"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Dandanakan ile tarihin seyri değişti

M. Latif SALİHOĞLU
23 Mayıs 2018, Çarşamba
GÜNÜN TARİHİ: 23 Mayıs 1040

Zaman içinde büyük fütûhâta imza atan iki şânlı devlet: Gazneli ve Selçuklu. 23 Mayıs 1040 tarihi, birincisinin inişine, diğerinin yükselişine zemin hazırlayan bir dönüm noktasının adıdır.

O tarihte, iki Müslüman Türk devleti arasında Dandanakan Meydan Muharebesi yaşandı. Sonuç, Gaznevîlerin aleyhinde, Selçukîlerin lehinde tecelli etti.

Kaderin garip bir tecellisi de şudur ki: Bu tarihten yaklaşık 32 sene evvel, yani 5 Ocak 1008’de, Karahanlılar ile Gazneliler arasında vuku bulan ve Katar Ovası denilen yerde meydana gelen savaşta ise, galip gelen taraf Gazneliler olmuştur.

Gaznelilerin o tarihte kazandıkları muvaffakiyet, iki devlet için yine tarihin dönüm noktası mesabesindeydi. Karahanlılar sönme, Gazneliler parlama dönemine girmişti.

1040’ta Dandanakan’da yaşanan hadisede ise, Gazneliler’i eski Karahanlılar’ın âkıbetine uğrattı. Bu hadisenin gelişme seyri, kısaca aşağıda anlatıldığı gibidir.

* * *

Dandanakan Savaşı’nın ardından, Gazneli Devleti günden güne zayıflamaya ve tarihî misyonunu doldurup yerini Büyük Selçuklulara terk etmeye başladı.

Selçukîler, Oğuzlar'ın Kınık boyuna bağlı bir hanedan. Bu hanedanın ismi Malazgirt Fatihi Sultan Alparslan’ın babası Çağrı Beyin de dedesi olan Selçuk Bey ile şöhret bulmuştur.

Selçuk Beyin torunları olan Çağrı ve Tuğrul kardeşlerin idaresindeki Selçuklu kuvvetleri ile Gazneliler arasında, bir süreden beri gerginlik yaşanıyordu. Bu gerginlik, nihayet iki İslâm topluluğunu karşı karşıya getirdi ve amansız savaş kaçınılmaz hale geldi.

Afganistan bölgesini yurt edinen Gazneliler, 100 bine yakın kuvvetiyle askerî üstünlüğe sahip görünüyordu. Hazar Gölü çevresindeki coğrafyaya hükmeden Selçukluların asker sayısı ise 50 binin de altında bulunuyordu. Ne var ki, büyük olan aşağıya, küçük olan ise daha dinamik olup yukarıya doğru çıkıyordu.

Bu sebeple, Gazne Devleti’nin bir kısım askerleri bile, savaşın şiddetlenmesiyle birlikte Selçuklu tarafına geçmeyi tercih etti.

Selçuklu kuvvetleri, netice itibariyle Dandanakan Meydan Muharebesi’nde, Gaznelilere karşı büyük bir zafer kazandı. Öyle ki, savaş esnasında Gazne devletini yöneten Sultan I. Mesud bile canını zor kurtardı. 

Sultan Mesud’un yakın adamları, kritik anda ona şu ikazda bulunarak, kaçıp kurtulmasına sebep oldular: “Sultanım! Bekleyecek zaman değildir. Ordumuz dağıldı. Hassa askerleri bile bizi terk edip karşı tarafa geçti. Tehlike yüzde yüz. Önümüz, arkamız sarılmış durumda. Acele burayı terk edip gidelim...”

Dandanakan Hadisesi, netice itibariyle bölgede tarihin seyrini değiştirmekle kalmadı, aynı zamanda Türkiye tarihinin önemli bir dönüm notasını teşkil eden bir hadise olarak tarihe geçti.

Bu hadiseden sonra Horasan Bölgesine bütünüyle hâkim duruma gelen Selçuklular, Abbasiler’e ve Bağdat’taki Hilâfet merkezine de daha yakın bir müstahkem kuvvet teşkil etmiş oldular.  Esasen, İslâm tarihi açısından yakında başlayacak olan büyük fütûhâtın zemini de bu şekilde sağlama alınmış oldu.

***

@salihoglulatif:

ACILAR YAKAR, İNSANA DEĞER KATAR

Ümitsizliğe, karamsarlığa düşmemek şartıyla, çekilen acılar iyi, hasret güzel, gözyaşı cilâ gibidir.

Demir, önce kızgın ateşte yumuşak hale gelir, ondan sonra sanatlı-kıymetli bir şekil alabilir.

Okunma Sayısı: 7240
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı