Kast ettiği, buradaki YPG yapılanması ve ABD’nin bu örgüte yoğun desteğini arttırarak devam ettiriyor olması.

Aslında bu durum yeni değil. Yıllardır orada, Ankara’nın “PKK’nın Suriye kolu” dediği bir “ordu” kuruluyor. Yine ABD desteğiyle.

Ankara’nın, iç savaş başladıktan sonra Esad’ı devirmesi için ısrarla Suriye’ye çağırdığı ABD geldi ve kendisi için önemli gördüğü stratejik yerlere yerleşti; YPG’yi de silahlandırıp bugünkü noktaya getirdi.

Eğer Kuzey Suriye Kürtleriyle sağlıklı bir diyalog ve iletişim kurulup onları PYD-YPG’nin eline bırakmamayı öngören politikalar takip edibebilmiş olsaydı böyle olur muydu?

Uzmanlarınca analizi gereken bir husus.

Ankara’nın hilâfına ABD’nin terör örgütü olarak görmediği PYD-YPG, aynı zamanda Suriye’deki muhalifler güçler arasında da ağırlığı olan bir örgüt olarak gösteriliyor.

İşin bir başka düşündürücü yanı, Astana ve Soçi süreçlerinde beraber hareket ettiğimiz ve İdlib mutabakatına birlikte imza attığımız Rusya’nın da bu örgütle iş tutması.

Bakalım, bu karışıklık neye bağlanacak?

İdlib demişken soralım: Silahsızlandırılıp Türk ve Rus askerlerinin devriye gezmesinde mutabık kalınan bu bölgede işler planlandığı şekilde gitmediği takdirde Mehmetçiğin El Bab ve Afrin gibi buraya da operasyon yapmasını seslendirip “Oralarda nasıl yaptıysak burada da yaparız” diyenlerin, öncelikle “ortağımız” Rusya’nın, sonra bekleme pozisyonundaki ABD’nin bu işe nasıl bakacağı konusunda bir öngörüleri var mı?

Bu noktada en önemli husus, Ankara’nın silah bırakmaya ikna sözü  verdiği örgütlerin ne yapacağı ve nasıl hareket edeceği.

İdlib’e de operasyondan dem vuranların geçiştirdiği bir başka şey de şu satırlarda: 

“YPG her ne kadar Afrin’den çıkarıldıysa da vurkaç taktikleriyle çok sayıda ÖSO elemanını öldürdü ve öldürmeye devam ediyor. Bu demektir ki, Afrin ele geçirildi, ama kontrolü sağlanamadı.” (İbrahim Karataş, Yeni Akit, 17.9.18)

Bunlar hep 7.5 yıl önce kızıştırılan iç savaşın zehirli neticeleri. Düzeltip toparlamak için savaşın bitmesi, örgütlerin tasfiyesi, barışın sağlanması ve istikrarın temini şart. 

Ama nasıl?

***

Külliyat kampanyaları