"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Suriye’de tuzak bitmiyor

Kâzım GÜLEÇYÜZ
08 Mart 2018, Perşembe
Suriye’de 7 yılı dolduran iç savaşın gelinen aşamasında, işin başında “gidici” gözüyle bakılıp “Ayları, haftaları, hattâ günleri sayılı” denilen rejim, ülkenin büyük kısmında kontrol ve hakimiyeti ele geçirmişe benziyor.

Son dönemde çatışma bölgelerindeki gidişat da yine rejim lehine görünüyor.

Çok şiddetli çatışmaların devam ettiği Doğu Guta’daki gelişmeler de o yönde gibi.

Burası sürekli olarak, Rusya ve İran destekli rejim güçlerinin yaptığı saldırılar üzerinden gündeme geliyor, ama çatışmanın karşı cenahtaki diğer tarafı hiç konuşulmuyor.

Peki, orada kimler var? En çok “bilinen” isim olarak El Nusra ve beraberindekiler.

Ve bu gruplar için de “Sivilleri kalkan olarak kullanıyorlar” suçlaması yapılıyor.

İnsanî yardım ve sivillerin tahliyesi odaklı geçici ateşkes çağrılarının dahi işe yaramadığı ve tarafların karşılıklı olarak birbirlerini sivil katliamı yapmakla itham ettikleri çok dehşet verici bir durum söz konusu.

Doğu Guta’da yaşananlar, savaş başlayınca El Nusra’nın başını çektiği gruplarca ele geçirilip, şiddetli çatışmalarla harabeye döndükten sonra 2016 sonunda muhaliflerin çekildiği ve şehrin yine rejimin eline geçtiği Halep’te olup bitenleri hatırlatıyor.

Oradaki muhaliflerin çekilmeye ikna edilmesinin, Erdoğan’la Putin arasında yapılan görüşmelerden sonra gerçekleştiğini de.

Halep’i bir müddet ellerinde tutan muhalifler çekilmeye nasıl ve hangi gerekçeyle ikna edildiler, hâlâ öğrenebilmiş değiliz.

Türkiye’nin bu trafikteki rolünü de...

Peki, savaşın sona doğru yaklaştığı bir aşamada Doğu Guta’da şiddetlenen bu çatışmaların anlamı ve izahı ne? Ve bitmesi için nasıl bir yeni pazarlık gerekiyor?!

Bu arada, Doğu Guta’dakine benzer bir durumun Afrin’de de tekrarlanabileceği yönünde endişeler çokça seslendiriliyor.

Ki, Afrin’e yönelik TSK-ÖSO operasyonunun başladığı andan itibaren, YPG militanlarının halkın içine karışıp sivilleri kalkan olarak kullanmaya hazırlandığına dair tahminleri bizzat Başbakan seslendirmişti. 

Nitekim en fazla şehit verdiğimiz terör saldırıları da böyle tuzaklarla gerçekleşti.

Sürecin devamında daha ne gibi tuzakların bizi beklediğini ise bilemiyoruz.

Allah Mehmetçiğin yardımcısı olsun.

***

- CB: “Zaman zaman yüksek mahkemelerin, AYM’nin kararlarını eleştirdiğimiz olmuştur. Ama hiçbir zaman bunlara uyup uymama konusunda lâyüs’el değiliz. Mahkeme kararlarına uyuyoruz, uymaya da devam edeceğiz.” AYM’nin Altan ve Alpay için verdiği tahliye kararında olduğu gibi mi?!

- Okurlarımız ve gazetemiz arasında güçlü bir bağ var - http://www.yeniasya.com.tr/video/okurlarimiz-ve-gazetemiz-arasinda-guclu-bir-bag-var_455454

 

Okunma Sayısı: 6030
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • Ebubekir

    13.3.2018 08:56:55

    Rusya ile yakınlaştık.Ama;biz öso'yu desteklememize rağmen Rusya bu grubu terörist diye rejimle beraber vuruyor.Amerikayla müttefikiz ama bizim terörist kabul ettiğimiz PYD/YPG yi destekliyor.ki bizde bir dönem destekledik ve peşmergenin Türkiye'den geçip onlara desteğini sağladık.Kobani düşmesin diye oraların PYD'ye nasıl bırakıldığına şahit olduk ve bugün biz onları vuruyoruz. Pyd ve rejim anlaştı.ABD Esad ile yakında anlaşırsa sürpriz olmaz.Suriye'nin toprak bütünlüğüne saygılı olduğumuzu söylüyoruz ama Suriye rejimi öso'yu terörist kabul ediyor.Peki Afrin temizlendikten sonra kime teslim edilecek.Ve en önemlisi Suriye toprak bütünlüğü bozulmadan nasıl yapacağız.Gelde çık işin içinden....Kim dost kim düşman...

  • Gündüz Alp-3

    8.3.2018 10:29:27

    Nazarlarımızı özelde Suriye genelde Orta Doğu bölgesine çevirerek, dahilde yani Türkiye'deki vahim gidişatı nazarda kaçırmamak gerekir. Komşuya "barış" için Zeytin Dalı operasyonu yaparken, dahilde de toplumsal barış ve huzurumuzu bozacak, hak ve hukuk gasbını netice verecek icraatlara izin verilmemeli. Yeni Asya'nın manşetine bile ön yargı, ideolojik saplantı veya fanatik partizancılık düşüncesinden uzak bakabilseler; ülkede ne olup bitiyor gidişat ne istikamettedir anlayabileceklerdir. Fakat "aşkın gözü kördür" derler. İfrat-ı muhabbet İsevilerin yoldan çıkmasına sebep olması gibi, müfrit siyasal taraftarlık da ülke gerçeklerine karşı gözümüzü, kulağımızı ve ağzımızı kapatmayı netice vermiştir. "İttifak" meselesi ülkenin en birinci gündem maddesi haline getirilmekle, aslında, kangren haline gelebilecek yaralarımız öteleniyor. Dünkü manşet: "Toplumun Temeli Çatırdıyor" idi. Bugünkü de "Bitsin Artık Bu Çile." Adalet mülkün, aile toplumun temelidir.

  • Gündüz Alp-2

    8.3.2018 09:51:16

    Suriye'deki mevcut rejimi devirmek yahut değiştirmek hele bir ülkenin egemenlik hakkına saldırı anlamına gelebilecek "Şam'da cuma namazı kılmak" gibi bir girişim Türkiye'nin vazifesi değildi. Rejimi beğenmiyor ise değiştirmek Suriye halkının kendi hür iradesiyle vereceği bir karardır. Hariciyemiz her şeye rağmen köprüleri atmadan, tahrik ve tahkir etmeden, sabır, itidal, ısrar, müspet hareket ve diyalog ve müzakerelerle meseleyi mutlaka çözmeye çalışmalı, Suriye yönetimini sömürgecilerin kucağına, halkını da emperyallerin insafına terk etmemeliydi. Kaldı ki Esad yönetimi ile beraber kabine toplantısı yapabilecek kadar yakındık. Bu kadar yakın iken savaş eder hale gelmek, bize, (her iki taraf için de geçerli olmak üzere) izlenen dış politikaların yanlışlığını göstermektedir. Zaten iktidar sözcüsü de "Suriye politikası yanlıştı" demedi mi? O halde yanlışta ısrarın anlamı var mı?

  • Gündüz Alp

    8.3.2018 09:37:32

    Sayın Güleçyüz, sömürgeci emperyalistlerin ne tuzakları biter ne çıkarları. Maharet onların bu oyununa gelmemek ve tuzaklarına düşmemektir. Irak'ta Saddam denen diktatör de aynı oyuna gelmiş, önce İran (1980-88) sonra Kuveyt (1990) ile harp etmiş sonunda ABD (2003) çok uluslu koalisyon güçleriyle Irak'a "barış" getirmek için girmiş ve neticede bugünkü tablo ortaya çıkmış; ne barış ne huzur gelmiştir. Aynı şey Suriye için de geçerlidir. Emperyallerin derdi ne barış ne demokrasi ne de bölge halkının huzurudur. Onları oraya çeken çıkarlarıdır. Ne var ki bölge yönetimleri gerçek anlamda hürriyetçi demokrasiyi kendi ülkelerinde tesis etmedikleri içing ülkelerini, harici müdahalelere açık hale getiriyorlar. Ülkenin kaynaklarını da kendi insanı ve kalkınmaları için harcamaları gerekirken, savaş baronlarının silahlarına yatırarak onları zengin ediyor, kendi halkını fakir düşürüyorlar. Türkiye olarak bataklığa girmeden akılcı bir dış politika takip etmeliydik.

  • HÜSEYİN İLHAN

    8.3.2018 02:13:22

    SURİYE deki hadiseler için şu kanaatteyim;SURİYEde madem mevcut rejim halkına yanlış yapıyordu o yanlışların yapıldığında katledilen masumlar ile şimdi katledilen masumların sayısı karşılaştırılmalıdır, SURİYE de rejimin baskısı esnasında meskun mahallerdeki tarihi eser olan-olmayan yapılarda tahribat-yıkım neydi şimdi nedir. yine önceki ve şimdiki durum kıyaslandığında SURİYE insanının ekonomik durumu nedir,ne hale gelmiş durumdadır. SURİYE insanı iç savaştan bu yana evinden-ülkesinden ayrılmak mecburiyetinde kalması ile DENİZLERDE-GİTTİKLERİ ÜLKELERDE nelerle karşılaşmış,ne kadar masum bebe-çocuk-kadın-yaşlı ve masum insanı hayatını yitirmiş,aileler dağılmış,çocuklar öksüz-yetim-eşler dul kalmışlardır. Netice olarak IRAK ve AFGANİSTAN gibi din kardeşlerimizin yaşadıklarından ders alınmayınca SURİYE de aynı akıbete düçar olmuştur. Yapanların,sebep olanların ve bunlara her türlü destek olanların akıbetleri hayır olmaaaaaz.

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı