Ramazan bitmesiyle hüzün verirken, bayramla birlikte yüzlerde tebessüm oluştu.
Bayramın tatlı telaşı evlere huzur saçtı. Otuz günlük bir terbiye programının ardından hediye olarak gönderilen bayramda küçükler el öptü, büyükler kucaklaştı. Kimi komşusuyla, kimi en uzaktaki akrabasıyla sevincini yaşıyor. Ortak olan şey ise muhabbet. İnsan sevgiyle hatırlanmayı en çok da bayramda istiyor. Bayram ile uzaklar yakın oluyor. Bir hayır duası, bir tebessüm almak gerek. Hal hatır sormak, gönülleri almak islamın ahlakındandır. Dinimiz de akraba ziyaretlerini vacip kılmıştır. Peygamberimiz(s.a.v.) şöyle buyuruyor, “Akrabalık, Arş’ta asılıdır. Der ki: “-Beni gözeteni Allah gözetsin; beni terk edeni Allah terk etsin” 1
Bayram aile bağlarının kuvvetlenmesine bir vesiledir. Şimdilerde tatillerin bayramlara denk getirilmesi, bayram havasını ortadan kaldırıyor. Sosyal medyada telefonlar ile tebrikler yapılarak vicdanlar rahatlatılıyor. Ya da hoş sohbetlerle geçirilmesi gereken oturmalarda, siyasi fikirler gündeme getirilerek tartışmalar çıkarılıyor. Bayram sevincimizi siyasetin boş lakırtılarıyla kaçırmayalım. Akrabalar arası huzuru bozmayalım. Unutmayalım ki, bayramı bayram yapan birlikteliktir. Bayramı bayramca yaşamak, “Nerede o eski bayramlar” dememek için gönülleri buluşturmalıyız. Ve unutmadan bayram sevincinin daim olması ve gaflet havasının ortadan kalkması için şükre sarılmalıyız. Bediüzzaman’ın ifade ettiği gibi “Bayramlarda gaflet istila edip, gayr-ı meşru daireye sapmamak için, rivayetlerde zikrullaha ve şükre çok azim tergibat vardır. Ta ki; bayramlarda o sevinç ve sürur nimetlerini şükre çevirip, o nimeti idame ve ziyadeleştirsin.”2
Bayramınızı tebrik ederim. Sevdiklerinizle geçireceğiniz huzur dolu bayramlarınız olsun inşaallah.
Dipnotlar:
1)Müslim, Birr ve Sıla, 17 2)Lem’alar, s. 438