Üstad Bediüzzaman Said Nursî ”Kur’an, iman edenler için bir hidayet rehberi ve şifadır” mealindeki Fussilet Sûresi 44. âyetinin tefsirinde şöyle diyor:
“Şu şifalı âyet çok zamandır benim dertlerimin şifası ve ilâcı olduğu gibi, eczahane-i kübra-i Kur’aniye olan Kur’an-ı Hakîmin tiryakî ilâçlarından, Risale-i Nur eczalarının kavanozlarından alarak belki bin manevî dertlerime bin kudsî şifayı buldum ve Risale-i Nur şakirtleri dahi buldular.”
Şu ifadeler de “Biz Kur’an’dan mü’minler için bir şifa ve rahmet olan şeyi indiriyoruz” mealindeki En’am Sûresi-121’in tefsirinden:
“Doğrudan doğruya tabib-i kulûb (kalplerin doktoru) olan Kur’an-ı Hakîmin feyzinden ve ziyasından iktibas olunan Risale-i Nur, benim çok tecrübelerimle umum manevî dertlerime şifa olduğu gibi, Risale-i Nur şakirtleri dahi tecrübeleriyle beni tasdik ediyorlar.” (Şualar, s. 730-2)
Üstad diyor ki: “Eserler, ekseriyet-i mutlakası, ruhumdan tevellüd eden bir hacete (ihtiyaca) binaen ânî ve def’î olarak ihsan edilmiş. Sonra bazı dostlarıma gösterdiğim vakit demişler: ‘Şu zamanın yaralarına devadır.’ İntişar ettikten sonra anladım ki, tam şu zamandaki ihtiyaca muvafık ve derde lâyık bir ilâç hükmüne geçiyor.” (Mektubat, s. 443)
Barla Lâhikası’nın Mukaddeme’sinde Hulusi Beyle Sabri Efendinin örnek vasıfları sıralanırken şu özellikleri de naklediliyor:
“Ben kendi nefsimde tecrübe ettiğim ve eczahane-i mukaddese-i Kur’aniyeden aldığım ilâçları, onlar da yaralarını hissedip o ilâçları merhem suretinde tecrübe ediyorlar. Ve ehl-i imanın kalbine gelen şübehat (şüpheler) ve evhamdan hâsıl olan yaraları tedavi etmek iştiyakı, yüksek bir derece-i şefkatte hissetmeleridir.” (s. 47)
Ve Hutbe-i Şamiye’nin baş kısmında İslam âleminin altı dehşetli hastalığının ilâçları yine Kur’an eczahanesinden aktarılıyor.
Keza merhum Prof. Dr. Ayhan Songar’ın “İnsana hastalığı sevdiriyor” dediği, rahmetli Kadir Tuncay’ın bütün hastalara dağıtılması için kampanya başlattığı Hastalar Risalesi de bu reçetelerin en çok bilinenlerinden.
Geçtiğimiz hafta sonu Konya’da “Söz, asrın tabibinde” parolasıyla yapılan “Risale-i Nur ve tıp” kongresi, bu manaların ilk kez akademik bir dille ilân edilmesine vesile oldu.
Evet, kurtuluş bu Kur’anî reçetelerde...