Sekiz yaşında bu dünyadaki kısmı son bulan masum bir hayat.
15-20 Temmuz sürecinde estirilen fırtınaların vurduğu ailelerden birinin çocuğu. 2018 Şubat’ında babası tutuklanıp cezaevine konulur, annesi iki hafta gözaltında kaldıktan sonra adlî kontrol ve yurtdışı yasağıyla bırakılırken kemik kanserine yakalandığı anlaşılan bir yavrucak.
Zorlu hastalığın çetin tedavi sürecinde en çok ihtiyaç duyduğu, ama en fazla mahrum edildiği şey moraldi. Özlediği babasını yanında görmek istiyordu. Ama olmadı, oldurulmadı.
Geçen yılın sonuna doğru tedavisine devam için Almanya’ya gitmesi gündeme geldi. Ama annesinin yurtdışı yasağı bu gidişi geciktirdi.
Yasağın kalkması için sosyal medyada yoğun çağrılar yapıldı ve kampanyalar açıldı.
Bunların etkisiyle inatçı direniş kırılır ve yasak kalkar gibi oldu. Ama birilerinin devreye girmesiyle yasağa geri dönüldü. Sonuçta annesinin değil, 70 yaşındaki babaannesinin refakatiyle gitmek durumunda bırakıldı.
Bu direniş ve engellemeler, saniyelerin dahi çok değerli olduğu tedavi sürecinde günler ve haftalar kaybettirdi. İlk seansın ardından tedaviye ara verildi ve geri döndüler.
İkinci seans günü yaklaşırken aynı süreç bir defa daha tekrarlandı. Yurtdışı engelini kaldırmak için yine inanılmaz çileler çekildi.
Günlerce havaalanında bekletildiler.
Nihayet yasak kalkıp bu kez annesiyle birlikte Almanya’ya gidebildiğinde ise artık çok geçti. Doktorlar o saatten sonra yapacak birşey kalmadığını söyleyince geri döndüler.
Durumu gün gün kötüleşti. Önceki akşam iftar saatlerinde yoğun bakıma alındığı ve emr-i Hakk’ın her an vâki olabileceği bilgisi geldi. Ve o haber de sahura doğru geldi...
Ahmet Cennet kuşlarına dahil olmuştu.
Çok sevdiği babasının, son anlarında evlâdını bir kez daha görmesine izin verilmedi.
Bütün bu süreç boyunca iktidar medyasında tek satırla dahi bahsi geçmeyen bu acı olay, 15-20 Temmuz sürecinin utanç verici insanlık ayıplarından biri olarak kayda geçti.
İnanıyoruz ki, mazlum bir küçük şehit olarak Ahmet’i, Allah rahmetiyle kucaklayacak.
Ona bu halleri yaşatanların bu dünyadaki âkıbetini ömrü olanlar, öbür taraftaki vaziyetlerini ise hesap gününde herkes görecek.
Ailesine sabır ve başsağlığı diliyorum.