İffet, helâlden başkasına istekli olmayarak, müstağni olma halidir.
Hayanın, edebin ta kendisidir. İffet, en güzel ziynettir. Hanımların zerafeti, erkeklerin asaletidir. Şahsiyet de iffetle kazanılır. Bakışın, sözün, duruşun bile iffeti vardır. İffetli insanlar, izzetlidir. Gözü gönlü tok olan ahlâk abidesidir. Haram olana meyil etmeden, kanaat ettikleri için baki âlemlerde en güzel şekilde karşılanacaklardır. Kalbi ağlatan, vicdanı sızlatan, duyguları yıpratan iffetsizlik ise daha dünyada iken acısını gösterir. Tövbe edilmediğinde mahşerde yerini azaplara bırakır. Bu yüzden hadis-i şeriflerde “İffetinizi koruyun” telkinlerine kulak vererek, iffeti kazanmalı ve muhafazasına çalışmalıyız.
Her insanın istediği, arzu ettiği şeyler vardır. Bilhassa gençlikte, bu hisler daha yoğun olabilir. Nefis taşımamız itibariyle bu duygulara sınır koyulmamıştır. Meselâ, Bediüzzaman’a göre arzuları kamçılayan şehevî duyguların üç hali vardır. İfrat ederek aşırı kullanıldığında, helâl haram demeden istek ve arzularının esiri olur. Tefrit ile az kullanıldığında, ne helâle ve ne de harama arzusu olmaz. Dinimiz ifrat ve tefrite gitmeden, vasat yani orta halini tavsiye eder. İşte mutedil olan orta yol iffettir. İnsanın helâline istek ve arzusunun olup, haramına istek ve arzusunun olmayışıdır. Kişi kanaat ederek, iffet dairesine girse, günahlardan kurtulur.
Gençliğimizi ne surette kurtaracağız, diyen gençlere Bediüzzaman şöyle tesirli bir ihtar veriyor: “Eğer terbiye-i İslâmiye ile o gençlik ni‘metine karşı bir şükür olarak iffet ve nâmusluluk ve tâatte sarf etseniz, o gençlik ma‘nen bâkî kalacak. Ve ebedî bir gençlik kazanmasına sebeb olacak.”1 Dinimizden gelen ahlâk ve terbiye o kadar değerli ki, insanı günahlardan alıkoyarak, bekaya ulaştırıyor. Gençler, helâl dairede iffetli bir şekilde yaşadıklarında, baki gençliğe ulaşıyor. Eğer istikamet, iffet, takvâ beraber olmazsa, çok tehlikeler olduğunu görmekteyiz.
Evet her gençlik, yerini ölüme bırakacaktır. Ancak istikamet dâiresinde iffetle hayra sevk edildiğinde, ebedîyete ulaşır. Bu yüzden iffetin gençlikte yeri büyüktür. İffete önem veren Hz. Muhammed (a.s.m.) şöyle duâ etmiştir, “Allahım, senden hidayet, takva, iffet ve gönül zenginliği dilerim”2 Amin amin amin…
Dipnotlar:
1) Sözler, s.145. 2) Müslim, Zikr, 72.