallah mağlûp ettirmeyecektir. Şehitlerin nasıl kan ve elbiselerinin tebdiline cevaz verilemezse, bu milletin nokta-ı istinadı iman olan hürriyetinin de tebdiline cevaz verilemez.

Bu büyük zaferi bazı şahıslara istinat etmek, kahraman şehitlere büyük bir zulüm olmakla beraber “İslâm ordusu olan Türk milletinin geçmiş asırlardaki milyarlar şerefli merhum ordularına ve milyonlarla şehitlerine ve milletine büyük bir muhalefettir.” (Emirdağ Lâhikası, s. 191) Böyle bir hatadan çekinmek, umum milletin zaferini gasp ettirmemek gerektir.

Hâsılı; maddî cihad devam etmese de manevî cihad devam etmekte, “Zira bu yol, peygamberlerin, velilerin, ariflerin, salihlerin ve bilhassa canını canana seve seve feda eden ve sayısı milyonlara sığmayan kahraman şehitlerin mukaddes yoludur” (T. Hayat, s. 629) diyerek Risale-i Nur bizleri manevî cihada çağırmaktadır. Ne mutlu davete icabet edenlere…

Okunma Sayısı: 1273
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı