"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Travmadan travmaya

Kâzım GÜLEÇYÜZ
16 Aralık 2016, Cuma
15 Temmuz sürecinin başından beri ısrarla dedik ki: Darbe fitnesini ateşleyen, askere, polise ve halka ateş açıp bomba yağdıran isyancılar tesbit edilip yakalansın ve müstehak oldukları en ağır cezalara çarptırılsın.

Ama kurunun yanında yaş da yanmasın. Darbecilerin halka yaşattığı 15 Temmuz travması, amacı dışına çıkıp kendi hukukunu da çiğneyen OHAL uygulamalarıyla masumlara sirayet ettirilmesin.

Ne var ki, maalesef iş o boyuta taşındı.

“Normale dönüş için” yazımıza (7.12.16) KHK mağdurlarından gelen yorumlar, “Ülke bir şekilde normale dönse bile biz kolay kolay normalleşemeyiz; çünkü çok kırıldık, incindik, hain ilan edildik; kariyerimiz, gelecek ümidimiz, yaşama sevincimiz elimizden alındı” şeklinde özetlenebilir.

Gerçekten, özellikle neyle suçlandığını dahi bilmeden ve savunması dahi alınmadan memuriyetten ihraç edilmek, iş ve arkadaş çevresinden koparılmak, öğrencilerinden uzaklaştırılmak, sokağa çıkamaz hale getirilmek, bir anda işsiz kalıp özel sektörde de kapıların yüzüne kapatıldığını görmek, ev-araba taksitlerini ve kirasını ödeyemez, eş ve çocuklarının zorunlu masraflarını dahi karşılayamaz duruma düşmek, “Ağaç kökü yesinler” aşağılamasına muhatap olmak...

Bunlara katlanabilmek hiç kolay değil.

Son derece ağır bir travma.

Darbeyle hiçbir alâkaları olmadığı halde sorgusuz sualsiz ihraç edilip bu hallere giriftar edilenlerin yanında, bir de yine asılsız ihbarlar, iftiralar ve mesnedsiz suçlamalarla derdest edilip demir parmaklıkların arkasına konulan insanlar var.

Cezaevi koğuşları, kapasitelerinin iki-üç katı tutuklularla dolu. Çoğu, hâkimlerin bile “Yüzde 80’i doğru değil” dedikleri halde yoğun baskı sebebiyle kendilerini vermek zorunda hissettirildikleri tutuklama kararlarıyla hapsi boylamış. Onların mağduriyeti çok daha ileri boyutlarda.

Çağrımız, bunun daha fazla devam ettirilip tırmandırılmaması, yeni mağduriyetler üreten uygulamalara son verilmesi, ihraç ve tutuklama kararlarının hukuk ve vicdan ekseninde yeniden gözden geçirilip artık haksızlıkların telâfisi yoluna gidilmesi.

Hain ilan edilip TSK’dan atıldıktan darbeciler tarafından şehit edildiği ortaya çıkan yüzbaşıdan sonra, aynı kaderi paylaşan bir astsubay...

Önce darbeci ve hain ilan edilip sonra mağdur ve kahraman olduğu anlaşılanlara yapılan haksızlığın telâfisi mümkün mü? Hesabını kim verecek?

Hele darbecilerce şehit edildikleri halde darbeci iftirasına uğrayan ve cenazesine dahi hain muamelesi yapılan mağdurların hakkı ne olacak?

Okunma Sayısı: 13641
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • Zinnur

    17.12.2016 03:07:21

    Sen hüküm sahibi devletsin adaletsizlik yerine neden memurundan korkuyorsun? Bolca askerin binlerce tankın uçağın ve bolca paran var. Güvenerek 20 yıldır maaş verdiğin adamı 20 gün daha sorgulasan canın mı çıkar? Hükumet 15 temmuz ruhunu sonsuza dek lanetle kirletmeye muktedir bir paranoya girdabına düşmüştür. Allah ıslah etsin.

  • Elif SÜTSEVER

    16.12.2016 18:32:22

    Öncelikle masum ve mağdur insanların sesi olduğunuz için teşekkürlerimi sunuyorum.Ben, eşi 122 gündür haksiz yere tutuklu olan,3 çocuk annesi,esi ile birlikte ihrac olmuş 15 yılllık sınıf öğretmeniyim.Hukukun ağır isleyisi ,belirsizlik ve beklemek çocuklarımla beni psikolojik olarak yipratti.Artik masum insanların yavrularina ve eslerine kavusmalarini istiyorum.Ayrıca çok sevdiğimiz öğretmenlik mesleğimize ve ogrencilerimize de kavuşmayı ümit ediyorum.

  • Demir

    16.12.2016 18:28:33

    Haksızlığın karşısında susmayan vicdanların gönüllerin mazlumların tercümanı olan yüreği büyük gönlü güzel insan Allah sizden razı olsun. Acaba bizi anlayan halimizi gören biri var mıdır dediğimiz bugünlerde dualarımdasınız.Allaha emanetle...

  • Necati

    16.12.2016 18:20:00

    Allah yardimcimiz olsun yeniden guzel gunler gorme duasiyla

  • ogretm

    16.12.2016 17:14:34

    Allah razi olsun Kazim bey INSAALLAH hersey en kisa zamanda duzelirde magduriyetimiz giderilir.

  • Bünyamin Börklü

    16.12.2016 17:07:30

    Kazım Bey Allah razı olsun siz de olmazsanız heralde arada unutulup gideceğiz. Elbette Halep de olanlar bir insanlık suçu fakat ülkemizde de yaşananlar da bir insanlık ayıbı. Gerçekten müslümanlar büyük bir imtihandan geçiyor... Rabbim sabrımızı arttırsın. Bunu yapanlara da merhamet vicdan versin...

  • Özcan Erkiş

    16.12.2016 16:50:09

    (4) Yeni Asya bu süreçte hakkın hatırını âli tutarak, mağdur ve mazlumun yanında yer almakla, sair cemaatların aksine, mânâ- yı hakikisi ile cemaat olmanın anlamını fiiliyle gostermiştir. Pek çok dua almanın yanında, bu ve benzeri süreçlerde, medyanın ne kadar kıymettar ve ehemmiyetli olduğunu da "cemaatin gazetesi mi olur" diyenlere inşaallah ibretamiz bir ders olmuştur. Taarruz şahsı manevi halinde yapılıyorken ona mukabele şahsı manevi olarak yapılmalı değil mi? Bir gazete bazen bin insanın yapamadığını pekala yapabilir. Gecmiste nice gazetenin nice hükümet yıkıp hükümet kurduklarını biliyoruz. Ve yine nice gazetenin darbeyi engellediği gibi darbeye kışkırttığını da şahit olduk. Medyanın gücünden hak, hakikat, hayırlı ve güzel hizmetler adına faydalanmak ve millet hesabınakullanmak gerekir. Hele şu zamanda Yeni Asya gibi "doğruyu konuşan cerâidi (gazeteleri) "dinlemek, izlemek ve çevreye mutlaka tavsiye etmek lüzumludur.

  • Mahmut

    16.12.2016 16:28:55

    Allah razı olsun kazım bey koskaca 76 milyonluk ulkede birtek sen kaldin bu konuya değinen.Bu Risale-i nur aski bu kainatta zor biter.Allah kur-an sevgisini tamamliyor çünkü

  • Özcan Erkiş

    16.12.2016 16:22:36

    (3) Bugünkü bir haberiniz de Yargıtay Onursal Başkanı S.Selçuk "insanlar yargılanabilirler ama asla lekelenemezler"diyerek gerçek hukukun ne olması gerektiği ifade etmişler. Peki bu süreçte ne yapıldı? Binlerce insan yapmadığı şeylerle alenen suçlandı, suçu ispat edilmeden peşinen cezalandılar. Yazınızdaki "çoğu hâkimlerin bile 'yüzde 80'i doğru değil'dedikleri halde" ifadesi korkunun toplumun her kesimine ciddi anlamda sirayet ettiğini gösteriyor. Kararlarından dolayı hapse girmiş olan hâkim ve savcıların mevcudiyeti, yargının hiç de bağımsız ve tarafsız olmadığına en büyük delildir. Hâkim ve savcı bu halde olursa, devlet karşısında bir vatandaşın hâli nasıl olur?

  • Özcan Erkiş

    16.12.2016 16:01:47

    (2) 15 Temmuz melun girişimi yapanlar, bu ülkeye ve insanına dehşetli bir zulüm kapısı açmakla, hem demokrasinin baskıcı otoriter bir sisteme çevrilmesine zemin hazırlamışlar hem de kanunda olmayan suçlarla haksız yere yüzbinlerce insanın aileleriyle birlikte travma yaşamasına sebep olmuşlardır. Aslında onlar yalnızca darbe girişimi suçu değil, aynı zamanda bir insanlık suçu da işlemiştir. Geciken adalet bir mânâda "adaletsizlik" olacağından; âdil, cesur ve vicdanlı yargıçların bu zulüm boyutundaki mağduriyetlere son vermelerini talep ediyoruz. Böyle yargıçların olduğunu görmek ve güven eksikliği yaşayan adalete güvenmek istiyoruz.

  • Özcan Erkiş

    16.12.2016 15:42:33

    Sayın Güleçyüz, yazınıza gelen mesajlar da gösteriyor ki, işbaşındaki iktidar, 15 Temmuz girişimini bahanesiyle, zulüm derecesinde mağduriyet yaşayan insanımızın feryadına, Suriyelilere gösterdikleri kadar hassasiyet göstermiyorlar. Hem Kur'ân'ın kanunî esasisi hem de evrensel hukuk kaideleri olan "suç ve cezanın şahsiliği"ile "masumiyet karinesi"bizzat yargı tarafından maalesef çiğnenmek suretiyle zulme kapı aralandı. Haksız hukuksuz ve antidemokratik uygulamalar, kafalarda 15 Temmuz'a dair şüphe ve tereddüt oluşturmuş ve onlarca "acaba" sualleriyle sorgulanmasına sebep olmaktadır. Suçsuzu ayırt etmek yargının vazifesi iken tam aksine herkese peşinen suçlu muamelesi yaparak mağdur ediyorlar. Adaletin olmadığı yerde onun zıddı olan zulüm var demektir.

  • Salihoğlu

    16.12.2016 15:27:45

    Yeni Asyanın değeri keşke böyle mağduriyetlerin yaşanmadığı siyasetin normal işlediği dönemlerde anlaşılsaydı...Yeni Asyanın hissiyattan uzak hakperest yayın çizgisi herkes tarafından takdir edilmektedir.Bu durum Risale-i Nurların Lahikalar ile birlikte okunarak ölçüleri hazmetmemiz halinde şerden hayır çıkacak inşaallah.O zaman bütün dengeler kurlmaya başlar...Umarım bir musibet bir nasihatten evladır sözü gerçekleşsin...Yeni bir döneme Merhaba diyelim...

  • Fatih

    16.12.2016 15:02:50

    Tek kelime ile Allah razı olsun...

  • Hayati Yılmaz

    16.12.2016 14:33:56

    Allah razı olsun Hocam hakkaniyetiniz için.10 yıllık öğretmenim yatılı okulda öğretmen olduğum için derslerden sonra öğrencilerimle ,idarecilerimizin teşviki ve desteği ile, hadis dersleri ,Risale-i Nur dersleri yapardım öğrencilerimle.Ne güzeldi ne tatlıydı o günler....Dersten sonra ders baklavası nevinden lokum dağıtırdım çok hoşlarına giderdi çocukların.Sık sık "bugün mescitte ders yapmayacakmıyız hocam" derlerdi.İşimi değil Muallimliğimi aldılar Hocam benden Mürebbiliğimi aldılar...Ama asla ümitsiz değilim demiş ya bir mağdur Türkiye normalleşse bile ben normalleşebilir miyim diye..Dönünce öyle bir normalleşeceğim ki...Tertemiz bir sayfa açıp dünyamda en güzel şekilde yapacağım mesleğimi hem akademik hem de dini anlamda hazırlık yapıyorum.Derslerimde kullanacağım akademik video slaytlar hazır.Hadis derslerimin daha verimli geçmesi için ayrıca siyer çalışıyorum.Allahın izni ve inayetiyle kavuşacağım muallimlik ve mürebbiliğime....

  • Esra

    16.12.2016 14:15:22

    Öncelikle Allah razı olsun Kazım bey. Tüm mağduriyet yazıları gibi bunu da içlenerek okudum. Eşim ihraç olmasına rağmen bu yaşıma kadar hep kendi kazandığımı harcamaya çalıştım. Üniversitede dahi bursumla anneme altın alıp gönderirdim. Fakat bugün annem 'git kendine iki tane kışlık etek al, yazlıkla üşürsün' diyince daha bi yıkıldım. Kıyafetlerimize dahi ulaşamıyoruz. Hepsi bir tavan arasına hapsolmuş durumda. Sosyal güvence bitmiş durumda. Çocuklarım hasta olmasın diye dua ediyorum. Her gittiğim kamu kuruluşunda bana kırıcı cümle kullanacaklar diye çekini yorum. Eşimi ihraç ettiler fakat ailece perişan olduk. İdam gelse gözümü kırpmadan giderim. Bu yafta ile yaşamaktansa suçsuz ölmek yeğdir...

  • Ali Tüylü

    16.12.2016 13:51:13

    Hatta daha da ileri giderek onu terör çıkartmakla suçluyor .Tıpkı günümüz Firavunlarının, , Müslümanlara saldırabilmek için, durmadan onları "terörizm"le suçlamaları gibi... Fakat Hz.Musa aldırmıyor, Allah'ın emirleri doğrultusunda misyonunu yerine getirmeye devam ediyor. Prof. İhsan Süreyya Sırma, Peygamber ler Tarihi, 4.Baskı sayfa 143. Ben, TERÖRIST değilim bundan adım gibi eminim ama kim MÛSA kim de FİRAVUN, Allah biliyor ve de basiretli mü'minler.

  • Ali Tüylü

    16.12.2016 13:40:54

    Dün bir kitapta gördüm. "Firavun dediki:"Bırakın beni Musa'yı öldüreyim! (Faydası olacaksa) Rabbini yardıma çağırsın! Çünkü ben onun, dininizi değiştireceğinden yahut yeryüzünde fesat/anarşi çıkaracağından korkuyorum." Mü'min Suresi, 26. Firavun'nun bu tavrında, , ikiyüzlülüğü ortaya çıkıyor ve sanki halkın dini umrundaymış gibi, Musa'nın onu değiştirmesinden korktuğunu dile getiriyor. Prof.İhsan Süreyya Sırma, Peygamber ler Tarihi 4.Baskı sayfa 143.

  • zafer

    16.12.2016 13:38:05

    Kazım bey Allah razı olsun sizden

  • Adalettt

    16.12.2016 13:06:44

    Okulun son haftaları bile boş durmayıp, bahçeye ağaçlar dikmiştim öğrencilerimle. Zehir zıkkım olsun hakkım bütün zalimlere. Ben meslek hayatımın en verimli vaktinde evde yatıyorum, benim yerime de iki yıllık işletme mezunu vermişler.yazık değil mi o sınava girecek öğrencilere. Korkudan gıkını çıkarmayan velilere de oh olsun böylece...

  • dilek

    16.12.2016 12:50:17

    Bizimde temennimiz bu yönde .Darbeyi kim yapmışsa silahı kim doğrultmuşsa en ağır şekilde cezalandırıldın.Ama sendikadan bankadan ihraç edilip teroris olmak çok ağır oluyor.Suçsuzuz ve elimizden bişey gelmiyor.En ağırı bu

  • Ali Osman Karakeçili

    16.12.2016 12:19:31

    Kazım bey yazınızın herbir harfine Rabbim Kabe sevabı yazsın.

  • osman

    16.12.2016 12:16:29

    Allah razı olsun hocam iyi ki varsınız.

  • Sibel

    16.12.2016 11:49:57

    Haksizlik Karsisinda Susan Dilsiz Seytandir Hz.Muhammed (sav). Allah sizlerden razi olsun, bogulduk yorulduk sesimiz cikmiyor, fetoyu tanimaz etmeyiz ne bir menfaatimiz oldu nede bir menfaatlerini gorduk, Allah sahit, bu vatana bu millete hizmet ederken vatan haini olduk, maasla gecimimizi saglarken ac birakildik, neden neden neden.

  • İbrahim

    16.12.2016 11:31:23

    Bizi en kalbi ifadelerle anlatan siz değerli ağabeyimi Rabbim nuruyla nurlandırsın. Size yemin ederim ki bu kışın ortasında rezil olduk.İş yok sağlık güvencem bitti. Eşim stresten kaynaklanan bayginliklar geçiriyor.Çoluk çocuğu alıp şimdilik eşimin ailesinin yanına bırakacağım. Kafamda çözümsüz binlerce soru var.Biz ne yaptık?Sadece bir süreliğine AKTİF SENe üye olup bir yıl önce ayrılmıştım.Beni böyle sıkıntılara dûçar edenleri,gamsızları Allah'a havale ediyorum.Hakkımı Rabbim alsın. Yazık belki de MÜFLİS kimseler olma yolunda büyük adımlar atıyorlar ama farkında değiller

  • Ali Vefalı

    16.12.2016 11:29:44

    Yeni Asya da olmazsa, yapılan bunca haksızlıklar, mağduriyetler, ızdıraplar gün yüzüne çıkartılmayıp karartılıp gidecek. Nerede kaldı, kendini müslüman sayan, üst perdeden yazı yazan gazeteler ve de bol miktardaki hakperest yazarlar? Ara ki bulasın

  • Metin

    16.12.2016 11:18:42

    Denecek birşey yok, tüm Türkiye görüyor ama susmayı tercih ediyor. Sizden Allah razı olsun, inşallah aynı durum diğer cemaatlerin içindeki suçsuz insanların başına gelmez.

  • Asya

    16.12.2016 11:17:55

    Hocam siz hangi risalecilerdensiniz benim etrafimdakiler ateş puskurtuyorlar ailemdeki insanları bile bize karşı doldurup gönderiyorlar ustumuze.ben onların üstadın talebesi olduguna inanmıyorum zaten sohbetlerinde insanları doldurup fitne çıkarıyorlar. Allah bizim durumumuzu görüyor özel kurumlar ise almıyor yokluk hat safhaya ulaştı ama en acisi da dindar helede üstad talebesiyim diye ortada gezenlerin çıkardığı fitneler oldu. Allah büyük rizki verende Allah korkumuz yok elbet geçecek bu günler ahirette yakasına yapisacagim çok insan var.rabbim ötelerde kaybedenlerden eylemesin...

  • Gül

    16.12.2016 11:12:31

    Bizleri unutturmadığınız için teşekkür ederiz. Takip edilebilecek az sayıda gazeteci kaldı Allah sizlere güç kuvvet versin.

  • Necati

    16.12.2016 11:04:28

    Herkesin ve herseyin sustuğu bir anda cigligimiza cevap veriyorsunuz. Bizi az da olsa ferahlatiyorsunuz. Rabbim de sizi o dar günde ferahlatip sıkıntılı halden kurtarsın. Sağolun eksik olmayın

  • Ayşe ve iki çocuğu

    16.12.2016 11:03:29

    Allah'ım senden başka gidecek yerimiz kalmadı, yazınızı okuyunca yine gözlerim yaşla doldu, halimizi anlatacak insan bile bulamıyorum. Eşimle öğretmendik ihraç olduk, eşim 90 gündür hapiste, manevi olarak yıkıldık, maddi olarak da çok zor durumdayım. Eşim karıncayı bile incitmez, önce khk ile ihraç edildi sonra da tutuklandı. Allah'ım senden başka gidecek kapı yok, kullarının insafına kaldık, sadece eşim çocuklarım ile birlikte olmak istiyorum, meslek falan umrumda değil, eşim hakkında endişeliyorum. Kazım abi ve bu yazıyı okuyup vicdanene bile olsa içleri rahat etmeyenler; sizlerden Allah razı olsun, bol dua edin bize. Üstad 48 yıl sıkıntı çekmiş varsın biz de çekelim demek istiyorum ama biz üstad değiliz ki, Allah ım sen büyüksün, insanlara vicdan ver.

  • Milletime canım feda.

    16.12.2016 10:55:00

    Yeni asya da çalışan herkesten Allah razı olsun, mahkemeler bile insanlara yüzünü dönmüşken sadece haber yapılması bile çok önemli. Karanlık bir zamandan geçiyoruz, karanlıkta küçük bir mum yakıyorsunuz, inşallah bu mum ışığı karanlıktan geçerken insanlara yol gösterecektir. Ben ve tanıdığım arkadaşlarım devletine milletine zarar vermeyi bırak canını verirler, bir sürü cemaat tarikat var, eğer bir kişi veya on kişisi suç işlese hepsini hapse atmak suçlamak uygun mu, benim kimseyle sorunum yok, işimi ve hayatımı istiyorum. Saygılarımla

  • Nurdan

    16.12.2016 10:48:15

    Kazım ağabey, Bu dünyadaki en önemli şey Allah'ın rızasını kazanmaktır, bir çok cemaat tarikat bunu kabul eder. Sizden Allah razı olsun. Ben devletim ve milletim için canımı verecekken düşürüldüğümüz hale bak. Darbeyi yapanlar her kimse hukuka göre cezasını çeksin, ama darbeden haberi bile olmayan bize yapılanlara anlam veremiyorum. Sorguluyorum yakınlarım artık sorgulama diyor. Bir kişinin vicdanına kaldı işiniz diyor. Allah'ım o vicdanı yumuşat Sen.

  • Dr. Fatih

    16.12.2016 10:44:27

    Psikiyatride travma yaşayan kişilerde travma sonrası ortaya çıkan bir aydan sonra başlayan hayatan zevk alamama, karamsarlık, travmayı hatırlatan flashback'ler, uyku bozukluğu gibi belirtileri içeren travma sonrası stres bozukluğu tanılı bir hastalık vardır. Gözaltına alındım bırakıldım ama yukarıdaki belirtiler hala devam ediyor. Kazım Bey bugün ki yazınızın başlığını çok anlamlı buluyorum. Teşekkürler

  • Mehmet Atilla BÜYÜKGÜÇLÜ

    16.12.2016 10:41:34

    Sayın Hocam dilinize Kaleminize sağlık. Çok güzel dile getirmişsiniz. Allah İdarecilerimize basiret, hakkı batıldan ayırt, doğru yanlışı ayırtacak kadar fikir versin. Rabbim, tüm benim gibi mazlum ve masum Müslümanların sıkıntılarını tez zamanda gidersin. Hayırlı Cuma lar olsun.Şu mübarek Cuma günü hürmetine Rabbim yaptığımız yapacağımız tüm duaları kabul etsin

  • AYYILDIZ

    16.12.2016 09:58:54

    Kazım bey dik durusunuz ve mağdurların yanında,mazlumlarin sesi olduğunuz için sonsuz teşekkürler...devlet büyüklerimizde inşallah birgün vicdanlarinin sesini dinleyip bizi duyarlar... Hayırlı cumalar,dualarimizdasiniz....

  • timur

    16.12.2016 09:45:37

    15 temmuz darbe girişimi maalesef yasal sendika ve banka yüzünden masum memurların başında patladı işten atıldılar.hiç geliri olmayan ev kredisi çekmiş bu insanlar zorda kaldı. asıl mağdurlar ise bunların anaları ve babalarıdır. şimdi 100 gün doldu. sağlık hizmeti ve ilaç paraya bindi.devlet Suriyelilere maaş ve sağlık hizmetini parasız verirken devletin bu insanları Suriyelilerin aldığı hakları dahi vermediler. terzi evinin söküğünü dikemezmiş tam hadise bu.çok acil çözüm bulunmalı mağdurlara.suriyeliler kadar bu öğretmenlerin haysiyeti yokmu.yazınız için mağdurların sesi olduğunuz için saygılar sunarız.

  • Cüneyt Pınarak

    16.12.2016 09:41:49

    Kader planında bize mazlumiyet rolü biçilirken, herkesin korkudan ya da cehaletten sustuğu, hakkı söylemenin avcunda bir kor taşımak kadar zor olduğu böyle bir dönemde yaprığınız hakikat tercumanlığı benim gözümde Üstadın o cesur kahraman talebeleri fedakar ağabeylerimiz derekesine çıkardı. Hakikaten Lailahe illallah diyen kainata meydan okur

  • kdemir

    16.12.2016 09:39:16

    Kazım bey destekleriniz icin sucu olmayanlari savundugunuz icin Allah razi olsun. Devlet buyuklerimizde gec olmadan anlarlar insallah gercekten magdur oldugumuzu.

  • sizin ruhunuz ölmüş

    16.12.2016 09:38:46

    Gün geçmiyorki ölmek istemeyim .düşünüyorum ölürsem emekli maaşımla hiç değilse ailem mağdur olmaz.Bana yokmuşum gibi davranan dünyada gerçekten YÖK olmak istiyorum.

  • aydın

    16.12.2016 09:38:39

    Vatanını milletini seven bir öğretmen olarak, Allah rızasını gözeterek mesleğini yapmaya çalışan bir insan olarak en büyük yıkımı biz yaşadık. Okullarında parmakla gösterilen öğretmenler şimdi vatan haini mi oldu? Kimse kimsenin günahından dolayı sorumlu tutulamaz. Hani "Adalet mülkün temeliydi."

  • mehmet

    16.12.2016 09:35:08

    Allah razı Olsun sizden

  • memleket

    16.12.2016 09:30:48

    üstadım kaleminize, yüreğinize sağlık.İnsanı yaşat ki devlet yaşasın neslinden geliyorsunuz.teşekkürler

  • Murat

    16.12.2016 09:01:59

    Kazım bey öncelikle bizkerin dili olduğunuz için telekür ederiz. 5 aydır yaşadıklarımızı anlatamam. Halen bu duruma niçin düştüğümüzün cevabını bulmuş değilim. Bende eşimde vatanını milletini gönülden seven insanlarız. Ülkemizin şu an düşmüş olduğu durumları asla istemeyiz.Lütven bizlrin durumlarını gündemden düşürmeyin.

  • meriç aslan

    16.12.2016 08:57:55

    iftira vicdansızlık gerçek faillere dokunamama siyasi uzantıları hiç anmama ve onca ah ile bakalım nereye kadar.devletyimiz ve milletimiz varolsun.sebep olanların alayı kahrolsun

  • elif

    16.12.2016 08:54:31

    Her gece ruyamda bi yerlerden kovuluyorum bu gece de dolmustan itekliyorlardi fetocu diye aglayarak uyandim yine. Allah var ahiret var iki cocugumun gozyasi var......

  • ayşe

    16.12.2016 08:53:15

    kazım bey artık sağlık sigortamızda bitti 1 eylülde khk ile atılanların.. gelir testi yaptırmaya gittim oradaki bayan sizlere yardımcı olmayacaklar galiba diyor. o zaman ölelim mi diyorum???

  • ahmet yımaz

    16.12.2016 08:50:52

    merhaba Kazım Bey; sesimizi duyurduğunuz için teşekkür ediyorum. öğrencilerimi yolda gördüğüm zaman yolumu değiştiriyorum.. neden okula gelmiyorsunuz derse ne diyeceğim?. öğretmenler gününde çok buruk geçirdim.. yüzlerce mesaj arama yapılırken....şimdi ise .... SORUMLULARI ALLAH CC HAVALE EDİYORUM. sorumlular hangi taraftan ise ....

  • İhraç Din gôrevlisi

    16.12.2016 08:49:43

    Sayın GÜLEÇYÜZ ALLAH sizlerden razı olsun. Darbe ile alakası olmayan masumların hakkını arayanlardansınız mevlam sizi iki cihanda aziz eylesin.

  • Fatih

    16.12.2016 08:47:36

    Kazim bey biz mağdurların sesi oluyorsunuz milliyetçi biri olarak sonra vatan haini olmak nasil bir bunalıma soktu beni bilemezsiniz. Bu süreçte biz Khk magdurlarindan bahsetmek bile Feto damgası yemeye yettiği zamanda magdurlardan bahsettiğiniz için Allah razı olsun. Sendika üyeliğinden sorgusuz sualsiz ihrac edilen ogretmen.

  • Mustafa BİTER

    16.12.2016 07:56:08

    Mağdurların hakkını hem Cenab-ı Allah , hem de bir gün gelecek birileri arayacak da,mağduriyetlere sebep olanlar acaba kendilerini nasıl savunacaklar ? Hayırlı Cumalar ve selamlar...

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı