"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Depremler ve düşündürdükleri

M. Fahri UTKAN
22 Kasım 2015, Pazar
Bugünlerde de hem ülkemizde hem de diğer ülkelerde devamlı depremler olmakta.

Ülkemizin birçok yerinde sık sık meydana gelen ve bütün Türkiye’yi ve birçok dış ülkedeki Müslüman olan veya olmayan kişileri etkileyen depremler insanların fizikî durumlarında ve aynı zamanda beyinlerinde büyük sarsıntılar oluşturuyor.

Bu olaylar insanların, toplumun değer yargılarını değiştiriyor. Bu değişme olumlu yönde olduğu gibi olumsuz yönde de oluyor.

Depremin başlayan ve sonraki günlerinde büyük bir acıyla süren siren sesleri insanları devamlı bir surette heyecana sürüklüyor ve etkiliyor.

Kimi insanlar da deprem ve buna benzer olayların kendiliğinden olmayacağını, Biri’sinin tarafından planlanıp yürütüldüğüne inandıkları  için manevi yönden rahat, huzurlu bir halde olduklarını görüyoruz. Kendilerine, ailelerine, yakın çevresine veya uzaktan tanıdık, tanımadık birisinin başına meydana gelen bu tür musîbetten etkilenme insanların imanları oranında ve kuvvetinde derecelenmektedir.

Bilindiği gibi, insan başına gelen veya gelebilecek dağ gibi musîbetlerden ancak imanının kuvveti oranında etkilenir ve daha sonraki hayatını ona göre sürdürür.

İnsan bu, depremden korkabilir, tedirgin olabilir, devamlı düşünerek dalgınlaşabilir, telâşlı veya çaresizlik içinde kalabilir. Fakat bütün bunların üstesinden, imanından gelen kuvvetle, başkaları ile yardımlaşarak, dostluk, arkadaşlık ve sevgi ile gelebilir. Bütün bunların yanında, mutlaka birine, bir şeye dayanma ihtiyacı duyabilir. O biri, bir arkadaşı olabileceği gibi aile fertlerinden biri veya akrabalarından biri ya da bir komşusu olabilir.

Fakat bütün bunların yardımı bir yere kadar gelir ve ondan sonra bitebilir. Hiç bitmeyen bir yardım, en büyük bir yardım isteyen öyle Bir’ine istinat etmelidir ki, her şeye gücü yetsin, her şeyi çok büyük kolaylıkla yapabilsin. Bizim inancımıza göre de öyle biri ancak, Kadir, Âlim, Mukaddir, Rab olan Allah (cc) olabilir.

Depremin ve getirdiklerinin olumlu yönleri olduğu gibi bazı olumsuz ve istenmeyen durumlar ve davranışlara da rastlandı.

Yardımlar dağıtılırken haksız davranışlar, hep aynı kişi veya gruplara yardımları vermek, yıkık evlerden eşya-para çalmak, hasta ve sakat insanları organ mafyasının eline düşürmek, gelen yardımların yerine ulaşmasını engellemek, onları yağmalamak vb. gibi.

Bütün bu olumsuzları gördüğümüzde acaba bu insanlar Müslüman değil mi, hiç mi Allah korkusu kalplerinde yok, gibi düşüncelere kapılıyoruz.

Fakat diğer taraftan kendi başına geleni umursamadan başkalarının yardımına koşan, canını dişine takarak bir can kurtarabilir miyim diyerek bir enkazdan diğer enkaza koşarak çalışan insanları da gördük.

Depremin kalıcı olan (İnşallah devam etmez) etkileri de; insanların kafalarında -zihinlerinde depremin oluşması. Her an, her vesileyle depremi hatırlamak - tedirgin olmak, uyuyamamak gibi arazlar oluştu.

Bu dünyanın geçici, fazla önem verilmemesi gereken bir yer olduğu fikri insanların zihinlerini meşgul etmeye başladı.

Diğer bir faydalı yönü, geçmişte özellikle yurdun doğu bölgesinde meydana gelen depremlerden sonra Türkiye’nin her yerinden yapılan yardımların engellenmesi, yağmalanması terör örgütünün gerçek yüzünün ortaya çıkmasına vesile olmuştur. Halkın acılarından nasıl istifade etmeye çalıştıklarını göstermiştir. Çok az da olsa, bir kısım marjinal bir grup depremin “İlâhî İkaz” olduğunu söyleyenlere karşı bilinmez (gerçi biliyoruz, ama) bir hınçla yine karşı çıktılar ve bu konuda sınıfta bir kere daha kaldılar.

Ne mutlu deprem ve ona benzer “İlâhî İkaz”‘lardan ders alıp ve uyanıp kendini doğru yola sevk eden insanlara.

Okunma Sayısı: 2205
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı