Bugünkü karşılığı demokrasi olan meşrutiyeti “adalet, meşveret ve kanunda inhisar-ı kuvvet (kuvvetin sadece kanunda olması)” olarak üç temel kavramla tanımlayan ve yanı sıra hürriyet-i şer’iyeyi (dinin öngördüğü ahlâkî değerler eksenli hürriyeti) vurgulayan Bediüzzaman’ın çarpıcı bir tesbiti de şu:
“İstibdat ne şekilde olursa olsun, meşrutiyet libası giysin ve ismini taksın, rast gelsem sille vuracağım.” (Eski Said Dönemi Eserleri, s. 130)
Buradaki dikkat çekilen nokta çok önemli:
İsme değil, içerik ve uygulamayra bakılmalı.
Demokrasi deniliyorsa, orada öncelikle aranması gereken temel esaslar şunlar:
Evvelâ hukuk ve adalet var mı? Yargı bağımsızlığı başta olmak üzere bunun şartları mevcut mu? Ceza yargılamalarında masumiyet karinesi, suç ve cezanın şahsîliği ve savunma hakkı gibi, âdil yargılanma hakkının asgarî gerekleri yerine getiriliyor mu?
İkinci olarak, toplumu ve ülkeyi ilgilendiren konular hür zeminde serbestçe müzakere ediliyor mu? Fikir, ifade ve basın hürriyetleri kullanılabiliyor mu? Yanlışlar eleştirilebiliyor mu? Tek görüş mü dayatılıyor, ortak aklın ürünü olan düşünceler mi esas alınıyor?
Üçüncüsü, kanun ve kural hakimiyeti var mı? İstisnasız herkes bunlara tâbi oluyor mu? Yoksa kuralsızlık ve keyfîlik mi geçerli?
Dördüncüsü, temel hak ve özgürlükler güvence altında mı? Yoksa terör ve OHAL gibi gerekçelerle askıya alınabiliyor mu?
Prof. Dr. Kemal Gözler’in adı demokrasi olup da demokrasiyle ilgisi olmayan rejim çeşitleri için siyaset bilimi literatüründen sıraladığı örnekler zengin bir liste oluşturuyor:
“Melez rejimler (hybrid regimes), yarı-demokrasiler (semi-democracies), sözde demokrasiler (pseudo democracies), eksik demokrasiler (defective democracies), göstermelik demokrasiler (façade democracies), seçimsel demokrasiler (electoral democracies), liberal olmayan demokrasiler (illiberal democracies), modern otoriterizm (modern authoritarianism), delegasyoncu demokrasiler (delegative democracies)...”
(http://www.anayasa.gen.tr/dev.html)
Merhum Demirel de sadece 12 Eylülcülerden icazet alan partilerin katılabildiği 1983 seçimine bina edilen rejim için bu tarz bir niteleme yapmış ve buna karşı çok esaslı bir mücadele yürütmüştü.
Günün sorusu: 2018 Türkiye’si hangi kategoriye giriyor?
***
21 yıllık bir Gül Baba hatırası