"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Çift kanatlı eğitim

Kübra ÖRNEK KORKMAZ
14 Ekim 2017, Cumartesi
Eğitim, toplumun dinamizmini oluşturan bütün meseleleri bünyesinde barındıran bir ihtiyaçtır.

Disiplinli bir hayat tarzını topluma nakşederek akıl, kalp ve ruhu terbiye etmektir. Sadece zihinleri formatlamak ahlâkî bir çizgiyi belirlemek için yeterli değildir. Beraberinde akıl ve kalbin bütün duygu ve düşüncelerle birlikte sağlıklı ve nitelikli bir eğitim anlayışını topluma kazandırmak gerekir. Gayesi ise, demokratik değerleri esas alarak irfanı hür, vicdanı hür nesiller yetiştirmektir. Bu yüzden özü, ideolojik esaslar yerine pedagojik bir performansa dayanmalıdır.

Evet Bediüzzaman Said Nursî, zor olanı başarmıştır. Onun eğitim anlayışı nefisleri terbiye etmektir. Eğitim ve öğretimi, fıtratlara uygun ve faydalı kılarak, hayata geçirme maharetini nakşetmiştir. 

Akla, ruha ve kalplere hitap eden hakikatleriyle eğitimi de tek yönlü ele almamıştır: “Vicdanın ziyası, ulum-u diniyedir. Aklın nuru, fünun-u medeniyedir. İkisinin imtizacıyla hakikat tecelli eder” (Münâzarât) diyerek çift kanatlı bir eğitim sistemini esas almıştır. Din ve fen ilimleri imtizac etmediği takdirde taassubu, hile ve şüpheyi doğurur. Nasıl ki, vücudumuzda maddî gıdalara ihtiyaç varsa, aklı ve kalbi manevî gıdalara da ihtiyaç vardır. Sadece kalbini besleyenler, mutaassıp olarak taklidi bir inancı doğururlar. Ve yalnız aklını doyuranlar ise imanî, itikadî meselelerde şüphelere yol açarlar. Maalesef akıl ve kalbi odağına koymayan eğitim sistemi toplumu; anarşiye, taassuba, sefahate ve çöküşe götürür. Bu da manevî erozyonlara sebep olur. Din namına hareket edenler de gerekli diğer ilimleri almadıklarında irşad konusunda yetersiz kalarak bağnazlık çukuruna düşebilirler. Ayrıca tarafgirlik nazarıyla bakılarak dini menfaatlere göre şekillendirip, toplumu içinden çıkılmaz bir girdaba götürürler. Eğitim yetersizliğinden gelen bu durum ancak tahkiki imanı hakikî manada kazandıracak, dünya ahiret dengesini kuracak perspektif bir eğitim sistemiyle çözüme kavuşur. Bediüzzaman yıllar öncesinden “Medreset’üz-Zehra” projesini çizmiş ve çağın sorunlarının eğitim eksikliğinden kaynaklandığını vurgulamıştır. İnsanları kendi fikirlerimizi dayatarak, kontrol ve baskı altına alırsak, düşünce kısırlığına sebep olur ve hiçbir ilerleme kaydedemeyiz. 

Medeni bir dünyada böyle bir düşünce yoktur. Önce insana, insan olarak değer verilmeli. Hakikatler farklı ağızlardan kıymetsiz gelmemeli. 

Bediüzzaman, “fena ve fani bir adamın, güzel ve baki bir sözü” diyerek hakikatleri her daim savunmuştur. Hakikatli nesiller yetişsin istiyorsak, demokrasiyi her sahada yaşamak ve yaşatmak gerekir. Öğrenme durursa, eğitim de geriler. Bu yüzden her zaman ilime açık olmak gerekir. Çare-i yegâne, din ile diğer ilimleri birlikte sunacak bir eğitim sistemi anlayışıdır. Asrın manevî sıkıntılarını böyle bir anlayış çözer. Nur dersleri, çok kısa bir zamanda imanî, ahlâkî boyutta mertebeler kat ettirerek insanın manevî sıkıntılarını izale eder ve asıl vazifesi olan tekemmüle doğru götürür.

Hülâsa: Toplumun temel problemlerini çözecek, onu geçmişten koparmadan yarına hazırlayabilecek, tarihi, kültürü, dini, fenni kendi öz değerlerlerini manevî dinamikleriyle harmanlayacak bir eğitim sistemine ihtiyaç vardır. Bu da ancak ve ancak kalp ve aklın imtizacıyla hakikatlere kapı aralayarak mümkündür.

Okunma Sayısı: 1753
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı