Yeni Asya Gazetesi Lahika sayfasında yayınlanan Risale-i Nur'dan Osmanlıca vecize.
نوردن قطره لر
قدر، علمِ أزليدن اولديغى ايچون؛ علمِ أزلى، حديثڭ تعبيريله 'منظرِ أعلٰىدن، أزلدن أبده قدر هر شى، اولمش و اولاجق، بردن طوتار، إحاطه ايدر بر مقامِ أعلادهدر.' بز و محاكماتمز، اونڭ خارجنده اولاماز كه، ماضى مسافهسنده بر آيينه طرزنده اولسون
Nurdan Katreler
Kader, ilm-i ezelîden olduğu için; ilm-i ezelî, hadîsin tâbiriyle, manzâr-ı âlâdan, ezelden ebede kadar her şey, olmuş ve olacak, birden tutar, ihâta eder bir makam-ı âlâdadır.' Biz ve muhâkemâtımız, onun haricinde olamaz ki, mâzi mesafesinde bir ayna tarzında olsun.
(Sözler, Yirmialtıncı Söz)