“Eski Harb-i Umumîde (Birinci Dünya Savaşında) Rusya’nın şimalinde doksan zabitimizle beraber bir uzun koğuşta esir olarak bulunuyorduk. O zatların bana karşı haddimden çok ziyade teveccühleri bulunmasından, nasihatle gürültülere meydan vermezdim. Fakat birden asabiyet ve sıkıntıdan gelen bir titizlik, şiddetli münakaşalara sebebiyet vermeye başladı. 

“Ben de üç-dört adama dedim: 

‘Siz nerede gürültü işitseniz, gidiniz, haksıza yardım ediniz.’

“Onlar dahi öyle yaptılar, zararlı münakaşalar kalktı. Benden sordular: 

‘Neden bu haksız tedbiri yaptın?’

“Dedim: 

“Haklı adam, insaflı olur. Bir dirhem hakkını, istirahat-i umumînin yüz dirhem menfaatine feda eder. Haksız ise ekseriyetle enaniyetli olur; feda etmez, gürültü çoğalır.” (Şualar, s. 508)

Toplumsal gerginliğin her tırmanışında hatırladığımız bu anekdot, sükûnetin tekrar sağlanması için izlenecek yollardan birine işaret ediyor. Haksıza yapılacak yardımla, “Hem suçlu, hem güçlü” deyişinde ifade edilen saldırgan tavrın dizginlenip, haksızlığı örtmek için çıkarılan gürültünün susturulabileceği belirtiliyor.

Elbette ki bu, hedefi hakkın ve haklının daha büyük zararlar görmemesi olup bu amaçla sınırlı olan bir “taktik.” Yoksa hakka ve haklıya karşı zulüm ve haksızlığın yanında olmak değil.

Gerilimin haksızlar tarafından kasıtlı olarak tırmandırıldığı bir ortamda haklının ihlal veya gasp edilen hakkının telafi ya da iadesi iyice zorlaşır. Böyle bir duruma meydan vermemek için gerilim yatışmalı ve ortam sakinleşmeli.

İşte haksıza yardım bunu temin için geçici olarak ihtiyaç duyulan konjonktürel bir taktik.

Sükûnet sağlandıktan sonra hak mücadelesi daha kolay ve rahat bir şekilde devam edebilir.

Peki, haksıza yardım nasıl olacak?

Burada en çok haklı tarafa iş düşüyor. Haksızın çıkardığı gürültüye karşı sabredip susacak, haklılığından emin olmanın verdiği güven ve vakar içinde hareket edecek, sataşmalara cevap vermeyecek, itidali elden bırakmayacak.

Ama bunu haksıza boyun eğip teslim olmadan ve hakkından feragat etmeden yapacak.

Hem kararlılığından vazgeçmeyecek, hem de haklıyken haksız duruma düşmesini netice verebilecek fevrîliklere tevessül etmeyecek.

Uygulama örnekleri Üstadın hayatında.

tweet 1- 17 Ocak günü Twitter'daki bir yılımızı doldurduğumuzu, gelen “Happy Twitterversary!” mesajıyla  fark ettik. Herkese selam ve sevgiler.

tweet 2- “AKP muhalifleri Türkiye’nin düşmanı” diyen AKP’li Şentop’a Said Nursî’den bir hatırlatma: Muhalefet meşru bir muvazene-i adalet unsurudur.