"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Gençlere adanan bir ömür

Kâzım GÜLEÇYÜZ
10 Aralık 2017, Pazar
Üstad Bediüzzaman ilk hayatının bir bölümünü genç talebeleriyle birlikte geçirdiği Van’a harp ve esaret sonrası tekrar dönünce karşılaştığı yıkım manzaralarının ruhunda meydana getirdiği teessürü yakıcı ifadelerle anlatırken diyor ki:

“Oğlum yoktur ki, yalnız oğlumu düşüneyim. Bendeki fıtrî olan bu ziyade acımaklık ve şefkat... Binler Müslüman evlâtlarının, hattâ masum hayvanların teellümlerine (acılarına) karşı dahi bir rikkat, bir elem, o sırr-ı şefkatle hissediyordum.” (Lem’alar, s. 383)

Ve hayatı boyunca insanlara, özellikle de gençlere bu şefkatiyle muhatap oldu.

Onları, bu çağı fırtınalarıyla sarsan manevî tehlikelerden korumak için çırpındı. “Karşımda müthiş bir yangın var. İçinde evlâdım yanıyor, imanım tutuşmuş yanıyor. O yangını söndürmeye, imanımı kurtarmaya koşuyorum” diyerek.

120 talebesiyle birlikte zulmen konulduğu Eskişehir hapishanesinin penceresinden karşıdaki lisenin bahçesine bakarken, orada neşeyle oynayan genç kızların 40-50 yıl sonraki durumlarını hayalen görüp onlar için gözyaşı dökerek.

Kastamonu’da yanına gelip “Bize Yaratıcımızı tanıt, öğretmenlerimiz Allah’tan bahsetmiyor” diyen lise öğrencilerine, okulda okudukları fenlerin diliyle Allah’ı anlatarak.

“Hayat, gençlik ve hevesat cihetinden gelen tehlikeler”e karşı tesirli bir ikaz almak isteyen gençlere, “Kat’iyen gidecek” dediği gençliğin iffet ve istikamet dairesinde yaşanması halinde ebedî bir  gençliği netice vereceğini müjdeleyerek.

Onun bir ömür boyu devam eden bu gayret ve çırpınışı, milyonlarca gencin imanını kurtarıp manevî tehlikelerden korunmasına ve saadete kavuşmasına vesile oldu.

Ve  Ali Ulvi Kurucu’nun ifadeleriyle:

“(Üstad) bir yuva kurmak ve orada mesut bir aile geçirmek sevdasına düşmeye vakit ve fırsat bulamadı. Fakat Cenab-ı Hak kendisine öyle şeyler ihsan  etti ki, fani kalemlerle tarif olunamayacak kadar muazzam ve muhteşemdir. Bugün dünyada hangi bir aile reisi manen Bediüzzaman Hazretleri kadar mesuttur? Hangi bir baba milyonlarla evlâda sahip olmuştur? Hem de nasıl evlâtlar! Ve hangi bir üstad bu kadar talebe yetiştirebilmiştir?” (Tarihçe-i Hayat, s. 23-4)

***

- Hâkimliği otomatik tutuklama memurluğuna ve hukuk cellâtlığına dönüştürerek inanılmaz mağduriyetlere yol açan ve “yargıya güven”i iyice tüketip devletin temeli olan adaleti çökerten bu hukuksuzluk dönemi artık kapansın. Zulümler sona ersin, hak ve adalet yerini bulsun.

- 20 Temmuz süreci 28 Şubat’tan beter - http://www.yeniasya.com.tr/video/20-temmuz-sureci-28-subat-tan-beter_448026

Okunma Sayısı: 5211
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı