"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Manevî tamir

Kâzım GÜLEÇYÜZ
10 Şubat 2019, Pazar
İmanları tahkim ve takviye esası üzerine bina edilen Nur hizmetinin en önemli vazifelerinden biri, manevî tahribatı tamir.

Başından beri bu hep böyle olageldi. Birileri ısrar ve inatla inançları, mukaddes değerleri, maneviyat ve ahlâkı tahribe uğraşırken, Nur hareketi müsbet metodlarla bu tahribatı önlemeye ve onarmaya çalıştı.

Bediüzzaman, kendisini hapis ve sürgünlerle yıldırmak isteyen tek parti devri idarecilerine yaptığı tarihî uyarılardan birinde, önceki dönemde ahlâk ve din noktasında “bir derece” gösterilen lâubaliliklerin, yirmi-otuz sene sonra “dince, ahlâkça ve namusça” ortaya çıkardığı olumsuzluklara dikkat çekerek, “Şimdiki vaziyette de, elli sene sonra bu dindar, namuskâr, kahraman seciyeli milletin nesl-i âtîsi seciye-i diniye ve ahlâk-ı içtimaiye cihetinde ne şekle girecek?” diye soruyor ve gelecek nesilleri bu tehlikeden korumayı en büyük bir vazife bildiklerini ifade ediyordu. (Emirdağ, s. 20)

Muhatapları bu ikazlara kulak asmayıp, hem tahribatlarını sürdürdüler, hem de tamire çalışan Bediüzzaman’ı ve talebelerini susturmaya, yıldırmaya, tasfiyeye çalıştılar. Ancak Kur’ân’ın nuruyla Barla’da yakılan meş’alenin aydınlığı o baskı ve zulümleri de, onların perdesinde irtikâb edilen manevî tahribatı da büyük ölçüde akim bıraktı ve tamir etti.

Bugün Türkiye’de herşeye rağmen iman ve ahlâkını koruyabilen sağduyulu bir toplumun varlığından bahsediliyorsa, temelinde işte o manevî hizmetler var.

Ama bir taraftan tahribat da sürüyor.

28 Şubat sürecinde bir taraftan “laiklik adına” din eğitimi budanıp manevî hizmetlere darbeler vurulurken, diğer taraftan ahlâkî dejenerasyon teşvik edildi. 

Neticelerini hep birlikte yaşıyoruz:

Ortaokullara kadar inen çeteler; kız çocuklarının bile bıçaklı kavgalara tutuştuğu bir ortam; alkol, uyuşturucu, sigara iptilâsının gençler arasında yaygınlaşması; hırsızlık, gasp, kapkaç olayları...

17. yılına giren AKP iktidarında bu acı tablo maalesef çok değişmedi, tam tersine “dindar” imaj ve algısını da fena halde kirleten yeni olumsuzluklar eklendi.

Ve manevî tamir çok daha fazla önem kazandı.

Okunma Sayısı: 3887
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • g@L!p

    10.2.2019 10:39:30

    Dine en büyük zararı - maalesef- yine dindarlar (!) verdi. Kaleminize, yüreğinize sağlık sayın GÜLEÇYÜZ

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı