AYM, Yargıtay, Danıştay Başkanları ile Adalet Bakanı ve Müsteşarının, yargıdaki işleyişle ilgili sorunlara vurgu yapan hayli gecikmeli beyanları, yaşadığımız süreçte çokça tekrar edilen “Herşey hukuk içinde yürüyor” sözünü tasdik değil, en yetkili ağızlardan tekzip eden sözler.
Çok fazla uzayan veya eksik soruşturmalar; yazılması yıllarca geciken ve yazıldığında da son derece özensiz hazırlanan iddianameler; aleyhteki deliller kadar lehtekilerin de dikkate alınması prensibinin es geçilmesi; hiçbir delil gösterilmeden verilen ve “Deliller toplanamadı” gerekçesiyle habire uzatılan tutuklamalar; masumiyet karinesi, suç ve cezanın şahsîliği, savunma ve âdil yargılanma hakkı gibi en temel ilkelerin hiçe sayıldığı soruşturma, yargılama ve kararlar.
Davet edildikleri takdirde kendiliklerinden gelip ifade verebilecek insanların, onur kırıcı bir şekilde karga tulumba gözaltına alınarak, hattâ tutuklanarak itibarsızlaştırılmaları.
“Hükümetimiz getirdi” diye sürekli hatırlatılan “lekelenmeme hakkı”nın çiğnenmesi.
Ve yine hükümetin getirdiği sık sık ifade edilen adlî kontrol tedbirini uygulamak yerine tutuklama kolaycılığının tercih edilmesi.
Aynı suçlamalara muhatap olan farklı kişilere yönelik çelişkili ve “çifte standart” eleştirilerini tetikleyecek karar ve uygulamalar.
Soruşturma ve yargılama süreçlerini gerek siyasî müdahaleler, gerekse tek taraflı medya yayınlarıyla yönlendirme atraksiyonları.
Suçluluğu ancak kesinleşmiş mahkeme kararı ile hükme bağlanabilecek olan insanların, daha yargılama bile başlamadan peşinen suçlu ilan edilerek sosyal linç operasyonlarına ve yargısız infazlara hedef yapılmaları.
Yargı ve adaletle ilgili en yetkili ağızların nihayet seslendirmeye başladıkları acı tesbitlerde bunların sadece bir kısmı mevcut.
Ne yazık ki, hukukun en temel ilkelerinin ihlal edildiği uygulamalarla oluşan son derece ağır bir enkazla karşı karşıyayız. Bu enkazın bir an önce kaldırılması için, vahim gidişata fren koyacak bir iradeye ihtiyaç var.
Darbecilerle hesaplaşma iddiasıyla başlatılan bir süreçte darbeyle de, terörle de hiçbir alâkası bulunmayan nice masumun aileleriyle birlikte mağduriyetine yol açan on binlerce soruşturma, yargılama, karar ve işten çıkarma söz konusu.
Bunun giderek ağırlaşan vebalini hiç kimse taşıyamaz.
***
Manevî hizmetler bürokratik kalıplara hapsedilemez
http://www.yeniasya.com.tr/video/manevi-hizmetler-burokratik-kaliplara-hapsedilemez_478938