"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Adalet nasıl tecelli ediyor?

Hüseyin ÇETİNSOY
03 Mart 2017, Cuma
Otuz-otuz beş sene kadar önceydi. Bir tatil vesilesiyle memleketime gitmek üzere; üniversite talebesi olarak bulunduğum Ankara’dan yola çıkmıştım.

Otobüste pencere kenarında oturan orta yaşlı bir zatın yanına oturmuştum. Yolculuk esnasında yanımdaki zatla ilgilenerek sohbet etmek istedim. Kendimi tanıtıp; nereli olduğunu sorarak sohbeti başlattım. Maksadım önce onu dinleyerek fikirlerini anlayıp uygun şekilde dinî tebliğde bulunmaktı.

Fakat muhatabım fikirlerini söylemek yerine başından geçen olayları anlatmayı daha çok seviyordu. Bir ara büyük bir hastalık geçirdiğinden bahsetti. Öyle ki bu hastalık yüzünden bütün varını sarf etmiş; elinde beş kuruş parası kalmamıştı. Çok eziyet çekmişti. En kötüsü de dört ay boyunca devlet hastanesinde yatalak olarak kalırken hastabakıcılar hiç temizlik yapmamışlardı. Ve bu süre içerisinde pisliğin içerisinde bunalarak yaşamıştı. “Dört ay böyle geçtikten sonra şehre bir Bakan gelecek diye telâşlanıp temizlik yaptılar.” dedi.

Üzüntümü ifade edip hastalıkların bir imtihan sebebi olduğunu, sabredenlerin sevabının büyük olacağını ifade ederek teselli ettim. Bu minval üzere bayağı sohbet ettik. Daha sonra birden aklına gelmiş gibi “Enayileri nasıl da yoldum!!!” dedi. Şaşırmıştım. “Nasıl yani?” dedim.

Anlatmaya başladı. Askerliğini bir kıyı kasabası Askerlik Şubesinde Yazıcı olarak yapmış. Oranın insanlarından bazıları çocuklarının askerliklerini Bahriyeli olarak yapmalarını istiyorlarmış. Bu amaçla kendisine para teklif ederek çocuklarını bahriyeli yazmasını istemişler. O da bu konuda elinden geleni yapacağını söyleyerek yüklü bir paranın yarısını peşin alıyormuş. “Yapabilirsem diğer yarısını da alırım; yapamazsam aldığım parayı iade ederim.” diyormuş. “Hâlbuki bunu yapmak benim elimde değildi. Listeler Ankara Merkezden geliyordu. Listede ismi bahriyeli olarak çıkandan paranın diğer yarısını da alıyordum. Listede bahriyeli olmayanları da çağırıp; çok uğraştığımı, fakat yazamadığımı söyleyerek parasını iade ediyordum. “Enayileri ne yoldum!” dedi.

Dehşetle ona bakıyordum. Çünkü az önce anlattığı hastalık olayıyla bu yaptığı arasında hiçbir bağ kurmuyordu. Bu güne kadar da hiç düşünmemişti. Ona dönerek: “Sen az önce bana ne anlatmıştın?” dedim. Şaşkın şaşkın yüzüme bakıyordu. “O hastalığın ve perişanlığın sana niçin verildiğini daha anlamadın mı? Bak orada yaptıklarının cezası nasıl verilmiş.” dedim. Başı önüne düştü. Derin bir sessizliğe gömüldü.

Bediüzzaman Hazretleri’nin ifadesiyle “Beşer zulmeder, fakat kader-i İlâhî adalet eder” idi. Meselâ, kimsenin bilmediği bir cinayeti işlemiş olan adamı, hâkim, hırsızlıktan ötürü mahkûm etse... O adam, hırsız olmadığı halde, hâkim haksız mahkûm ettiği için zulmetmiş olurdu. Fakat kader, o gizli katli için mahkûm ettiğinden adalet ediyordu. 

Demek kim ne yaparsa kendine yapıyor. Nitekim bir âyet-i kerimede “Kim zerre kadar hayır işlese onun (karşılığını) görecek. Her kim zerre kadar şer işlese onun (karşılığını) görecek.” (Zilzal, 99/7-8) buyurulmuştur. Yine başka bir âyet-i kerimede ise “Muhakkak, Allah, adaleti, iyiliği, yakınlara yardım yapmayı emreder; hayasızlığı, fenalığı ve azgınlığı da yasaklar.” (Nahl, 16/90) emredilmiştir.

Bu sebeple Cenâb-ı Allah’ın, zalime tövbe etmesi için mühlet verse bile, asla ihmal etmeyeceğini çok iyi bilmemiz gerekir. Muhakkak ki bir Müslüman, mazlûm olsa bile asla zalim olmaz ve olmamalıdır.

Okunma Sayısı: 6070
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı