"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

İnsanın yapısı ve eğitim

M. Fahri UTKAN
19 Mayıs 2016, Perşembe
İnsanoğlu bu dünyaya hiçbir şey bilmeden gelip ve daha sonra eğitilerek gelişmesi sağlanmaktadır.

İnsan aynı zamanda “Ahsen-i takvîm” (Tin Sûresi. 4) suretinde yaratılmıştır. Yani en güzel bir biçimde, eğitimle işlemeye hazır bir kabiliyette yaratılmıştır. İnsanı yaratan da, onun nasıl gelişeceğini, ne yaparsa yaratılışına uygun olacağını ve bunun için de ne gerektiğini peygamberleri ve kitapları ile bildirmiştir. Bunlara aykırı verilen her bilgi ve eğitim yaratılış amacına uygun olmayan bir eğitim olmaktadır anlaşılacağı gibi.

Eğitim, insanın gelişim araçlarından sadece biridir aslında.

Değişim için eğitim şarttır, demiştik. Değişen şartlar/durumlar altında insanoğlu sahip olduğu amaca/vizyona ulaşabilmesi ve başarıda sürekliliğin sağlanabilmesi için eğitim şartları, metodu, insanın kendisi vs. sürekli gözden geçirilmelidir.

Bunun böyle olmasını da günümüzden yıllarca önce Hz. Ali (ra) bakın nasıl görmüş ve söylemiş:

“Çocuklarınızı kendi zamanınıza göre değil, onların yaşayacakları zamana göre eğitin (yetiştirin).” 

İnsan da bu dünyaya “İlimle tekemmül etmek üzere gönderilmiş” ve eğitim görerek yaşar, hayatını devam ettirir. 

Bütün bunların ışığında “Eğitim, ağır çalışan bir çarktır. 5 senede, 10 senede sonucunu ancak alırsınız.”1 Ve aynı zamanda, “Eğitimin kökleri acı, meyveleri tatlıdır.” (Aristo)

O halde çocuklarımızı doğumlarından itibaren en iyi bir şekilde eğitmeliyiz. Peki, o halde nedir eğitim?

Eğitimin birçok tarifi yapılmıştır. Bunlardan bir kaçını şu şekilde yazabiliriz;

“Milletin gençliğini, asra uygun, yüksek vasıflı, teknolojik bilgi ve beceri sahibi, geniş ufuklu, analiz kabiliyetine sahip, gelişmeleri anında takip eden, riske göğüs gerebilen, üretici, düşüncesiz tüketici olmayan, okumayı ve araştırmayı seven, kişilik haklarına sahip çıkabilen, çıkar uğruna taviz vermeyen, fikir, ifade ve vicdan hürriyetinin idraki içinde olan ve onları savunan, manevî yanı da kuvvetli olan, vatanını gerçekten seven kişiler olarak yetiştirmektir.”2 Veya “Bireyde, istendik düşünce, davranış, değer yargısı, bilgi ve beceri kazandırma sürecidir.”3

“Bilindiği gibi, eğitimin toplumdaki temel işlevlerinden biri, bilimsel ve kültürel birikimi yeni kuşaklara aktarmak, ötekisi de tabiî ve toplumsal çevresini değiştirmek ve geliştirmektir.”4 

Eğitimin değişik ve bence gerçek anlamıyla tarifini yapan bir yazarımız ise bakın nasıl tanımlıyor eğitimi;

“Eğitim, kişiyi hayatı boyunca kendine ve topluma yararlı olacak şekilde bedenî, zihnî, ruhî ve sosyal yönleriyle sistemli bir biçimde işleme sanatıdır.”5 

Eski bakanlardan M. Tınaz Titiz ise eğitimi şu şekilde tarif etmektedir: 

“Eğitim, kişilerin kendi karar verecekleri maddî ve manevî ihtiyaçlarını oluşturan BBTD (Bilgi, Beceri, Tutum, Davranış) modüllerine erişme, onları öğrenme ve onları öğrenebilme yeteneklerini keşfedebilme becerilerini kazanma sürecidir.”6 

Bakanımızın tarifine benzer bir tarifi de Alfred North Whitehead getiriyor; “Eğitim, bilgiyi kullanma sanatının kazanılmasıdır.” 

Özellikle eğitim, kız veya erkek olarak ayırmadan, fakat fıtrat kanunlarına da uyarak yapılmalıdır. Kişilerin özlük haklarına saygılı bir eğitim olmalıdır. Resmî ideoloji ile gençlerin kafası dumura uğratılmamalı ve ufukları karartılmamalıdır.

“Eğitim tek tip insan yetiştirmek amacıyla yapılmamalıdır. Yani, farklılıkları kabul etmeyen, etmemekle kalmayıp yok eden bir eğitim sistemi olmamalıdır. Böyle bir sistemle yetiştirilen insanların bakışları, duyuşları, düşünceleri, sağlıkları, hastalıkları, aile hayatları da tek tip olurdu. Tabiî buna bağlı olarak, başkasına tahammül edemeyen, başkasının farklı anlayışını ezmeye, hatta elinden gelse vücudunu ortadan kaldırmaya çalışan tek tip insan olurdu.”

Yukarıda saydığımız gibi eğitim, ailede, okulda, çevrede, mahallede, TV karşısında, yatılı yurtlarda, işyerinde, hâsılı hayatın her anında yapılıyor, yapılmakta ve yapılmalıdır da.

Dipnotlar:

1. Prof. Dr. Esad Coşan.

2. Burhan Özfatura, Türkiye Gazetesi, 29/03/01 sayısı.

3. Prof. Dr. Cevat Geray, Çevre İçin Eğitim, İnsan Çevre Toplum, İmge Yayınları. 

4. a.g.e.

5. Avukat Emine Toplayıcı, Bizim Aile Dergisi, Temmuz 2001. 

6. 1995 yılı, 4.Ulusal Kalite Kongresi’nde ‘Eğitimde KAISEN’ adlı tebliğ.

Okunma Sayısı: 1998
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı