"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

2. OHAL anketi

Kâzım GÜLEÇYÜZ
14 Eylül 2018, Cuma
Meş’um 15 Temmuz olayından beş gün sonra 20 Temmuz’da ilan edilen ve iki yıl devam eden OHAL sürecindeki hukuksuz uygulamaların yol açtığı çok yönlü mağduriyetler, geçen yıl Hak ve Adalet Platformu tarafından gerçekleştirilen bir anket ve araştırmaya konu olmuştu.

Ve ankete katılanların verdiği cevaplar üzerinden hazırlanan rapor Aralık ayı sonunda açıklanmıştı. Raporda bir anlamda, OHAL uygulamalarının ve sebep oldukları sıkıntılı sonuçların “fotoğraf”ı çekilmişti.

Bu dönemin iktidar medyasınca karartılan yüzüne ışık tutacak tarihî bir belge niteliğindeki bu rapordan yaklaşık bir yıl sonra, OHAL sürecinin iki seneyi doldurduğu ve geçen yılki mağduriyetlere yenilerinin eklendiği bir merhalede, ikinci bir OHAL araştırması daha devam ediyor.

Mağdurlar için Adalet Topluluğunca gerçekleştirilen “İkinci yılında OHAL’in Getirdiği Bireysel ve Toplumsal Maliyetler Araştırması” ile, “İkinci yılında OHAL’de neler oldu, neler değişti?” sorularının cevapları aranıyor. Çalışma, OHAL Komisyonu, mahkemeler, cezaevlerinde yaşananlar, hapisteki kadın, bebek ve çocuklar vb alanlarda daha detaylı sorular içeriyor.

Her iki araştırmayı da yürüten KHK’zede akademisyen Doç. Dr. Bayram Erzurumluoğlu, bu seneki katılımın geçen yıla göre çok daha yüksek olduğunu ifade ederken, araştırmanın gücünü ve etkisini pekiştirmek açısından bir miktar daha “takviye”ye ihtiyaç duyduklarını ifade ediyor.

Araştırmaya OHAL ve/veya KHK mağdurları; OHAL ve/veya KHK mağduru yakınları ve herhangi bir mağduriyeti olmasa da, katılmak isteyen herkes iştirak edebiliyor.

Çalışma için şu linklere bakılabilir:

https://magdurlar.myfreesites.net/

https://facebook.com/AdaletArayicilari/

https://twitter.com/Magdura_Adalet

Araştırmaya katılım linki ise şöyle:

https://tr.surveymonkey.com/r/OHAL_2

Bu çok önemli çalışmanın haberini 2 Ağustos’ta gazetemizde yayınlamış ve okurlarımıza duyurmuştuk. 

Haber sonrası ankete ciddî bir ilgi ve katılım olduğunu öğrendik. Ama dediğimiz gibi biraz daha iştirak bekleniyor. 

Bunun duyuru ve çağrısını da köşemizden yapmış olalım: 2. anket sizi bekliyor.

***

-Yeni Asya’nın 12 Eylül mücadelesi 

 

Okunma Sayısı: 26621
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • Ozkan

    14.9.2018 16:45:50

    Furkan 20.Ayeti şu sekilde biter : (Ey insanlar!) Sizin bir kısmınızı diğer bir kısmınıza imtihan (vesilesi) kıldık; (bakalım) sabredecek misiniz? Rabbin her şeyi hakkıyla görmektedir. Cok sukur sabretmesi gereken tarftayız. Ya o khk ların altına imza atan olsaydık... 3 gunluk dunya degermiydi... Bende esimle beraber ihrac olmus 8 ayi hapiste gecmis bir ogretmenim. Cok sukur ahiret var... herkes sandıki elimizden geçim kaynağımız alındı, ama oyle değil hayatimizdan oyle cok sey alindi ki en kucugu maddiyat inanın...

  • Ali Tam

    14.9.2018 13:50:27

    Belli araliklarla tekrar ettigimiz Merhum ve Muazzez Üstadimiz Bediüzzaman Said Nursî Hazretlerinin Risalelerde tekrarla zikrettigi Kur'an dan kaynaklanan kesin Adalet ve Ilim düsturu: Bir DELİLden neş'et etmeyen (kaynaklanmayan) bir ihtimalin (olasılığın) hiçbir ehemmiyeti (önemi) yoktur. OHAL'de KUVVETLE MUHTEMEL diyerek zalimane bir varsayımla onbinlerce insan hapislere atıldı. Yani ortada bir DELİL yoktu. Hal böyle olunca daha fazla yorum abesle iştigaldir. Bir suçu isnad eden makam (müddeiumumi/savcılık) DELİLİ getiremezse -ihtimal ne kadar güçlü olursa olsun ihtimal kalır- HAKİM beraet kararı vermek zorundadır.

  • Gündüz Alp-3

    14.9.2018 09:43:38

    Hâlâ üzerinden sır perdesinin kalkmadığı 15 Temmuz zalimane girişimi ile peşinden ilan olunan OHAL sürecine dair gerçekler tam anlamıyla halka anlatılmamıştır. Çünkü en başta halka "doğru haberi" ve "haberin doğrusunu" vermesi gereken medya, siyasal güç ve iktidarın yanında konuşlandığından bu görevini yerine getirmemiş, tam tersine olayları çarpıtarak toplumsal algıya hizmet etmiştir. Böyle olmayan Yeni Asya gibi gazeteler de vardır. "At izinin it izine karıştığı" bir süreçtir 15 Temmuz ve OHAL/KHK süreci. İzlerin ayıklanması için zamana ihtiyaç vardır. Ancak bu ayıklama işi hür ve demokratik bir zeminde mümkün görünmektedir. Meselâ, Yeni Asya'nın Mağdur Kürsüsü, böyle bir çalışma için kaynak niteliğindedir. Böyle bir çalışmaya bugün korkularından dolayı katılamayanlar, baskı ve korku sistemi yok olduğunda, yaşadıklarını ve bildiklerini daha teferruatlı anlatacaklardır.

  • Gündüz Alp-2

    14.9.2018 09:25:59

    Üzerinden zaman geçtikçe ve ülkenin üzerinden korku bulutları dağıldıkça, OHAL/KHK ve mağduriyetlerle ilgili yapılacak çalışmalar artacak, yaşananlar gün yüzüne çıkacaktır. Şimdi yandaş medya ve siyasal otoritenin söyledikleriyle kritiğe tabi tuttuğumuz (daha doğrusu tutamadığımız) OHAL sürecinin gerçek yüzü ortaya çıktığında da herkes (muhtemelen) şunu söyleyecektir: KANDIRILDIK! Şimdiden çok az da olsa gerçekleri ortaya çıkaran çalışmalar varsa da bunlar, bu süreci, müsebbip ve faillerini anlatmaya yetmez. Geçmişi bilmez isek geleceği doğru inşa edemeyiz. OHAL yalnızca bireyleri değil topyekûn bir milleti mağdur etmiştir. Hatta rejimi desek abartmış olmayız. Zira şu anda yaşamakta olduğumuz tekçi sistem ve ekonomik kriz, 15 Temmuz'un ve OHAL'in türevidir. Çünkü OHAL antidemokratik bir uygulama olup, yeniden, en kısa sürede hürriyetçi demokrasiye ve hukukun üstünlüğüne dönülmez ise sonuçta siyasal, sosyal ve ekonomik bir kriz kaçınılmazdır.

  • Gündüz Alp

    14.9.2018 09:10:38

    Sayın Güleçyüz, 45 günde biter diye başlatılan ve fakat iki yıl devam ettirildikten sonra 24 Haziran seçiminden sonra kaldırıldığı söylenen geçici OHAL'in kalıcı hale geldiğini hepimiz biliyoruz. Çünkü KHK'lar nöbeti CBK'lara devretmiş durumda. Hak ve Adalet Platformu'nun Aralık 2017'de hazırladığı raporu okuduk. Siyasal iktidarın görmezden geldiği yahut olmadığını iddia ettiği hak ihlali ve mağduriyetleri oradan okuyunca, bildiklerimizin "buz dağının görünen kısmı" olduğunu" anladık. Ayrıca zulüm derecesindeki mağduriyetleri yaşayan yakınlarımız da vardı. Ne var ki yandaş basın (Yeni Asya hariç) zulüm ve mağduriyetleri halka duyurmamak için perdeleme görevini hakkıyla(!) yaptı. Sadece Yeni Asya gazetesinin tebrik, teşekkür ve duayı hakeden "Mağdur Kürsüsü" köşesine gelen mektupları okuyanlar zulüm ve mağduriyetin boyutlarını gördüler. Bir de Yeni Asya'dan Nur Hanım ve yaşadığı mağduriyet olayın canlı şahididir.

  • Sevim

    14.9.2018 05:45:14

    675 sayılı KHK ile eşim ihrac edildi henüz neden ihraç edildiğinide bilmiyoruz 23 aydır neler yaşadığımı anlatmaya gerek yok zaten hiç bir birikimi olmayan 5 kişilik aileyiz sadece bunu söylemek istiyorum eşim suçsuz eğer suçlu olsaydı 28 yıllık memuriyet hayatında devletine ihanet etmemiştir eğer ki suçlu olsaydı bugün ekmek alcak parası cebinde olurdu farz edelimki ihraç edilen bu insanların hepsi suçlu peki biz eşlerin ve çocukların ne suçu günahı var siz evinizden eşya satmak nedemek bilirmisiniz açlık ne demek bilirmisiniz eşim kendine bir zarar vermesin diye hiç uyumamak ne demek bilirmisiniz artık ölmek için dua ediyorum açlık gelip geçici herşeyden öte şerefimiz ve gururumuzu yitirdik bizi bu duruma getirenlere hakkımı helal etmiyorum bu dünyada birşey yapamam ama bu işin öbür tarafı var iki elim yakalarında onların imanlarından davacıyım birinin ekmeğiyle oynamak öyle kolay değil

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı