AKP 94 ruhunu 2023’e taşımaktan bahsediyordu. 94 ruhundan neyi kast ettiği, insan hakları savunucusu Gergerlioğlu’nun vekilliğinin düşürülmesi ve aynı gün HDP’ye kapatma davası açılmasıyla ortaya çıkmış oldu.
Benzer olaylar bundan tam çeyrek asır önce, 1994’te de yaşanmış; şimdiki HDP’nin seleflerinden olan DEP’in, dokunulmazlıkları kaldırılan milletvekilleri (Ahmet Türk, Orhan Doğan, Hatip Dicle, Sırrı Sakık, Mahmut Alınak, Leyla Zana, Selim Sadak ve Zübeyir Aydar) Meclisten karga tulumba çıkarılıp tutuklanmış, mahkûm edilmiş ve partileri aynı yılın Haziran ayında AYM kararıyla kapatılmıştı.
Sonraki süreçte de defalarca tekrarlanan bu kapatma ve tutuklamalar içeride de, dışarıda da Türkiye’nin sürekli başını ağrıttı ve kapatılan partilerin seçmen tabanını daha da büyütüp genişleterek terör örgütünün ekmeğine yağ sürmekten başka bir netice vermedi.
Cumhurcularla, bu kısır döngüde bir kez daha başa sarmış olduk. 6.5 milyon seçmenin oyu ile gelen HDP’lileri, hele ayrımsız ve samimî insan hakları savunuculuğu ile herkesin gönlünü fethetmiş olan Gergerlioğlu’nu hedefe koyanlar, bunun kendilerine de hayır getirmeyeceğini seçim sandığında görecekler.
Şimdi de baraj kâbusu yaşayan MHP’nin barajaltı olup Meclise giremediği seçimlerden birinin 1995’te yapıldığını hatırlatalım.
AKP’ye gelince: Tepesinde, vaktiyle şiir okuduğu için 4 ay hapis yatan ve partisi kapatılmaktan kılpayı kurtulan imam hatipli bir CB’nin bulunduğu tek adam rejimi, paylaştığı tweet gerekçesiyle vekilliğini düşürdüğü imam hatipli bir insan hakları savunucusunu hapse koyup partisini kapatacak; öyle mi?!
Muhalefet liderlerine diyeceğimiz ise şu:
Tekrar ısıtılmak istenen abes ve abuk öğrenci andı tartışması için ziyan ettikleri vakit ve enerjiyi, milletin verdiği vekilliği hukuksuz bir yargı darbesiyle gasp edilen Gergerlioğlu’na destek vermek için değerlendirselerdi çok daha hayırlı bir iş yapmış olurlardı...
Sonuç: Tek adam rejiminin işlevsizleştirdiği bu Meclis, utanç verici Gergerlioğlu skandalı ile tükeniş sürecine son noktayı koymuş oldu.
Son gelişmelerle artık iyice kaçınılmaz hale gelen erken seçimde milletin hür iradesiyle demokratik standartlara sahip yeni bir Meclis oluşturulmalı ki, bu leke temizlenebilsin.