"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Demokrasiden öteye gidilen köyler

M. Latif SALİHOĞLU
06 Mayıs 2025, Salı
Gerçi “Ölümden öteye köy yok” derler. Ama, demokrasiden öteye köy var. O köylerin en güzel olan adı “hürriyet”tir.

Yani, demokrasi hürriyet zemininde yeşerip kemâl bulduğu gibi, insan temel hak ve hürriyetlerini teminat altına alması bakımından da hürriyetin önemi büyüktür. Hatta denilebilir ki: Hürriyet olmadan asla. Hürriyetin olmadığı yerde demokrasinin de, cumhuriyetin de pek bir kıymet-i harbiyesi yoktur.

Demek ki, içtimaî değerler silsilesinin başında hürriyet geliyor. Keza, Allah’a hakkıyla kul olmanın başında da hürriyet liste başı geliyor. Aksi halde, Allah’a değil, kula kulluk yapılmış olur. Tarihte bu feci halin çok örnekleri var.

«

Demokrasiden öteye giden diğer bazı köylerin ismini şu şekilde ifade etmek mümkün: Otokrasi, diktatörlük, totaliterlik, tek adamcılık, vesaire…

Bilindiği gibi, Faşist İtalya’da Mussolini ve Nazi Almanya’sında Hitler de demokrasi zemininde ve seçimle iktidara geldiler. Ama, sonradan birer diktatör olup çıktılar.

Bizdeki otokrasinin, yahut totaliterliğin bir örneği İttihat-Terakki (1908-1918) döneminde yaşandı. Teorik planda parti kurmak ve seçimlere girmek serbest idi. Ama, o “şiddetli istibdat” devrinde muhalif hiçbir partiye göz açtırılmadığı gibi, türlü bahanelerle muhalefeti siyaset meydanından silmekten geri durmadılar. Ahrar Fırkasının yüzlerce mensubunu ya darağacında astılar, ya da Sinop Hapishanesinde çürüttüler.

«

Demokrasinin kâğıt üstünde var olup tatbikatta hiç imkân-fırsat verilmediği dönem ise, 1923-46 seneleridir.

CHP dışında arada iki parti daha kuruldu: 1924’te Terakkiperver Cumhuriyet Fırkası ile 1930’ta Serbest Fırka gibi. Ne var ki, bu iki partiyi de seçime sokmadıklarını gibi, parti yöneticilerine dünyayı cehenneme cevirdiler. Özellikle de TCF yöneticileri, İzmir İstiklâl Mahkemesinde idamdan döndüler.

Neden? Çünkü, gerçek hayatta demokrasi ile beraber hürriyet de yoktu. Mutlak bir istibdat rejimi vardı. Aynı şekilde tek adamlık sistemi hükümfermâ idi. Halbuki, isteselerdi, çok partili sisteme geçiş yapabilirlerdi.

«

Gelelim günümüze… Bugünkü iktidar partisinin aktörleri de, şüphesiz demokratik yolları, kanalları kullanarak başa geçtiler. İktidarlarını garantide gördükleri her seçim döneminde, ayrıca demokrasinin öneminden, erdeminden dem vurdular. Hem de, diğer partileri geride bırakırcasına.

Ne var ki, iktidardan gitme veya bir başka partinin iktidar olma ihtimali karşısında, önceki tavırlarını aynı istek ve iştahla devam ettirmediler ve ettirmiyorlar.

Bu durum, iktidar cenahında hürriyet gibi, demokrasinin de hazmedilmediğini gösteriyor. Dahası, demokrasiyi sırf iktidara gelmek için bir nevi araç olarak gördükleri anlaşılıyor. Dolayısıyla, aynı demokratik sistemin, gelmek gibi gitmeyi de (iktidarın el değiştirmesini de) gerekli kıldığı hususu pek nazar-ı dikkate alınmıyor.

Âdeta zımnen deniliyor ki: Evet, biz millî iradenin tecellisi ile, halkımızın desteğiyle, seçmenin helâl oylarıyla geldik. Ama, aynı şekilde gitmeyiz. Çünkü, biz yerli ve milliyiz; diğerleri ise, bizim gibi değiller, dolayısıyla güvenilmezler. 

Peki, bu durumda demokrasi nerede kaldı? Yahut demokratik nizam nasıl işleyecek? İktidarlar nasıl el değiştirecek? Demokrasinin “olmazsa olmaz”ı olan iktidara alternatif partileşme süreci nasıl yaşanacak?

Gerçek olan şu ki: Erdemli bir demokratik sistemde, taraflar arasında kıyasıya bir hizmet yarışı olur. Bu yoksa eğer, karşılıklı olarak kötüleme, karalama, ötekileştirme, hele hele hain gibi, düşman gibi görme ve gösterme marazı meydan alır gider.

Netice itibariyle, şu hususun herkes tarafından kabul ve hazmedilmesi gerekiyor: Demokrasilerde, seçimle iktidara gelinir ve yine seçimle iktidardan gidilir. 

Milletin iradesini yansıtan seçim sandığından çıkan sonuca herkesin hem saygı duyması, hem itibar göstermesi hürriyetçi demokrasinin değişmez bir kaidesidir.

Okunma Sayısı: 1446
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • Said Yüksekdağ

    6.5.2025 21:42:23

    CHP demokratlaştı diyenler aklımızla dalga geçmesin. CHP, CHP'dir kodları hâlâ ayınıdır. Birkaç milletvekilinin çabasıyla CHP demokratlaşmadı ve onlar da partiden tasfiye edildi. Hem mazide yapmış olduğu icraatları da hâla ortadadır. Baki olan şey mümkündür ve aynı tahribatları tekrar yapabilirler. Bir Nur Talebesi asla ama asla CHP'yi desteklemez ve oy vermez. Nur talebesi olup da CHPye oy veren varsa vicdanını ve Nurculuğunu sorgulasın. Üstada olan inancını sorgulasın zira Üstadım bu asil millet ihtiyarıyla CHPyi katiyyen iktidara getirmeyecek diyor.

  • Arda Yıldız

    6.5.2025 20:10:48

    İsrail devletini resmi olarak ilk tanıyanlar da halk partisi yönetimidir.

  • Arda Yıldız

    6.5.2025 20:06:17

    İsrail konusunda da aynı hata yapılıyor. Erdoğan'ı gücü nispetinde sorumlu tutmak lazımdır. İsrailin varlığına sebep olan unsurların en birincisi Filistin bölgesini terk eden ittihat ve terakki kadrolarıdır. Sonra cumhuriyetin kuruluşu ile beraber o bölge ile köprüleri atanların sorumluluğu da vardır. Menderes, Demirel, Erbakan, Özal, Ecevit hükumetleri de üzerlerine düşenleri yapmamıştır. Erdoğan da üzerine düşeni yapmıyor. Diğerleri ne kadar sorumluysa bu da o kadar sorumludur. Ama tüm günah vebal de onun değildir.

  • Arda Yıldız

    6.5.2025 19:55:02

    Cemaatleri şer örgütü gösterenler ağırlıkla muhalefettekiler. Yani bunu da iktidarın üzerine atmak saçma geldi. Her bulduğunuz suçu doğru yanlış demeden iktidara yüklemekte doğru değil. Hataları var. Eleştirmek için hataları yeter. Böyle yaparak bence iktidarın ekmeğine yağ sürüyorsunuz. Mesela cemaatleri ve tarikatleri en çok eleştirenler kurancılar/mealcilerdir. Onların da iktidara değil muhalefete yakın olduğunu cümle alem bilir.

  • İbrahim FİŞEK

    6.5.2025 18:32:24

    Bu güzel yazınız için sizi tebrik ediyorum Latif bey kardeşim.

  • Salih baş

    6.5.2025 17:58:48

    Enes CHP demokratlaştı

  • Hüseyin İlhan

    6.5.2025 16:31:25

    Siyonist programlı,içteki zararlı habir kurtçuğu acilen bertaraf etmek lazım.Zira bunlar dünde hizmetlerimize dil uzatıyor,tahrifat ve tahribatlarını yapıyorlardı.1970'li yıllarda üniversiteelrde okuyan büyüklerinize sorun.Şahsen ben şehrimde sadece iman hizmeti yapan ve müstakil bir hizmet yerinde siyaset yapamadıkları için anarşistliklerine şahidim.

  • Hüseyin İlhan

    6.5.2025 16:29:13

    AKP yi İsrail politikasında birde desteklese idiniz.Yahu adamalr dini tahrif ediyor,yüce mevlamızın emirlerine isyan ediyor sadece başörtüsünü diyerek ki onuda kanaun teminatı altına almadılar.ve bir şeye bakarak onlarca,binlerce ve milyonlarca cinayeti,haksızlıkları nasıl görmezden gelebilirsiniz. Şu gerçek ki FETÖ denilen örgütün ebesi,hamisdayısı,anası,babasıAKP'diir.Zira AKP nin bu müslüman millete verdiği zararı CHP dahil hiçbir parti kolaaay kolay veremeez.Zira bakın dini tahrifi,din kardeşlerini katledenlere desteği hafife alıyorsunuz. İslamı bu tahrifçiler ile değil,nice emek ve fedakarlıkları ile getiren cemaatleri sanki şer örgütmüş gibi gösteren,camilerde dahi cemaatlere dil uzattıran AKP diiir.

  • Enes

    6.5.2025 14:50:02

    Ak partiyi İsrail konusunda kimse desteklemiyor. İsraile savaş açmadığı için kızgınlar. Ama chp İsrail için ne vaat ediyor? Chp iktidara gelse israil konusunda bundan iyi olmayacağı gibi içerde de müslümanların üzerine gelecektir. Benim baş örtüsüyle okuyan, çalışan bacılarıma musallat olacaktır. Neyi kaybedip neyi kazanacağın da önemlidir. Ak parti iktidardan gidecekse yerine asla chp gelmemelidir. Yerine demokrat parti gelmelidir.

  • Enes

    6.5.2025 14:44:36

    Hüseyin İlhan bey sürekli olarak 28 Şubat zalimleri ak partiden mv seçildi diyorsunuz. Tamam öyle. Ama bunu söyleyen adamın 28 şubat zalimi ANAP'ında bugün hangi parti ile birleştiğini görmemesi büyük bir çelişki oluşturuyor. Siz de biz de 28 şubat zalimlerini destekliyoruz o zaman!

  • Hüseyin İlhan

    6.5.2025 13:06:11

    Ülkedeki mevcut problemlerin ana nedeni iktidardır.Zira imar barışı diyerek kaçak yapılara sırf menfaat uğruna KAT MÜLKİYETİ TAPUSU veren dolandırıcıdııır.3194 Sayılı imar kanunu ile 634 sayılı KAT MÜLKİYETİ KANUNU nedir önce bunu iyi öğrenmek lazım.Amma bilmeden ,haybeden yazmakla 'biz iktidarı savunmuyoruz,amma zinayı serbest bırakan,faizi teşvik edip müslümanalrı buna düçar edene,yüce rabbimizin haram kıldığı israfı ise İTİBAR olarak yaşayan ve millete gösterene iki kelime etmekten acizler lütfen YENİASYA GAZETEME ve değerli çilekeş yazar,emek sahiplerine akıl vermesin.Önce o olan akıllarını doğru yerde istimal etmeyi öğrensin .

  • Hüseyin İlhan

    6.5.2025 13:01:39

    2.5 Milyon mühürsüz oy pusulası,birden fazla yerde oy kullandırtmak ve kamu haklarını şahsi seçim faaliyetleri için kullanıp,muhalefete kanunen tanınan hakları gasp ederek girilen yarışta kazandım diyen tıpkı binbir hile,entrika ve dolandırıcılıkla ey ailem ben para kazandım,helal helal yiyesiniz diyerek bunu yiyeenelrden olmadık.Olanalra da üzüldük zira rüşvetçi,zinayı affeden,israfı itibar gören,siyonist katillere ve ülkem,alemi islam düşmanalrının ekmeğine yağ süren,ülkenin birlik ve beraberliğini tahrip edip 28 ŞUBAT Zalimleri ile ortak olan,28 Şubat zulmünün ana iktidar ortağı parti liderini AKP İST.listesinden birde 28 şubat mağdurlarına seçtiren müslümanla alay ediyor amma hala gaflet uykusunda horuuul horul uyuyanalr sadece horluyooor.

  • Nagehan

    6.5.2025 12:34:17

    yeni Asya' da bazı yazarlar, hükümeti menfi eleştirme yapmaya çalışırken, aksine ortaya koydukları argümanlar ile haklı çıkartmakta lakin farkında değiller.! Bunun sebebi iki: Bir; ortada, muhalefetten bi alternatif, bulunmayışı. İki; 'Tayyip hastalığı'..! "Yiğidi öldür ama hakkını yeme" cihetinde bakılırsa; malum hastalıktan kurtulur hasta ve daha sağlıklı bakar da görür sorunları, yapar doğru analizleri. Hürriyete gelince; kulların elinde olan bir şey mi,bunu sizler sürekli dün ve bugünü kıyaslayarak ortaya koymaktasınız ki.. Samed olan Rahman'dan başkasına muhtaç olmadığına iman edenden daha hür kim olabilir !? Taht/koltuk/dünyalık peşinde koşan,uğraşan insan; mecbur hürriyet/ten/inden feragat edecek o zaman..! Hürmetler...

  • Raşit örenel

    6.5.2025 12:19:52

    En son başkanlık seçimlerden önceki son bir haftaya kadar, kaybetseler bile bırakmayacaklarını ima eden sözleri cumhurbaşkanı ve dönemin iç işleri başkanı defalarca kendileri söylediler. İktidar tetikçisi cem küçük güvenlik bürokrasisinin yüzde yetmiş besinin son yıllarda yenilendiğini (kadrolaşıldığını) muhalefetin seçim kazanabileceğini düşünmemesi gerektiğini söylüyor. Bizim ehl-i iman kardeşlerimiz ise hala vitrindeki dindarlığa bakıp hayaller görüyor. Karşımızda normal bir iktidar yok. Tek parti chpsi gibi parti-devlet iç içe geçmiş durumda, Rusya benzeri bir rejimdeyiz. Bu adamların büyük hatalarını alicenabane affedip, sosyal-siyasi zemindeki kimi kurum ve kişilerin geçmiş hatalarından korkup bugünkü zulüm odağını ıskalayıp, akladıkça sorun devam edecek. Elbetteki vatandaş kimi isterse onu seçer, fakat bizim vazifemiz bu durumu değişmez bir sabit gibi görmek değil, vatandaşa izah etmek, ikaz etmektir yoksa azim kusurlara ortak oluruz.

  • Semanur Tunoğlu

    6.5.2025 00:32:13

    3- Bunları söylemek iktidarı savunmak anlamına gelmiyor, gelmez. Hiçbir yerde savunmadım. Ancak Yeni Asya da objektif ve somut yazılar yazılmasını bekliyoruz. Arzuya fikir gömleği giydirmek sorun çözmüyor.

  • Semanur Tunoğlu

    6.5.2025 00:29:53

    2- Muhalefet istiyor ki, ülkede seçim yapılmadan iktidara gelip otursunlar. Ya da seçime sadece muhalefet partileri girsin istiyorlar herhalde. Sonuçta sandıktan bu ülkenin çoğunluğunun desteğini alarak çıkan bir hükumet var. Kemalistler 20 senedir seçimler kalkacak, şeriat gelecek diye vavryla ediyorlar. Sizinkisi de biraz bu meyanda bir izah olmuşa benziyor. Yani baltanız tek tarafa yontuyor. Bu adil midir?

  • Semanur Tunoğlu

    6.5.2025 00:27:04

    Hocam yazınızın temel mesajı yerindedir. Ancak şu anki hükumeti işaret ederek "seçimle gitmeyiz" diyorlar iddiası inandırıcı değil. Siyaset kurumunun iddiası vardır, kimisi biz demokratız der, kimisi biz yerliyiz biz milliyiz der, kimisi biz kemalistiz der... Biz bu ülkenin ekserisini temsil ediyoruz dolayısıyla iktidardan gitmeyiz ya da iktidara geliriz diye iddia ederler. Fehimli bir insan anlar ki, bu seçimleri iptal etmek istiyorlar anlamına gelmez.

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı