"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Adalet ve huzur için Ramazan fırsatı

Kâzım GÜLEÇYÜZ
25 Mayıs 2017, Perşembe
Bir Ramazan-ı Şerife daha erişmek üzereyiz.

Allah nasip ederse yarın akşam ilk teravih namazımızı kılıp ilk sahurumuza kalkacak ve Cumartesi günü de ilk orucumuzu tutmuş olacağız.

Teravihi, sahuru, orucu, iftarı, mukabelesi, zekâtı, sadakası... ile inanç ve maneviyat dünyamızı bir kez daha donatmasına hazırlandığımız Ramazan’ın bir başka çok önemli boyutu, bu ibadet ve ritüellerle eşleşen bir barış, huzur, kardeşlik ve dayanışma fırsatını gündemimize taşıması.

İnsanlar arası ilişkilerdeki gerilim ve çatışmaları izale ederek yerine empati, yumuşama ve kaynaşmayı ikame edecek bir toplumsal atmosfer oluşturması.

Bu iklim ve atmosfer iç barış ve dayanışmayı güçlendirmenin eşsiz bir fırsatı.

En iyi şekilde değerlendirmek lâzım.

Dünyada bunun farkında olanlardan biri, Orta Asya’daki kardeş Türk cumhuriyetlerinden Türkmenistan’ın merhum Devlet Başkanı Türkmenbaşı idi. Her yıl Ramazan ayı gelince af ilan ederek, hatırı sayılır ölçüde mahkûmu özgürlüğüne kavuşturmayı gelenek haline getirmişti.

Sanırız, bu gelenek hâlâ devam ediyor.

Hayli zamandır enerjisini ve moralini iç gerilimlerle tüketmekte olan Türkiye’nin de sakinleşip normale dönmek ve huzura kavuşmak için Ramazan iklimini en iyi şekilde değerlendirmeye çok ihtiyacı var.

Bilhassa OHAL sürecinde yapılan hukuk dışı ve keyfî tasarruflar, gözaltı ve tutuklamalar, ihraçlar, darbe dönemlerinde dahi görülmemiş boyutlarda çok geniş çaplı ve yaygın mağduriyetlere yol açtı.

Bunların bize ulaşabilen örneklerindeki yürek paralayıcı hazin hikâyeleri Mağdur Kürsüsü köşemizden takip ediyoruz.

Neyle suçlandığını dahi bilmeden demir parmaklıkların arkasına konulup aylardır yargılanmayı, temize çıkmayı ve tahliye edilmeyi bekleyen on binlerce kişi var.

Delilsiz tutuklamaların “Deliller toplanmadı” gerekçesiyle habire uzatıldığı, kurumların çalışmadığı, davaların tıkandığı, tıka basa doldurulan cezaevlerindeki bezdirici bekleyişin bitmek bilmediği alabildiğine sıkıntılı ve kasvetli süreç devam ediyor.

Ramazan’ı bu süreci bitirme fırsatı olarak kullanacak bir sağduyu ve vicdan yok mu?

***

Eğer ülkede gerçekten huzur istiyorsanız, haksız yere tutuklanmış olan tüm mağdurları Ramazan öncesinde özgürlüklerine kavuşturun.

Hürriyet yazarı Melis Alphan’ın köşesinde KHKzede bir öğretmenin feryadı... - http://www.yeniasya.com.tr/video/khkzede-bir-ogretmenin-feryadi_433001

Taşgetiren: Mağduriyet binde bir bile olsa binlerin mağdur olduğu sonucunu doğuruyor. Bir yerlere ulaşanlar sonuç alabiliyor. Ulaşamayanlar?

Okunma Sayısı: 4205
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • Özcan Erkiş

    25.5.2017 14:30:31

    ( 3 ) Sayın Battal'ın bugünkü yazısı "cemaatlarda eksen kayması" üzerine olup ahvâlimizi tarif ve tavsif edici mahiyettedir. Eksen kayması sadece cemaatlara mahsus değil ki. Siyasette ve adalette de ciddi bir eksen kayması olduğunu bilhassa mağduriyetlerin yaşandığı, hak ve hukuk ihlallerinin yapıldığı şu süreçte ayan beyan gördük. Yeni Asya'nın bugünkü manşeti de buna işaret eder mahiyette :Terazinin Ayarı İyice Şaştı! Adalette eksen kayması zulmü netice verdiği gibi siyasetteki eksen kayması da maalesef tek adamlık ve tek seslilik sistemini netice vermiştir. Demek "eksen kaymasının" şahsi, içtimai, siyasî ve iktisadi neticeleri de menfi olmakla, millet ve memlekete maddi manevi bedeller ödetmektedir. Böyle bir şeye ne şahsın ne şahsı manevilerin hakkı var mı? Daha doğrusu hiç kimsenin ne medenî ne şer'i hukukta, "kötülük yapma hakkı" gibi bir hakkı bulunmamaktadır.

  • Özcan Erkiş

    25.5.2017 12:50:59

    ( 2 ) Bugün Mağdur Kürsüsünde yayınlanan mektuptan da öğreniyoruz ki, cezaevlerinde yalnızca maddi anlamda değil manevi anlamda da hak ve hukuk ihlalleri ile zulüm yapılmaktadır. Medrese-i Yusufiye'ye "kader- i ilahî"nin takdiriyle girmiş insanların kuvve- i mâneviyelerini takviye edecek, teselliye medar olacak Kur'an, Cevşen, Risale-i Nur, duâ ve ibadet vs.kitapların içeriye alınmaması veya yeterince cezaevinde bulunmaması da bir başka mağduriyet ve zulüm değil mi? Ramazan-ı mübarek yaklaşırken hiç olmazsa şu mübarek ayın hürmetine artık zulüm boyutuna varan mağduriyetlere son verilmelidir. 15 Temmuz melanetinin hakiki failleri her kim ise onlar cezasını çekmelidir. Fakat bunu bahane ederek yüzbinlerce insanı mağdur etmek adalet midir ve ülkeye huzur getirir mi?

  • Özcan Erkiş

    25.5.2017 12:36:55

    Sayın Güleçyüz, şu süreçte yaşanan mağduriyet ve hak,hukuk ihlalleri uluslararası raporlara bile geçmekle, bu ülkenin ve milletin bir utanç vesikası hâline geldi. Her şey zıddıyla bilinir, derler. Meselâ adâlet yoksa zulüm var demektir. Meselâ huzur yoksa ( ki olmadığını CB''nın OHAL'i huzur ile ilişkilendirmesinden anlıyoruz), temel hakların ihlâi varsa hukukun üstünlüğü yok demektir. Güven ve istikrar yoksa ekonomik anlamda fakr-u zaruret var demektir. Hepimiz Türkiye'de ve Türkiye gerçeğinde yaşıyoruz. Nefsimizi ve başkalarını aldatmayalım. Ortada ciddi ve topkumsal travmalara sebebiyet veren bir vakıa vardır. Buna karşı gözümüzü, kulağımızı ve ağzımızı kapatarak 3 maymunu oynamak en baştan insanlığa sığmaz. Hele "insaniyet-i kübrâ"olan İslâm'a hiç sığmaz.

  • Fatih

    25.5.2017 09:52:14

    Allah hakimlerin en adaletlisidir. Bizlere bu zulmü yapanlar Allah'ın adaletinden korkmazlar mı? Zira ailemle kan kusuyoruz.

  • ismail çalış

    25.5.2017 08:57:34

    Kazım bey; Ülkemizin içinden geçtiği son bir yılda; Tarafsız, Hakkaniyetli ve adaletli yazılarınızdan dolayı size teşekkür ederim. Gerçek suçluların ortaya çıkartılması için verdiğiniz çaba takdire şayandır. Ülkemizin ve milletimizin bu girdaptan bir an önce çıkması gerekmektedir. Gerçek suçlu ile suçsuzun ayırt edilmesi ve masum insanların zulümden kurtulması için dua etmekten başka çaremizin kalmadığının da farkındayım. Yüce mevladan acizane isteğim memleketimizin ve milletimizin bir an önce sahili selamete çıkması. Mübarek Ramazan Ayınızı tebrik eder ülkemize milletimize ve tüm insanlığa huzur getirmesini temenni ederim.

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı