"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Cemaatler üzerine oynanan oyunlar

Hasan ŞEN
26 Şubat 2015, Perşembe
Devlet kuvvetiyle dahi başarılamayacak bir muvaffakiyeti mehdiyet sırrıyla Cenâb-ı Hak, Risale-i Nur Talebelerine ihsan etmiş olduğundan, çok ehemmiyetli bir hizmeti de omuzlarına yüklemiştir.

Fakat son zamanlarda siyaset perdesi altında sinsi bir hareket maalesef Nur Talebelerini tefrikaya atarak mevcut münafıkâne cereyanlara alet etmek istemektedir. Bu, Kur’ân hadimlerini asıl vazifelerinden saptırarak malayani şeylerle meşgul etmek istemektedir.

Bediüzzaman Said Nursî Hazretlerinin eserlerinde belirttiği bir Hadis-i Şerifte, “Onların zamanına yetiştiğinizde siyaset canibiyle onlara galebe edilmez. Ancak manevi kılıç hükmünde İ’caz-ı Kur’ân’ın nurlarıyla mukabele edilebilir” ikazını nazara almayarak sanki her şey siyasetle hallolacak gibi bir umursamazlıkla, her şeyi Risale-i Nur’a dost bile olmayan kimselerden bekleyerek kendi mukaddes vazifelerini maalesef terk etmektedirler.

Son zamanlarda bandrol meselesinden tekelciliğe ve Diyanet’in bazı mühim eserlere sansür uygulamasına ve devlet kontrolünde bir Nurculuğu bile hoş görecek kadar taassup ve ama-i tefekkürde bulunan kimseleri hayret ve dehşetle seyrediyoruz. 

Her gün on binlere hitab eden ve Risale-i Nurdan başka ölçüsü olmayan Yeni Asya Gazetesini ve çeşitli vesilelerle yaptığı ikazları hafife alarak kendi fikirlerini ve şahsî mütalâalarını sanki Risale-i Nur’un hakikatleri gibi gösteren kimseleri ölçü almanın fevkalâde yanlış olduğunu unutmamamız lâzımdır.

Dikkat edilecek olursa tekelciler tarafından sansürlenen eserler fitne-i ahir zamana ve Deccala ait olup Risale-i Nurdaki sırlı asıllardandır. Bir zamanlar bir yayınevi Emirdağ Lâhikası’ndan bazı kısımları çıkarttıkları için, haklı olarak tepki gösterenler şimdi tamamen sansürlenmesini nasıl içlerine sindiriyorlar? Üstad Hazretleri zamanında sekiz yerde basılan Risale-i Nur daha sonra on sekiz yerde  basılmışsa, bu devlet tekelinde olmasından daha iyidir bir zenginliktir. Asıl metne dokunmadan yapılan neşriyat kim tarafından yapılırsa yapılsın muteberdir, hizmete vesiledir. Dikkat edilecek olursa bugün neşrine müsaade edilmeyen kısımlar münafıkane cereyanın iç yüzünü açıklayan ve insanların aldanmaması için muazzam ikazlardır. Bu da gösteriyor ki, yapılan bu sinsi plan ile hem halk hem de cemaatler şaşırtılmak isteniyor. -Çok zaman olduğu gibi- ve maalesef bir asra yakın bir zaman dilimi içinde kahramanca nifak cereyanına karşı mücadele eden Risale-i Nur Talebelerini de bu oyunda piyon olarak kullanmak istemektedirler. Buradan Nur’un naşirlerine, haslarına, varislerine, -Üstad benim binlerce varisim var- diyor sahiplerine, hamilerine, muhafızlarına sesleniyoruz. Bu nifak cereyanına aldanmayalım ve eskiden olduğu gibi siyasî cereyanlardan uzak bir şekilde saf ve temiz Nur hizmetine dönelim. Şunu unutmayalım ki, siyasî cereyanlar bir gün biter fakat cemaatler her zaman devam eder.

Okunma Sayısı: 5276
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • necati

    26.2.2015 23:45:44

    Evet cirkin siyasetin oyunlarina alet olanlar dini siyesete alet edenlerin cok dessashane cemaatlere kurduklari tutaklari yeni asya elindeki yanilmaz rehber olan risale-i nurlar sayesinde bozmustur. Insallah basarili olamiyacaklardir. Muhterem agabey daha cok yazmaniz duasiyla tebrik ediyoruz.

  • Garib Doğu

    26.2.2015 10:22:59

    Hadisi şerifte açıkça,''onların zamanına yetiştiğinizde siyaset yoluyla onlara galebe edilmez.Ancak manevi kılıç hükmünde,İ'caz-ı Kur'ânın nurlarıyla mukabele edilebilir.''diye ferman ediliyor.Yani manevi kılınç hükmünde İ'caz-ı Kur'ânın nurları ile hizmet.Bu Fahr-i Alemin talimatıdır.Bunun dışındaki yollar çıkmaz sokaktır.Ve tehlikeli badirelerle doludur.En doğru,en selametli en kısa ve en etkili, Allahın habibinin gösterdiği bu yol ve bu tarzdır.

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı