Türkiye’de iktidar Suriye politikasını ABD ile yaptığı, ama uyulmayan Menbiç mutabakatı, Fırat’ın doğusundaki YPG yığınağı, Rusya ile vardığı ve nasıl işleyeceği hâlâ belirsiz İdlib anlaşması, ÖSO mensuplarının her gün vurkaç saldırılarına hedef olup zayiat verdiği Afrin gibi parçalı gündemler üzerinden yürütmeye çalışırken, Trump Suriye için bir “small grup” oluşturup toplantı organize etmiş.
Kaşla göz arasında kurulan bu “küçük grup”ta 7 ülke varmış: ABD, Mısır, Suudi Arabistan, Ürdün, İngiltere, Fransa ve Almanya.
New York ve Almanya dönüşü bunu duyuran Cumhurbaşkanı, “Türkiye’yi çağırmıyorlar, hattâ Suriye’yi de çağırmıyorlar” diye sitem edip, Merkel’e “Biz de ‘smaller’ (daha küçük) olanını yapalım” dediğini söylüyor.
Kast ettiği, Rusya, Almanya ve Fransa ile İstanbul’da yapılacak dörtlü bir toplantı.
Almanya ve Fransa Trump’ın grubunda da var. Bizimkinin farkı, Rusya’nın da katılımının öngörülüyor olması. Dörtlü toplantı yapılırsa Almanya ve Fransa ABD ile Rusya arasında mesaj alışverişi mi yapacak?
Trump’ın, small grubunda, ABD’nin Ortadoğu’ya yönelik işgal politikalarındaki en yakın ortağı olan İngiltere’nin varlığı başlı başına bir mesaj taşırken, Arap âleminden üç önemli ülkeyi de işe katması manidar.
Türkiye’nin Arap dünyasından bu süreçlere dahil edebileceği bir partneri yok mu?
Bari en azından Katar olmaz mıydı?!
Peki, İstanbul toplantısına Rusya’yı dahil ederken, Astana ve Soçi süreçlerini birlikte götürdüğümüz İran’ı neden dışlıyoruz?
Cumhurbaşkanının “small grup” tepkisinin en ilginç taraflarından biri, Suriye ile ilgili bir toplantıya Suriye’nin çağrılmayışına yönelik olanı. Yerinde ve doğru bir tepki.
Ama dörtlü İstanbul toplantısını organize ederken, kendisi de aynı şeyi yapıyor. Dört ülke bir araya gelip Suriye’yi konuşacaklar, ama orada Suriye temsil edilmeyecek...
Kaldı ki, Türkiye’yi yönetenler 7 yıldır bütün ilişkilerini kopardıkları Suriye yönetimi ile hiçbir şekilde muhatap olmayacaklarını defalarca tekrarladılar. Şimdi hem Trump’a “Niye Şam’ı çağırmıyor?” diye sorup, hem de eleştirdikleri şeyi kendileri yapıyorlar.
Small olsun, smaller olsun, bu toplantılarda Suriye için ne konuşulacağı ise ayrı bir bahis.
***
Yeni dönemde AB ile ilişkiler