"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Rabia da geride kalırken

Kâzım GÜLEÇYÜZ
17 Mart 2021, Çarşamba
Seçimle gelip, kendi atadığı Genelkurmay Başkanının yaptığı darbeyle devrilen ve tutuklu yargılanırken mahkeme salonunda heyetin gözü önünde can veren Mursî, darbe karşıtı eylemlerde vefat eden Esma Biltaci ve diğer darbe mağdurları için bizim iktidar rabia işaretleriyle çok “dokunaklı” nutuklar attı, kameralar önünde gözyaşları döktü.

Uluslararası toplantılarda darbeci Sisi’yle birlikte görüntü vermemek için, onunla aynı masada oturmamaya çok dikkat gösterildi.

Ancak bunların, bizdeki 12 Eylül-25 Şubat-15/20 Temmuz’ların karışımı bir strateji takip eden Kahire cuntasının, terör örgütü ilan ettiği İhvan mensuplarına yönelik hukuk ve vicdan dışı operasyonlarını önleme veya hiç değilse hafifletme bakımından hiçbir etkisi olmadı.

Hattâ Türkiye’ye sığınan İhvan mensubu bir genç sınırdışı edilerek Mısır’a gönderildi ve orada derhal idam edildi. Ve bizim hükümet bunun sorumluluğunu havaalanı güvenlik görevlilerine yıkarak işin içinden “sıyrıldı.”

Haddizatında 12 Eylül tarzı bir uygulama ile kendisini “seçilmiş” konuma taşıyan Kahire yönetiminin İhvan’a yaptıkları ile, bizim iktidarın yıllarca birlikte yürüdükten sonra âni bir manevra ile terör örgütü ilan ettiği topluluğa yaptıkları arasında özde hiçbir fark yok.

İhraçlar, tutuklamalar, yargılamalar, mahkûmiyetler, malvarlıklarına ve herşeylerine el koymalar, iktidar medyası kanalıyla alabildiğine yoğun algı operasyonları yapmaklar.

Tek fark: Orada idam var, bizde yok...

Şayet olsaydı, idamlarda her halde Mısır’ı fersah fersah gerilerde bırakmış olurduk...

“Arap baharı” kumpasının Mısır durağında İhvan’ın evvelâ önü açılıyor gibi yapılıp sonra tuzağa düşürülerek perişan edilmesi sürecinde bizim iktidarın rolü ve dahli, ayrıca masaya yatırılıp tahlil edilmesi gereken bir konu.

Ve Mısır’la ilişkilerde gelinen nokta:

Doğu Akdeniz ve Libya krizlerinde de karşımızdaki blokta yer alan Mısır’la normalleşme sinyalleri istihbarat düzeyindeki temaslara dışişleri bakanlıklarının da eklenmesiyle, Erdoğan’ın “en üst düzeyin bir tık altı” dediği aşamaya getirilmiş görünüyor. Bunun anlamı; “Sıra Sisi’yle masaya oturmakta;” öyle mi?

Gerçi Kahire hâlâ burnundan kıl aldırmıyor...

Ardından İsrail’le arayı tekrar düzeltmek mi gelecek? (Gerçi ticaret ve işbirliğinde bozulan pek birşey de olmadığı da ayrı bir vâkıa...)

Reel politik sürüyor. Keskin U dönüşleriyle!

Okunma Sayısı: 4525
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • Demokrat hukukçu

    17.3.2021 13:56:25

    RTE dış politikada da iç politikada olduğu gibi hamaset ve hayalci milli görüş politikasıyla önce yanlışları yapıyor, ülkeyi krize sokuyor, geriyor, realizmle değil hisle, ideolojik körlükle ve öfkeyle hareket edip zararla çıkıyor sonra zamanın geçmesiyle bu yaptıklarını unutturup hiç bir şey olmamış gibi eski hale geri dönüyor/dönmeye çalışıyor.Hiç bir sorumluluk emaresi de göstermiyor.Bu ABD, Suriye, Mısır, İsrail ve AB ile ilişklilerde hep oldu.İşin garibi arkasındaki kitle de bunu görmüyor. İdeolojik körlük bu olsa gerek.

  • Cemil

    17.3.2021 00:12:07

    Sayın Güleçyüz, Allah razı olsun. Bu arada İsrail ile hiç bozuşmadılar.

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı