"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

AGİT’in tesbitleri ve...

Kâzım GÜLEÇYÜZ
19 Nisan 2017, Çarşamba
AGİT Demokratik Kurumlar ve İnsan Hakları Bürosu (AGİT/DKİHB) ve Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisinin (AKPM) oluşturduğu ve Türkiye’deki referandumu izleyen uluslararası gözlemci heyetinin ön tesbitlerinden:

“Referandum, demokratik bir süreç için vazgeçilmez olan temel özgürlüklerin kısıtlandığı 15 Temmuz darbe girişimi sonrasında ilan edilen bir OHAL altında gerçekleşmiştir. Oylanacak şıklara tarafsız bir şekilde medyada eşit yer verilmediğini gördük. 

“Anayasa değişiklik teklifi, referandumla ilgili uluslararası uygulamalara aykırı şekilde tek paket halinde oylanmış; bu durum farklı konuların her biri için ayrı tercih yapma imkânını sağlamamıştır.

“Seçim kurullarının çalışmaları şeffaflıktan yoksundur. Sandık kurullarında siyasî partilerin temsili dengeli olmamıştır. Muhalefet partileri tarafından atanan 170 sandık kurulu başkanının reddedilmesi de süreci olumsuz etkilemiştir.

“Cumhurbaşkanı ve devlet yetkililerinin evet kampanyasına etkin katılımı nedeniyle yarış dengesiz oldu. Kamu kaynaklarının kötüye kullanımının yanı sıra, ‘hayır’ı destekleyenler engellendi. Polis müdahalesi ve şiddet içeren saldırılarla karşı karşıya kaldılar.

“Sivil toplum örgütleri gözlem desteği çabalarını tepki alma korkusu nedeniyle belirgin şekilde sınırlandırdılar.

“Bazı AGİT gözlemcileri ve diğer üyelerin oy verme ve sandık açma sırasında erişimleri engellendi. Sonuçların Anadolu Ajansı tarafından verilmesi konusunda kaynaklarının ne olduğunu sorduk, ama bize söylenmedi.”

Bunlara CB’nın tepkisi ise şu oldu:

“AGİT diye bir örgüt var Avrupa’da. Şimdi bunlar kendilerine göre bir rapor hazırlıyorlar, ‘Türkiye’deki seçimler şöyle olmuş, böyle olmuş.’ Önce haddinizi bilin haddinizi. Sizin hazırlayacağınız o siyasî içerikli raporları biz ne görürüz, ne duyarız, ne biliriz. Biz yolumuza devam ederiz. Onu siz külahımıza anlatın. Bu ülke Batının hiçbir ülkesinde görülmeyen en demokratik seçimlerini gerçekleştirmiştir. Bu seçimler hakkında gölge düşürme yarışına boşuna girmeyin, netice alamazsınız. Geçti Bor’un pazarı, sür eşeği Niğde’ye.”

O tesbitlere verilecek cevabın muhtevası da, üslûbu da böyle mi olmalıydı?!

***

- Sabah: “Bayburt CB’nın ‘Bayburt Türkiye’dir’ sözünü doğruladı.” İstanbul, Ankara, İzmir, Antalya, Diyarbakır, Muğla vd Türkiye değil mi?!!!!

- Adil Gür’ü aylar önce uyarmıştık, dinlemedi, bu acıklı hale düştü  http://www.yeniasya.com.tr/kazim-gulecyuz/millet-hic-hayir-demedi-mi_416513

- Nur için tahliye kararı önceki gün de çıkmadı. Mahkeme, bilgi istediği kurumlarla yazışmalarına devam ediyor. Sabır imtihanımız sürüyor...

 

Okunma Sayısı: 7427
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • Özcan Erkiş

    19.4.2017 19:44:37

    (3)Zaten başından beri âdil ve eşit olmayan şartlarda üstelik OHAL'de yapılan referanduma bizâtihi YSK eliyle sürülen bu lekeyi temizlemenin yolu, içeriye karşı "Atı alan Üsküdar'ı geçti!" yahut dışarıya karşı "Geçti Bor'un pazarı, sür eşegi Niğde'ye! "gibi menfi bir söylem değildir. Böyle bir söylem meseleyi çözmek yerine tam aksine iddiaları kabul mânâsına gelir ki bir anlamda da hukuktan kaçırmak demektir. Herşey hiç şüphe kalmayacak şekilde şeffaf olmalıdır. Bunun yolu âdil ve kuvvetin kanunda olduğu hukukun üstünlüğünden geçmektedir. Ne "Üsküdar'dan ne Bor'dan ne Niğde'den!" Herkes ve herşey için illâ adalet.

  • Özcan Erkiş

    19.4.2017 19:19:14

    (2) Kaldı ki meseleyi AGİT istedi diye değil, ülkemizin dünyadaki itibarı hesabına ve demokratik hukuk devletinin gereği olduğu için kendimiz halletmek zorundayız. Gayrın zorlama ve müdahalesi ile mi ülkemize adâlet ve hürriyet ve hukukun gelmesi züll değil mi? AGİT içinde Türkiye'nin bulunduğu 57 üyesi bulunan uluslararası bir teşkilattır. Öyle "Haddinizi bilin! " gibi diplomasiye ve hele bir ülkenin ve devletin cumhurbaşkanına yakışmayan bir üslupla hitap edilmesi ne onların kanaatini değiştirir ne de referandumu tartışmalı olmaktan çıkarır.

  • Özcan Erkiş

    19.4.2017 19:01:45

    Sayın Güleçyüz, hepimizin mâlumu olduğu üzere mevcut iktidar, "OHAL'de referandum yapıldı dedirtmeyiz!" mealinde bir lâf etmesine rağmen OHAL'in antidemokratik ortamında milleti referanduma âdeta zorlamak suretiyle muhtemelen istediği neticenin çıkmasını murat etmiş olabilir. Fakat YSK'nın yasa ile çelişen kararı ile referandum hem yurt içinde hem yurt dışında tartışmalı hâle getirilmiştir. Tâbir câizse cümle âleme beceriksizliğimizle rezil olduk. OHAL ortamında referanduma gitmekle bile bile lâdes dedik. Eğer ülkemiz hukukun üstünlüğüne dayanan bir hukuk devleti ise YSK'nın referanduma sürdüğü bu lekeyi temizlemesi icap etmektedir.

  • alim

    19.4.2017 09:09:38

    2,5 milyon mühürsuz zarf.Tamamindan evet cikmis. Başka lafa ne hacet.

  • özdemiroğlu

    19.4.2017 06:28:48

    Ne diyor Sn. Cumhur başkanı ''Bu ülke Batının hiçbir ülkesinde görülmeyen en demokratik seçimlerini gerçekleştirmiştir. '' Başka söze gerek var mı?

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı