"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Şerden çıkan hayır

Kâzım GÜLEÇYÜZ
04 Haziran 2017, Pazar
80 milyona yönelik “Yan yanayız, bir aradayız” çağrısının yapıldığı bildiriyi açıklamak üzere düzenlenen basın toplantısı, daha önce hiç yolu kesişmemiş çok farklı kesimlerin bir araya gelip buluşmasına vesile oldu.

Solun önemli kalemlerinden Oya Baydar, bildiriyle paralel muhtevaya sahip olan açış konuşmasındaki “Mazlumların hukukunu koruma çağrısı yapmak için buradayız” mesajıyla ortak paydayı yeniden vurguladı.

Daha sonra söz alanlardan Ahmet Türk’ün “Türkiye’nin ortak bir akla ihtiyacı var;”

Abdülbaki Erdoğmuş’un “Mücadeleyi yan yana, hep birlikte yapma azmimiz var;”

Rıza Türmen’in “Devlet partileşiyor;”

Prof. Dr. İbrahim Kaboğlu’nun “Bu gidişin oluşturacağı tehlikeyi görmek için bu kadar çeşit olmak lâzım. 16 Nisan’a kadar göremediğimiz bu çeşitlilik aslında bizim gücümüz;”

Hüda Kaya’nın “Sessiz çığlık her yeri sardı;”

Prof. Dr. Cihangir İslam’ın “16 Nisan’da % 49 farklı birşey söyledi, bu mesaj iyi okunmalı;”

Dr. Ömer Faruk Gergerlioğlu’nun “Kimliklerinizle bir araya gelip demokrasi deyin;”

Prof. Dr. Aysel Çelikel’in “İnsan hakları, demokrasi ve laiklik ortak paydasında buluşursak barış ve özgürlüğü yakalarız;”

Rakel Dink’in “Kucaklaşmak varken ne yazık ki hep ayrıştırıldık. Sana nasıl davranılmasını istiyorsan sen de öyle davran;” 

Nurten Ertuğrul’un “Karanlıktan çıkacağız;”

Ertuğrul Yalçınbayır’ın “Yeni bir süreç başladı; kurtuluş yakındır, dualarım bu yönde” vurguları, bildirinin mesajını pekiştirdi.

Biz de Bediüzzaman’ın hukuk, adalet, demokrasi tariflerini, masumların hukukunun korunması için gösterdiği olağanüstü duyarlılığı ve “Demokrasi milletin hakimiyetidir, milletin varlığını göstermek lâzım, mevcudiyetinizi ittihadla, birleşerek gösteriniz” mesajlarını aktardık ve Nur’dan bahsettik.

Konuşmanın yankıları devam ediyor.

Çok farklı, hattâ yer yer zıt dünya görüşlerine sahip insanları hukuk, adalet, demokrasi ortak paydasında bir araya getiren buluşmanın moderatörlüğünü demokrat sağdan gelen bir isim olarak Nesrin Nas’ın üstlenmesi ve Yeni Asya’yı “Said Nursî ekolünün temsilcisi” olarak nitelemesi çok anlamlıydı.

Kimi konuşmacıların belirttiği gibi şerden çıkan hayrın bir tezahürü bunlar olsa gerek.

***

“Yan yanayız, bir aradayız” bildirisi... - http://www.yeniasya.com.tr/video/yan-yanayiz-bir-aradayiz-bildirisi_433949

“Yan yanayız, bir aradayız” basın toplantısında yaptığımız konuşma - http://www.yeniasya.com.tr/video/yan-yanayiz-bir-aradayiz-basin-toplantisi_433954

Nur’a ve diğer bütün masumlara, gasp edilen hak ve özgürlüklerinin iadesi artık daha fazla gecikmesin. Hak ve adalet yerini bulsun.

Okunma Sayısı: 10057
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • Ali Tam

    4.6.2017 21:19:39

    Allah adaleti emreder... Nahl Suresi 90 bu mübarek ayet her Cum'a hutbelerinde zikredilir; duymayan, manasini bilmeyen yoktur. Buna ragmen bu ülkenin yüzde 50si bundan cahil kalmis. Adalet bilmem ne partisinin genel baskaninin veya Süfyanin keyfine kalmis demiyor Ayet, Allah adaleti tavsiye eder demiyor! HÜKÜM KESINDIR! Allah adaleti emrediyor! Adalet-i Mahza'yi (Seyheyn zamanindaki gibi tam Adaleti) Türkiye Cumhuriyetinde KIMSE uygulayamaz. Türkiye de Adalet-i Izafiye bile uygulanamiyor uygulattirilmiyor adalet mercilerine hakimlere adalet dagitirsan aciga alinirsin hakimligin yanar diye tehdit ediliyor.

  • Özcan Erkiş

    4.6.2017 14:47:27

    ( 3 ) İktidarların "Kusura bakmayın!"sözüne mukabil onları oraya getiren milletin de elbette "kusura bakma!" deme hakkı ve yetkisi ve salahiyeti elbette olacaktır. Çünkü demokrasi hakimiyet-i millettir. Milletin vekili olanlar millet adına hüküm verirken, milletin kendisinin konuşmasını yadırgamak yahut mâni olmak abesle iştigal olur. Ülkeyi idare etmek ile ülkeye hükmetmek farklı şeylerdir. Biz tahakküm değil, fikrine ve zikrine bakılmaksızın adil bir demokrasi idaresi istiyoruz. Bildirinin mahiyeti de zaten bunlardan ibaret değil mi? Eğer iktidar "bunlar kolay şeyler! " diyorsa o vakit yarından tezi yok, OHAL'i kaldırmakla işe başlamalıdır. Çünkü OHAL, pek çok hayırlı işlere "muzır mâni"gibi duruyor.

  • Özcan Erkiş

    4.6.2017 14:34:54

    ( 3 ) "Yan yanayız, bir aradayız!" bildirisi aslında Bediüzzaman Hazretlerinin ders verdiği uhuvvet ve muhabbeti, ittihad ve tesanüdü tazammun eden içtimai (toplumsal ) hayat hakikatinin de kabul, beyan ve ilânıdır. Belki bir asır evvel beyan edilen içtimai hayatın mühim düsturları olan şu hakikatlere ne kadar muhtacız değil mi? İnsan olmak hasebiyle hangi fikir ve zikirde olursak olalım, demek ki ihtiyaçlar aynı. Hürriyet, adalet, hukukun üstünlüğü, barış, mal ve can emniyeti ve asâyiş, kardeşlik, demokrat bir idare...her asır insanının ihtiyacı hemen hemen aynı şeyler. Fakat iktidarlar ne hikmetse bu ihtiyaçlara cevap vermek yerine, "Kusura bakmayın! " demeyi tercih ediyorlar.

  • Özcan Erkiş

    4.6.2017 14:20:06

    ( 2 ) Tıpkı mektup sahibi mağdurun yazdığı hadisede olduğu gibi topyekûn millet olarak yaşadığımız şu süreçte de ve onun neticesinde de inşâallah hayırlı neticeler çıkabilir. Fikri ve zikri farklı 1000 kişiyi bir araya ve yanyana getiren, millet ve memleket hesabına ortak noktalarda buluşturan bu hâdiselere, hayrı netice veren şer, nazarıyla bakabiliriz. Bu birliktelik, bir nev'i fiilî duâ olmakla, ısrar, devam ve külliyet kesbetmesi hâlinde inşâallah, toplumsal barışı, uhuvvet ve muhabbet ile ittihad ve tesanüdü semere verecektir. Allah'ın (cc) rahmetinin topluluk üzerine olduğuna inanıyoruz. Tevfik-i İlâhîye muvafık (uygun ) hareket edersek inşâallah semere verecektir. Bu hakikati ifade sadedinde Erzurumlu İbrahim Hakkı Hz.leri diyor ki :"Hakk şerleri hayr'eyler/ Zannetme ki ğayr'eyler /Ârif ânı seyr'eyler / Mevlâ görelim neyler / Neylerse güzel eyler."

  • Özcan Erkiş

    4.6.2017 14:02:39

    Sayın Güleçyüz, bugün sizin yazınız ile Mağdur Kürsüsünde yayınlanan mektup, birbirini teyit eden güzel bir tevâfuk oluşturmuş. Şöyle ki, insan olmamız hasebiyle çok defa hâdiselerin zahirene bakıp kötü, çirkin yahut şer olduğuna hükmediyoruz. Olayın kader cihetini görmediğimiz yahut bilemediğimizden hataya düşüp bazen kötü ve menfi şeyler düşünüyor ve yapıyoruz. Mektubu yazan mağdur kardeşimiz ihbar, iftira yahut bir yalan neticesinde medrese-i Yusufiye'ye yolu düşüyor. Sol fikirli olması sebebiyle (haram olmasına rağmen ) intiharı düşünürken Yeni Asya gazetesini ve onun vesilesiyle iman ve Kur'an hakikatlerinden haberdar oluyor. Ve hayat-ı ebediyesinin mahvına sebep olacak intihardan vazgeçiyor. Bunlar tesadüfi şeyler mi? Şu hadise tam da 'şerden hayır çıkar' hakikatinin bir tecellisi değil mi? Demek hikmetle iş bir Hakîm vardır.

  • HÜSEYİN İLHAN

    4.6.2017 13:23:43

    NUR dan korkan yarasalardır.O mahluk kuduz mikrobu taşır,benzerleride zulüm mikrobu taşıyor.

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı