Mevcut iktidara tamamen angaje oldukları halde bu tercihlerini ‘dine hizmet’ olarak gören bazı dostlarımız bizi iktidarın başarılarını görmezlikten gelmekle itham ediyorlar.
Bu sebeple bu dostlarımızın hatırı için iktidarın bazı ‘başarılarını’ nazarlara vermeye çalışacağız.
Öncelikle belirtelim ki yılların kıdemli bir çok demokrat nur talebelerini bile saflarına katması sebebiyle bu iktidar başarılıdır!
Her ne kadar “Millî görüş gömleğini çıkardık” deseler de yaptıkları uygulamalarla, klâsik siyasî İslâm geleneğinin devamı bir parti olmalarına rağmen, nur talebelerine kendilerini ‘demokrat’ diye lanse ederek desteklerini sağladığı için bu iktidar başarılı sayılır!
İktidarları boyunca hemen her fırsatta, her zeminde bolca dinî argümanları istimal etmek suretiyle kendilerinin iktidardan düşmeleri halinde adeta dinin elden gideceğini ilân ve ihsas etmek suretiyle ‘yukarıdan aşağıya doğru emir ve direktiflerle dine hizmet tarzının netice veremeyeceğini’ nazarlara veren Bediüzzaman’ın ikazlardan haberdar olmayan bir çok ehl-i dinin bu iktidara destekte bulunmalarında belki yadırganacak bir durum olmayabilir. Velâkin Risale-i Nur’un müteaddit yerlerinde konu ile ilgili tavsiye, ikaz ve ihtarlardan haberdar olan bazı Nurculara bile kendilerinin desteklerini sağlamış olmaları da bu iktidarın önemli bir başarısıdır!
“Partimize muhalefet edenler Türkiye’ye ihanet ediyorlar...” veya “Müslüman olmanın gereği; bize rey vermeyi gerektirir...” gibi ayrıştırıcı beyanatlarla herkesi damgalamaktan çekinmeyen iktidarın bu beyanlarını görmezlikten gelerek ‘Allah için buğz etmek’ düsturu yerine; siyaset için sevmek şeytanî prensibine aşina olan insanları hamasi bazı nutuklarla saflarına katabilme hünerini göstermesi de iktidar için bir başarıdır.
Darbecilerle hesaplaşma adına darbe ve darbecilerle alâkası olmayan on binlerce masumun işine son vermekle kalmayıp, ‘vatan hainleridir’ diye on yedi bin kadını, yedi yüz çocuğu hapishanelere tıkayan iktidarın bu hukuksuzluğu devam ettirmesi bir başarıdır.
İktidarın bu ve benzeri başarılarını nazarlara verdiğimiz için bazı dostlarımız her zaman olduğu gibi yine bize sitem etmekle kalmayacak. Ama ne yapalım her zaman eğriye eğri, doğruya doğru demek gerekir.