"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Sis perdesi hâlâ kalkmadı

Kâzım GÜLEÇYÜZ
17 Temmuz 2022, Pazar
Genelkurmay, 15 Temmuz kalkışmasından birkaç gün sonra yaptığı açıklamada “TSK içerisinde yuvalanmış, büyük çoğunluğu asker elbisesi taşıyan illegal çete mensubu hain teröristler tarafından alçakça, kahpece gerçekleştirilen menfur darbe girişimi”ne katılanların TSK personel mevcuduna oranını yüzde 1.5, sayılarını da 1676’sı erbaş/er, 1214’ü askerî öğrenci olmak üzere 8651 olarak duyurmuştu.

Sonraki süreçte ordudan ihraç edilen ve tutuklanan 150’yi aşkın general ve amiral bu erbaşlara dahil mi, bilmiyoruz.

“Bizler Mustafa Kemal Atatürk’ün belirlediği istikamette yüce milletimizin emrinde yolumuza devam ediyoruz” mesajının da verildiği aynı açıklamada, darbe girişiminde kullanılan silah, araç ve malzemelerin dökümü ise şöyle verilmişti:

1. Uçaklarda %7 (24’ü muharip 35 uçak)

2. Helikopterlerde %8 (8’i taarruz 37 helikopter),

3. Tank ve zırhlı araçlarda %2.7 (74’ü tank 246 zırhlı araç),

4. Gemilerde %1 (3 gemi),

5. Hafif silahlarda %0.7 (3992 adet).

Bu açıklama ve özellikle darbecilerin oranının yüzde 1.5 olarak verilmesi, 15 Temmuz sonrasında iktidar medyasının gözdesi haline gelen kimi Balyozcular tarafından tepkiyle karşılandı ve Genelkurmay’ı doğru söylememekle, meseleyi küçültmekle eleştirip suçlayanlar oldu.

Bunların içinde, TSK’daki “F...”cülerin oranını yüzde 60, 70, hattâ 90’lara kadar çıkaranlar dahi var. Ama Genelkurmay açıklaması bu iddiaları doğrulamıyor.

Dikkat çeken bir diğer nokta, Genelkurmay açıklamasında darbe girişimi münhasıran “F...”nün işi olarak gösterilirken, başka bazı yorumlarda Kemalist-ulusalcı ve çıkarcı grupların da dahil edilmesi. 15 Temmuz’u “başarısız olmaya programlanmış bir girişim” olarak niteleyen İlker Başbuğ da böyle diyenlerden.

Ankara Başsavcılığının soruşturmasında, o gece TRT’de darbe bildirisini okutan Yurtta Sulh Konseyinin kimlerden oluştuğunun belirlenememiş olması da, gözden kaçmaması gereken bir husus.

Velhasıl, 15 Temmuz üzerinde duran kalın sis perdesi hâlâ kaldırılmayı bekliyor.

(24.8.2016 tarihli yazımız.)

Okunma Sayısı: 5890
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • Necati

    17.7.2022 19:41:21

    Gerceklerin bir gün su yüzüne çıkmak gibi bir huyunun oldugunu da unutmamak lazım.

  • Aysuna

    17.7.2022 12:40:56

    Sis perdesi !!!İnşallah Ömer Seyfettin'in "Kaşağı"hikayesindeki son gibi olmaz😔

  • Tarık Bey

    17.7.2022 09:50:13

    Madem sis perdesi var. Kalkmasınıda hiç istemeyen var. O perde kalksa perde arkasında kendisi çıkar.

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı