"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Bize dua edecek nesiller lazım

02 Haziran 2017, Cuma
İskeçe Notları...

2017 yılı, İskeçe Müftülüğü Şahin Kur’an Kursu Hatim merasimindeyiz. Çok muhteşem bir gelenek. Eşine az rastlanır bir durum. Hem gençleri birbirine bağlıyor, hem de bu gelenek sayesinde dinÎ mübinlerini her dem yeniden yaşıyorlar.

Bugün günlerden 21 Mayıs 2017. Önemli bir gün, Batı Trakya Türk Azınlığı için. 2017 yılı, İskeçe Müftülüğü Şahin Kur’ân Kursu Hatim merasimindeyiz. Üçüncü kez bu topraklara ayak bastık, hatim töreni için buralara geldik. Batı Trakya’dayız, vatan topraklarına çok yakın olan ve içinde soydaşlarımızın, bizden insanların olduğu yaşadığı topraklardayız.

Bu sene 3. kez katılmak nasip oldu. 15 erkek ve 10 kız talebenin hatim töreninde olmak bizim için iftihar vesilesi oldu. İlkokulu bitiren bir talebe mutlaka Kur’ân’ı Kerîm’i hatim ediyor. Burada bugün bu geleneğin merasimi, töreni ve gösterisi var. Yaklaşık 30 yıldır aktif törenlerle yapılan bu ritüelin en önemli yapısı, bütün Şahin Köyü’nde doğup büyüyen her gencin bu anlamlı merasime mutlaka katılması düşüncesi. Buraya çıkma hayali ile büyüyor olmaları çok önemli bir duygu. Her genç kendi merasim yılını biliyor ve hesaplıyor. Hangi yıl merasime katılacağını şimdiden hesabını yapıyor, kendi ve ailesi ile beraber hazırlanıyor. Aileler içinde büyük bir gurur kaynağı. Kendi yavrusunu hatim töreninde Kur’ân okurken görmek onlar için dünyalara bedel olan bir durum. “Anlatılmaz yaşanır” deyimi burası için geçerli sanki. Üç gün boyunca törenler yapılıyor, bayram havasında.

Öncelikle köyün meydanında toplanılıp, “Allah Allah” nidalarıyla yaklaşık 10 adet dana kesiliyor, bütün halkın huzurunda, tam bir şenlik havasında. Caminin minaresinden nerede toplanılacağı, neler yapılacağı bütün halka sâlâ ile duyuruluyor. Haberleşme aracı burada sâlâ. Sâlâ okunduğunda herkes biliyor ki toplanma vakti geldi. Herkes işini gücünü bırakıp hızla köyün girişindeki alanda toplanıyor. Hayvanlar kurban ediliyor. Parçalara ayrılıyor ve kadınlar toplanarak eti kavurmalık hale getiriyorlar. Gün Cuma, namaz sonrası bu işler yapılıyor ve bütün kadınlar toplanarak etleri imece usûlü doğruyorlar. Yardımlaşmanın ne olduğunu gelin Şahin Köyü halkından öğrenin.

Cuma akşamı köyde yaşayanlar için 20 kazan et pişiriliyor ve Cumartesi sabaha kadar ağır ağır pişen et pirinçle aşk yaşadığında o muhteşem etli pilav ortaya çıkıyor. Cumartesi günü bütün halk köyün girişinde bir panayır tadında ve havasında yeniden toplanıyor. Herkes bayramlık elbisesini giyiyor, her köyün kendine has bir elbise modeli var. Her köy bu model elbise giyen genç kızları vasıtası ile tanınıyor. Şahin Köy, Ketenlik, Mustafçova gibi. Bütün halk özellikle genç kızlar bu tarzı tercih ediyorlar.

HERKES BİRBİRİYLE KUCAKLAŞIYOR

İskeçe’nin seçilmiş Müftüsü Sayın Ahmet Mete Bey gelerek duâ ediyor, sonra Hatim törenine katılan bir yavrumuz Kur’ân okuyor, sonrası etli pilav ve ayran herkese bolca dağıtılıyor. Sadece köyde yaşayanlara bayram başlıyor. Çok güzel bir alışkanlık ve gelenek, mutlaka görmeniz gerekli. Daha sonra orada toplanan halk, kurulan pazara yöneliyor, alış veriş yapıyor, geziyor ve tanıdıkları ile kucaklaşıyor. Tören sonrası ise manevî koruyucu olduğuna inanılan Karaca Ayşe’nin metfun olduğu tepeye gidip orada bulunan türbe ziyaret ediliyor, duâlar ediliyor. Herkes birbiri ile kucaklaşıyor, birbiri ile sarmaş dolaş oluyor, çok güzel görüntüler. Biz de öyle yaptık. Karaca Ayşe Türbesi’nde öğle namazını eda ettik. Şahin Köy’ün buradan görünüşü ise tek kelime ile muhteşem. Buraya yolunuz düşerse mutlaka Karaca Ayşe’nin Türbesi’ni ziyaret edin, Allah (cc) dostu bu hanım hâlâ köyün manevî koruyucusu. Bir rivayete göre abisi olduğu bilinen Karaca Ahmet ise köyün içinde manevî koruyuculuğunu devam ettiriyor. Türbesi Hatim töreni yapılan caminin içinde, bu camide merasim yapılıyor.

Akşama doğru yeni hazırlıklar başlıyor. Pazar günü asıl gün, hazırlıklar daha büyük, çünkü dışarıdan gelen birçok misafir olacak. Gece yarısında ertesi günün hazırlıkları başlıyor. Bu sene 25 gencimiz Hatim törenine katılıyor. Bu törenin malî sorumluluğu mezun olan gençlerin ailelerinde, yaklaşık her bir aileye 500 er Euro para düştüğü söyleniyor. Bu paralar organize eden bir komite tarafından toplanıyor ve harcamalar buradan yapılıyor. Düşünün 3 ton et ve 1 ton pirinç. Pişirmesi, dağıtılması, ayranı, kaşığı, çatalı, tatlısı deyince iş büyüyor. Fakat bütün halk bugünü, sıralarını yani kendi çocuklarının tören yıllarını iple çekiyorlar, bekliyorlar.

Bütün Şahin Köy’ün çocukları bu merasimi yaşamalı ve yaşıyor da. Bu gelenek hem camide toplanmayı, sâlâyı, aşrı şerifleri, salâvatları, şiirleri, mevlitleri ondan da öte Kur’ân hatminin önemini taşıyor ve nesillere aktarıyor. Bunu daha önce yaşayan her genç tören boyunca gönüllü oluyor. Herkes bir fayda sağlamak için yarışıyor adeta. Çok muhteşem bir gelenek tabi, eşine az rastlanır bir durum. Hem gençleri birbirine bağlıyor hem de bu gelenek sayesinde dinî mübinlerini her dem yeniden ve yeni olarak yaşıyorlar.

Kesilen ve doğranan etler pişirilme alanına getiriliyor. Dile kolay 150 kazan et yavaş yavaş sabah ezanı okununcaya kadar pişiriliyor. Sabaha kadar devam edecek bu pişirme işlemi tam bir panayır havasında, gelen giden, kalan ve seyredenlerle dolu bir manzara yaşanıyor. Bütün gençler ve halktan birçok kişi orada. Sabaha karşı pişen etlere pirinç katılıyor ve karıştırılıyor, üstü örtülerek hatim merasimi sonrası dağıtılacak hale getiriliyor.

Hâlâ pişirme işlemi devam ediyor. Herkes yine sabaha kadar ayakta kalmış, yorgunluk artık fark edilir durumda. Sabah namazı sonrası erkenden pişirme mekânına uğradık ve o halis Allah rızası için pişirilen etten yeme fırsatımız oldu. Giderseniz etin tadını varabilirsiniz çaktırmadan, biz öyle yaptık. Muhteşem hani derler ya ‘’lokum’’ gibi pişmiş. Sabah namazı sonrası seher vaktinde etle kahvaltıyı bir burada bir de Siirt’te ve Konya’da yapabilirsiniz.

Oradan tekrar saat 06.00’da kaldığımız eve döndük. Ne yapalım biraz daha uyuyalım daha törene çok var çünkü. Sabah 09.00’da kalktık, hafif bir kahvaltı yaparken  sâlânın okunduğunu duyduk. ‘’Camiden toplanın’’ sâlâsı okundu, bu Hatim törenin başladığını ifade ediyormuş. Hazırlandık, abdest alıp camiye doğru gittik. Kadınlar ayrı bir yerde okulun bahçesinde, erkekler ise camide toplanıyor.

Camiden içeri girince sizi Karaca Ahmet’in Türbesi karşılıyor, duâ ederek giriyoruz, bu güzel gençleri ve manevî havayı görünce bir kez daha Rabbime şükrediyorum. Sayılarını ve sayılarımızı Rabbim arttırsın, resmen göğsümüz kabardı. Sırası gelen herkes Kur’ân’dan bir kaç âyet okuyor, şiir söylüyor, sûre okuyor ve yerine oturuyor, sonra birlikte bütün cemaat Salâvat-ı Şerifi söylüyorlar. Itri’nin bestesi ile söylenen bu Salâvat-ı Şerif hepimizin tüylerini diken diken ediyor, adeta bizi titretiyor. Cami dolmuş taşmış durumda. İstanbul’dan, Almanya’dan, Hollanda’dan, Bursa’dan ve birçok yerden gelenler var. Karaca Ahmet Camii doldu taştı adeta.

GEZİ: AYTEKİN COŞKUN

 

Etiketler: iskeçe
Okunma Sayısı: 3071
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı