ABD politikalarında şimdi Obama tarafından devam ettirilmeye çalışılan “Demokrat farkı”nı yazılarımızda yeri geldikçe işlemeye çalışıyoruz. Bu farkı, “Öncelik insan hakları, özgürlükler ve demokraside mi, yoksa güvenlik bahanesi ile ortaya konulup ABD’yi dünya jandarması yapan askerî yöntemlerde mi?” sualiyle ifade etmek mümkün.
Demokratların tercihi birinci şık iken, Cumhuriyetçiler ikinci seçeneği esas alıyor ve iktidar olduklarında devlet politikalarını bu tercihlere göre şekillendiriyorlar. Bush dönemindeki Irak işgali ve Afganistan operasyonlarının Obama ile son bulması bunun bazı örnekleri.
“Obama’nın Suriye sınavı” başlıklı yazımızda ABD Başkanının vizyonunu şöyle aktarmıştık:
“Bu vizyona göre, ABD 11 Eylül’de içine sokulduğu “terörle sürekli savaş” politikasını ilânihaye sürdüremez, artık buna son verilmeli. Yeni yaklaşım, ordu ve istihbarat servisinin hakim olduğu, güce dayalı dış politikayı terk edip, diplomasi ve dış yardımları öne çıkaran, teröre de ‘daha kontrollü müdahale’yi öngören bir temele bina ediliyor. Bazı yorumlara göre Obama, bu vizyonu, kendisinden sonra da Amerikan politikalarını tayin edecek şekilde kalıcılaştırmayı hedefliyor.” (21.6.13)
“Artık silah değil, fikir” başlıklı yazımızda da bu vizyonu hatırlatıp şunları ifade etmiştik:
“Görünen o ki, artık silahların susup fikirlerin konuşacağı bir sürece giriyoruz. Savaş ve kanla beslenen silah tacirlerinin her koldan ve her yerde harekete geçerek tezgâhladığı provokasyonlar, bunu engelleme gayretlerinin tezahürleri. İnşaallah başarılı olamazlar ve insanlık, terörü doğurup besleyen bataklığı kurutacak Kur’an kaynaklı sağlam fikirleri geçen yüzyılda ortaya koymuş olan Bediüzzaman Said Nursî’nin dediği yere artık gelir.” (25.10.13)
Obama, barışçı vizyonunu hakim ve sürekli kılmak için çalışırken, bunu engelleyip sabote etmeyi amaçlayan şer ittifakı da boş durmuyor. ABD’yi şimdi de Suriye batağına çekmek için tezgâhlanan çok yönlü provokasyon ve tertipleri bozarak yoluna devam eden Obama, son olarak IŞİD emrivakisiyle karşı karşıya getirildi.
Bu karanlık örgüte yönelik olarak başlatılan hava saldırıları bunun sonucu. Şimdi Obama Esed’i de hedefe koyarak cepheyi genişletme tazyikine muhatap, ama halihazırda direniyor. Ülkesinde neocon ittifakının tertibiyle çıkarılan bütçe krizlerinin de etkisiyle son ara seçimlerini kaybetmiş olması, işini zorlaştırdı. Dileriz, buna rağmen vizyonunu başarır.