"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Döviz krizinin arkaplanı

Kâzım GÜLEÇYÜZ
15 Ağustos 2018, Çarşamba
Bir anda patlak verip hiç beklenmedik boyutlara tırmanan döviz krizi, gerek yargıda, gerek iç ve dış politikada hukuk ve demokrasi kriterlerinden uzaklaşmanın yol açtığı iç içe geçmiş yanlışların ekonomideki yansıması.

20 Temmuz OHAL sürecinde yargının “derin müdahale” ve yönlendirmelerle iyice rayından çıkarılması içeride birçok masumun canını yaktığı gibi, istihbarat takibine takılan yabancılar üzerinden dış ilişkilerimizde de ciddî gerilimler üretti.

Rahip Brunson ve Deniz Yücel, bu gerilimlerin odağında yer alan isimlerden en çok bilinenler. Büyükada operasyonunda derdest edilip bilâhare çoğu bırakılan insan hakları aktivistleri de listede.

Bunların dışında kamuoyuna yansımadığı için bilinmeyen, el altı pazarlıklar sonucu sessiz sedasız bırakılan veya hâlâ içeride tutulan başka isimler de var.

Bırakılmayanların takas için veya rehine olarak elde tutulduğu intibaı ise hem hukuk ve yargı noktasında zaten olan kuşkuları güçlendiriyor, hem uluslararası itibarı sarsıyor, hem gerilimleri tetikliyor.

Göz göre göre gelip tribünlere yönelik rest ve hamasî çıkışlarla tırmandırılan gerginlikler ilişkilerde çok yönlü tahribat ve hasara yol açarken, sorunları daha fazla büyütmeden çözmeye yönelik ortak akıl platformları ile sessiz diplomasi kanallarının devredışı bırakılması, demokrasiden uzaklaşmanın getirdiği olumsuzluklardan biri olarak karşımıza çıkıyor.

Bu konuda da bypass edilen parlamentonun işlevsiz bırakılması ve tek ses haline getirilip aynı manşetlerle çıkan medyanın demokratik denetim fonksiyonundan tümüyle uzaklaştırılmış olması da.

Aynı şey STK’lar için de söz konusu.

En garibi, ekonomik krizden en çok zarar görecek olan iş dünyasının, kendisini yakından ilgilendiren bu kritik ve hayatî gelişmeler karşısındaki suskunluğu.

Ve iyiniyetli eleştirilerin bile “ihanet” damgası yediği böyle bir ortamda susturulan, sindirilen, korkutulan bir toplumun, iktidar cenahı tarafından tırmandırılan “şimdi de yedi düvele karşı ekonomik savaş” söylemleri eşliğinde saf tutmaya zorlanması.

***

- Zübeyir ve Kutlular Ağabeylerin yakın hizmet arkadaşı, ömrünü verdiği Risale-i Nur'a yönelik bandrol ve tekel engelinin kalkmasında çok büyük emekleri olan Yeni Asya gönüllüsü, DYP eski Hatay Milletvekili Nureddin Tokdemir'e Allah'tan rahmet, ailesine ve camiamıza sabır dileriz.

Okunma Sayısı: 8238
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • YAŞAR

    15.8.2018 11:25:16

    herkes konuşmaktan korkuyor

  • Gündüz Alp-3

    15.8.2018 10:32:50

    Bir defa meseleye salt "döviz/dolar krizi" olarak bakmak ve öyle isimlendirmek -kanaatimce- doğru bir tespit ve teşhis değildir. Konuya dolar/döviz üzerinden bakacak ve öyle değerlendirecek isek, KÖİ usûlüyle yapılan, hazinenin, dolar/döviz üzerinden geçiş, yatış vb garanti verdiği ve fakat üzerinden geçmediğimiz köprü, kullanmadığımız otoyol, gitmediğimiz şehir hastanelerine dolar/döviz kuru üzerinden ödeyeceğimiz paralara ne diyeceğiz? 600 vekilli bir meclisin işlevsiz hale getirilmesi, demokratik hukuk devletinin ve parlamenter sistemin tekçi sisteme dönüştürülmesi karşısında suskun kalanlar, vaktiyle, hürriyetçi demokrasi ve hukukun üstünlüğü için ORTAK AKIL ÇAĞRISI yapmış olsaydı, bugün, krizi konuşuyor ve tartışıyor olmazdık.

  • Gündüz Alp-2

    15.8.2018 10:13:28

    Müttefik iki ülke arasında yaşanan şu krizin bir "arka planı" mutlaka vardır. Krizler bir anda ortaya çıkmazlar. Mesela, Suriye özelinde Orta Doğu genelinde ABD ile ters düştüğümüz, menfaatlerin örtüşmediği pek çok konu vardır. Krize geniş açıdan bakmakta çözüm adına yarar vardır. Her iki taraf da eylem ve söylemlerini taraflara zarar vermeyecek şekilde yapmalıdır. Israrlı, tutarlı, devamlı müzakere, diyalog, diplomasi yolu ile çözülecek konuları, iki müttefik ve NATO üyesi devlet arasında "savaş" varmış havasında dünyaya yansıtmak doğru değildir. Dünya bir şehir hükmüne geldi. Her ülkenin diğer ülkelerde ekonomik anlamda yabancı sermaye, yatırım ve üretim yapan kuruluşları vardır. Bunlar güven ve istikrar, hukuk ve demokrasi, hürriyet ve adalet gibi şeylerin olup olmadığına bakarlar. Diplomasiyle krizi çözmek varken, karşılıklı kavgaya tutuşmak, kendi ayaklarına kurşun sıkması demektir. OHAL ile demokrasi ve hukuk krizi yaşadık, maddi-manevi zarar gördük. Kriz, zarar demektir.

  • Gündüz Alp

    15.8.2018 09:46:15

    Sayın Güleçyüz, iş dünyasının "ORTAK AKIL ÇAĞRISI"nı manşetten vererek, yaşanan krizin öncesine de işaret etmiş oldunuz. Çok geç kalınmış bir çağrıdır bu. Keşke ORTAK AKIL çağrısı, tekçi rejime evrileceğimiz günlerde hem halka hem de yöneticilere yapılmış olsaydı. Kriz ekonomik boyutlu olunca, ucu öncelikle iş dünyasına dokunacağından mı nedendir, iş dünyası, birden ORTAK AKIL çağrısında bulundu. Elbette tenkit değil teşekkür edilecek bir harekettir. Bizim eleştiri getirdiğimiz konu, 20 Temmuz'da ilan olunan OHAL ile Türkiye'nin içine girdiği demokrasi ve hukuk krizinde ceplerden önce canları ve yürekleri yanan insanlar için de ORTAK AKIL çağrısı yapılmalı değil miydi? Kriz meselesi, "kur artışı" ve "ABD'li rahip" olarak iki basit temelde ele almak yanıltıcıdır. 23 yıldır Türkiye'de yaşayan ABD'li bir rahibi krizin tek müsebbibi göstermek, krizi açıklamak için yeterli değildir. Böyle büyük bir krizin öyle iki şeyle olması mümkün görünmüyor.

  • Hatice

    15.8.2018 02:07:16

    Allah yardimcimiz olsun

  • Ali R. Yardimoglu

    15.8.2018 01:30:28

    Hz. Allah rahmetiyle muamele eder.... ..ve bu yazi analizi ise tam isabettir ki, ahrar ve diplomatik, suhuletle becerili hareket, hukuka hurmet, ne kadar onemli; aksinde yikim kacinilmaz oluyor.....

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı