"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Emirdağ’dan Isparta’ya Haziran yağmuru

M. Latif SALİHOĞLU
17 Haziran 2017, Cumartesi
Bediüzzaman Said Nursî’nin daha çok fikrî, hukukî, meşrûtî, siyasî, içtimaî yönüyle bağlantılı mühim bazı şahsiyetlerin vefat günleri, ne gariptir ki Haziran ortalarına tevâfuk ediyor.

Rumî’ye göre ise Haziran başlarına tevâfuk edip, adeta sıcak yaz yağmurları gibi birer gün fâsılayla toprağın bağrına düştüler.

Meselâ, dikkatli okuyucularımızın da mutlaka fark ettiği gibi, izzetli mütefekkir Cemil Meriç, 13 Haziran’da (1987) vefat etti.

Hz. Bediüzzaman’ın avukatı cesur şahsiyet Bekir Berk, 14 Haziran’da (1992) Hakk’ın rahmetine kavuştu.

Bediüzzaman Hazretleri’nin has talebesi, DP Emirdağ Teşkilâtı Başkanı Hamza Emek, 16 Haziran’da (1990) dâr-ı bekàya irtihal eyledi.

Ve, hayatının başından sonuna kadar Üstad Bediüzzaman’a ve Risâle-i Nur’a dost olan meşhur siyasetçi İslâmköy’lü Süleyman Demirel, 17 Haziran’da (2015) vefat etti.

* * *

Köşemizi düzenli şekilde takip edenler bilirler; bir önceki yazımızı Emirdağ’lı “Demokrat Nur Talebelerinden” Hamza Emek Ağabeye tahsis etmiştik.

Bugünkü yazımızda ise, 17 Haziran 2. vefat yıl dönümü olan Isparta İslâmköylü Süleyman Demirel’den bahsetmek arzusundayız.

Bediüzzaman Hazretleri, Kastamonu Lâhikası’ndaki bir mektupta “Ben İslâmköyü’nü Nurs Köyü gibi biliyorum” diyor. Bu ifade, has ve sâdık talebesi İslâmköylü Hafız Ali’nin mektubuna verilen cevabî mektupta zikrediliyor.

1944’te Denizli Hapsinde iken şehit düşen (Aslında Üstadına kendini fedâ eden) Hafız Ali, aynı zamanda Süleyman Demirel ile diğer kardeşlerinin Kur’ân hocasıdır.

Kezâ, Demirel ailesinin damadı halis Nur Talebesi Hafız Yaşar’ın da hocasıdır. (Barla Lâhikası: 88)

Aynı şekilde, Nazmiye Hanım’ın yakın akrabası, dolayısıyla Süleyman Demirel’in dayı tarafı olan Hafız Ali’nin Risâle-i Nur’a olan gayretli ve sadâkatli hizmeti, her türlü takdirin fevkindedir.

* * *

Şahsen de defalarca görüştüğüm, mektuplaştığım, telefonlaştığım, fikir ve icraatini araştırarak yakînen tanıdığıma emin olduğum Süleyman Demirel’in tavsiye ve tavassutu ile, mühim mevkideki birçok kimseye Nur Risâlelerini (hatta Külliyatı) elden götürdüğüm, gazete ve dergilerimize abone yaptığım olmuştur... Başkası ne derse desin, ben bildiğime, inandığıma ve bilmüşahade gördüklerime göre konuşur, yazarım.

Bir siyasetçi olarak, elbette bazı hata ve kusurları da olan Süleyman Demirel’in Üstad Bediüzzaman ve Risâle-i Nur aleyhinde menfi hiçbir tavrına, beyanına rastlamadım. Samimî müdafaalarını ise, yakînen biliyorum.

Kezâ, millet ve memleket sevdâsı ile yapmış olduğu hizmetler de, tarihin ve vicdanların tasdikindedir.

* * *

Âhir ömründe aktif siyasete mesafeli duran ve bir nevi “siyasetin duâyeni” olarak hayatını idame ettiren Süleyman Demirel, iki sene evvel bugün Hakk’ın rahmetine kavuştu ve cenazesi doğup büyüdüğü İslâmköyü’ne getirilip defnedildi.

Bir grup genç kardeşimiz, vefatından önce Senirkent’e gidip ziyaret ettikleri Ali İhsan Tola Ağabeye, Süleyman Demirel ile ilgili bazı sorular tevcih ettiklerinde, onlara şu kısacık cevabı vermeyi uygun gördü: Belki ben Süleyman Bey’den önce de gidebilirim. Bunu bilemem. Ama, onun hakkındaki bir kanaatim şudur ki: Demirel vefat ettiğinde, şayet naaşı Ankara’da defnedilirse, âkıbetinden endişe ederim... Yok, cenazesi Isparta’ya, İslâmköyü’ne getirilip defnedilirse, imanını kurtarmış ve kabre imanla girmiş demektir.

Son olarak, hem Üstad Bediüzzaman’ın, hem de sâdık talebelerinin nazarında fevkalâde kıymetli ve ehemmiyetli olduğu anlaşılan İslâmköyü ile ilgili muhtelif lâhikalardan kısa bazı iktibaslara yer verelim.

* * *

İslâmköylü merhum Hafız Ali’nin şâkirt ve vârislerinden Mustafa’nın mektuplarını umum Nur fabrikasının kahramanları hesabına kabul ettim. (Emirdağ Lâhikası: 121)

* * *

İslâmköylü Vezirzâde Mustafa. Bu zat, talebelerim içinde kalemsiz olduğu halde, samimiyette ve imân hizmetinde en ileri safta olduğunu hayretle görüyordum. (Lem'alar: 213)

* * *

İslâmköylü Abdullah, Hafız Ali (rh) zamanında Risâle-i Nur’a çok hizmet etmiş. (Emirdağ Lâhikası: 72)

* * *

Her vakit İslâmköylü Abdullah ile Abdullah Çavuş’u duâda beraber yâd ediyordum. Elhak, o makama lâyık olduğunu gösteriyor. (Kastamonu Lâhikası: 100)

* * *

Risâle-i Nur’un bir şehid kahramanı olan merhum Hâfız Ali, hapiste Meyve Risâlesini kemâl-i aşkla yazarken ve okurken vefat edip... (Şuâlar: 233)

* * *

Nur’un şehid kahramanı merhum Hafız Ali benim bedelime hastahaneye gitti ve benim yerimde berzah âlemine seyahat eyledi. (Lem'alar: 263)

* * *

Ben merhum Hâfız Ali’yi aynen hayattaki gibi Risâle-i Nur’la meşgul olarak en yüksek bir ilimde çalışan bir talebe-i ulûm vaziyetinde ve tam şehidler mertebesinde ve tarz-ı hayatlarında biliyorum. (Şuâlar: 291)

* * *

Hafız Ali’nin mektubunda, İslâmköyündeki hocalara muhabbete ve dostluğa karar vermesi bizi memnun eyledi. Ben İslâmköyünü Nurs Köyü gibi biliyorum; o hocalara da akrabam nazarıyla bakıyorum. Nur fabrikası o köyde dağdağasız teessüs etti. (Kastamonu Lâhikası: 155)

* * *

Üstadım! Dairenizin şakirdi Hâfız Yaşar, bu kışta bahara sebep olup Nisan yağmuru misillü çiçekler arasında bir gül-i Muhammedî (asm) yetiştirmekte inşaallah vesile olacağınıza... (Hâfız Ali; Barla Lâhikası: 88)

* * *

Hafız Ali’nin mektubunda yazdığı (İslâmköyü’nde) Ümmühan (Demirel’in annesi?) ve Şahide değerinde, burada da Risâle-i Nur’a bütün kuvvetiyle çalışan çok hemşirelerimiz var.  (Kastamonu Lâhikası: 115)

Okunma Sayısı: 4691
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • Necati

    17.6.2017 08:52:30

    Allah razı olsun. Böyle demokrat siyasetçilere ve adaletin koktuğu bir dönemde ne kadar çok ihtiyaç var. İnşaallah daha büyük sıkıntı ve musibetler gelmeden bir sebep çıkarsa nu zulümler son bulur,

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı