"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

İstihdam edilmek

M. Fahri UTKAN
10 Kasım 2018, Cumartesi
Bir Risale-i Nur dersi esnasında arkadaşımız Barla Lâhika’sından bir mektup okuyordu.

“Bilmecburiye ilân ediyorum ki, ihtiyarımız ve haberimiz olmadan, birisi bizi istihdam ediyor; biz bilmeyerek bizi mühim işlerde çalıştırıyor. Delilimiz de şudur ki: Şuurumuz ve ihtiyârımızdan hariç bir kısım inayata ve teshilâta mazhar oluyoruz.”1

O anda aklıma geldi ki; bu hizmette bulunanlar demek ki Cenâb-ı Hak tarafından seçiliyor. Hiçbirimiz isteyerek, irademizi kullanarak bu hizmete girmemişiz. Acaba bunun başka delilleri, işaretleri var mı diye biraz araştırınca gerçekten de bunun seçilmişlikle ilgili olduğunu anladım. O zaman da içimden dedim ki, demek ki bu ve her bir Risale-i Nur dersi adeta bir seçilmişler meclisi gibidir.

Bir dest-i inayet altında hizmet-i Kur’âniyede istihdam edildiğimize dair Risale-i Nur’un birçok yerinde çeşitli ifadeler var. Bunlardan birisi İhlâs Risalesi’nin başında belirtilmiş; “Bizler gayet az ve zayıf ve fakir ve kuvvetsiz olduğumuz halde, (bu hizmet veya nimet) ihsan-ı İlâhî tarafından omzumuza konmuş.”

Peki, bundan ne anlamalıyız ve hangi düşüncede olmalıyız? Bunu da Üstad, şu şekilde açığa kavuşturuyor; “Cenâb-ı Hak, kemal-i rahmet ve kereminden, Kur’ân’a ve imana hizmetle meşgul olan bizleri teşvik ve kulûbumuzu (kalplerimizi) tatmin için, bir ikram-ı Rabbanî ve bir ihsan-ı İlâhî suretinde, hizmetimizin makbuliyetine alâmet…” olarak bunları kabul etmeliyiz.

Risale-i Nur hizmet dairesi içinde seçilmiş olduklarını fark edenlerden biri olan Sabri Ağabey mektubunda Risale-i Nur Talebeleri için bunu şöyle ifade ediyor: “Enaniyet ve nefsaniyetin şiddetle hükümferma olduğu şu asırda, hepsinin derece-i ihtiyaç ve iştiyakı bir, kâffesinin ahlâk ve etvarı bir, umumunun tarz-ı telâkkisi bir ve yekdiğerine karşı ahun lieb ve ümm’den (kardeş, baba ve anadan) daha kavi bir rabıta-i hakikîye ile merbut, samimiyet ve hakikatperverlikte, âdeta yekdiğerine müsabaka eder derecede ciddî ve halis, kardeşlikte takip ettikleri hat ve hareket bir ve daha pek ziyade birbirine benzeyen Tullâb-ı Nuraniyenin (Nur Talebelerinin) bu harika hâllerini de ayrıca bir tevafukat-ı gaybiye sırasında görüyorum. Zira, İstanbul’dan İzmir’den, Aydın’dan, Kütahya’dan, Isparta’dan, Eğirdir’den, ilh. muhtelif beldelerden seçilip, her sınıfta mukayyet bulunan talebelerin aynı hassaları haiz olmaları, calib-i nazar-ı dikkat olsa gerektir, zannederim Efendim Hazretleri. Sabri”2 

Birçok inayetin ve tevafukların anlatıldığı 28. Mektup. 7. Risale olan 7. Meselede “İşte bu hâl gayet kuvvetli bir işaret-i gaybiyedir ki, biz istihdam olunuyoruz. Hem rıza dairesinde, hem inayet altında bize hizmet-i Kur’âniye yaptırılıyor.”3 denilmektedir.

Barla Lâhikası 1. Mektupta da Hulusi Ağabeyin Üstadın ‘Vazifenizin bitmediğine dair düşünebildiğim bürhanlar’ında bahsettiği 3. Maddede, “Madem bu hizmet münhasıran reyiniz ile değil, istihdam olunuyorsunuz..” diyerek seçilmişlik meselesini o da belirtiyor.

Üstad’ın Talebeleri’nden Emrullah oğlu Bekir Ağa lâkaplı Ağabey de; “Hakk’a şükürler olsun ki, ehl-i imanın üzerine musallat olan ve gayr-ı kabil-i tahammül olan hâlât karşısında, iman ve irşadın nuranî dairesi dâhilinde, hak ve hakikate lâyık bir vazifede istihdam ediliyoruz.” diyerek bu konuyu fark edenlerdendir. 4

Peki bunları herkese karşı bu şekilde açıklamak bir üstünlük taslamak, başkalara karşı farklı gözükmek anlamına gelmez mi? Buna da Üstad şu şekilde cevap vermiş: “Bahusus Kur’ân hakkındaki hizmetimizde eskiden beri gördüğüm ve yazdığım ihsanat-ı İlâhiye, bir ikramdır; izharı tahdis-i nimettir.”

Dipnotlar:

1- Barla Lâhikası, s. 36.

2- a.g.e. 69. mektup, s. 122.

3- a.g.e. s. 45.

4- a.g.e. s. 155.

Okunma Sayısı: 1917
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı