"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Futbol-kolik haller, yaşantılar

M. Latif SALİHOĞLU
17 Ocak 2018, Çarşamba
Futbol, Türkiye’de olduğu gibi diğer dünya ülkelerinde de hâlen en önde gelen spor dalıdır.

Bu durum, şüphesiz futbolun en önemli, en hayırlı, en faydalı spor dalı olduğunu göstermiyor.

Vakıa, realite böyledir; ama, ideal olan, olması gereken  durum bu değildir.

Futbol topu sahalarda yuvarlanıp dururken, biz de kitleler ve kalabalık yığınlar halinde onun peşinden sürüklenip gidiyoruz.

* * *

Futbol sporu ile futbol fanatizmini birbirinden ayrı tutarak bakmalı.

Centilmenlik ruhuyla ve bedenî-fizikî eğitim anlayışı ile futbol oynamanın bir zararı, bir mahzuru olmasa gerek.

Bu çerçeveden bakınca, erkek nüfusumuzun hemen tamamı hayatının bir döneminde futbol oynamış ve bu spor dalı ile yakından ilgilenmiştir. Aynı ilgiyi aktif şekilde yıllar yılı sürdüren milyonlarca insanımız da var.

Burada üzerinde asıl durmak istediğimiz bu kategoriye dahil olan kimseler değil. Bunları istisna tutarak, işi çığrından çıkartan, futboldaki o centilmenlik ruhunu adeta katleden çılgınlar gürûhunun hem kendilerine, hem ailelerine, hem de toplum geneline vermiş olduğu feci zararlara ve ağır tahribata dikkat çekmek istiyoruz.

İşte, bu yönü itibariyle baktığımızda, futbolun futbol sporu olmaktan çıktığını apaçık bir şekilde görüyor ve bundan dolayı da şiddetli ıztırab çekiyoruz. Öyle ki, zaman zaman şahit olduğumuz iğrenç tablolardan dolayı, insan olarak utanıyor, yüzümüz kızarıyor.

* * *

Futbol, en yaygın ve gözde bir spor oyunu olma özelliğini sürdürürken, bir yandan da fert, aile ve toplum nezdinde reklâmdan kumar (toto, iddaa, vs.) oyunlarına, küfür ve hakaretten kin ve garazlara, yumruklu çatışmadan kanlı şiddet eylemlerine, beyin-sinir hasarından etraftaki eşyaların tahribine, çevre kirliliğinden şike ve transfer kirliliğine kadar neredeyse hayatın her alanına sirayet etmiş durumda.

İşte, mesele gelip bu noktaya dayandığında, bir sorgulama yapmak da artık kaçınılmaz hale geliyor.

Evet, bu zincirleme gelişmelerden rahatsız olan veya bir şekilde etkilenen herkes, derecesine göre bir sorgulamada bulunma hakkına sahiptir.

Meselâ, kendimce aşağıdaki sorgulamayı yapıyorum ve yapmak durumundayım.

* Arkadaş, sen bindiğin vasıtanın içinde rahatımı-huzurumu kaçıracak şekilde hareket edemez, türlü çılgınlıkları sergileyemezsin. Buna hakkın yoktur.

* Arkadaş, sen trafiği engelleyecek, yahut tehlikeye atacak şekilde keyfince hareket edemezsin. Buna hakkın yoktur.

* Arkadaş, sen kalabalıklar içinde, hele hanımların, ailelerin bulunduğu ortamlarda bağıra bağıra küfürlü-hakaretli sözler sarf edemezsin. Koro halinde karşı-rakip takımın insanlarını topa tutarak küfürlü-hakaretli sözlerle rencide edemezsin. Buna da asla hakkın yoktur ve olamaz.

* Arkadaşım ve kardeşim. Futbol maçları senin başını döndürmemeli. Aileni, evlâd û ıyâlini ihmâl ettirmemeli. Senin bütün heyecan ve enerjini tüketmemeli, lüzumsuz yere alıp götürmemeli.

Keza, aynı saate denk gelen maç izlemeyi, iman dersini dinlemeye tercih etmemelisin. Kardeşlik sohbetinin şevk ve heyecanı, futbol fanatizmi ile sana bulaşan heyecana yenik duruma, geri plana düşmemelisin.

Eğer, dinî ders-sohbet ortamı senin nazarında maç izlemekten daha önemsiz, daha heyecansız bir hale geldi ise, yahut gelmiş ise, korkarım ki bir adım sonra farz ibadetlerini de aksatmaya, ihmal etmeye başlarsın.

Evet, aziz kardeşim ve arkadaşım. Senin gidişatın ve şahsiyetin, futbol fanatizminin tesiri ile değil, yaratılış gayesinin sevk ve idaresi doğrultusunda gelişsin, inkişâf etsin isterim. 

Velhâsı-ı Kelâm: Futboldan ve spordan kopmadan da, hayatında bir ehem-mühim sıralaması yapabilirsin, yapmanı da can-ı gönülden arzu ve tavsiye ederim.

***

@salihoglulatif:

Hey gidi insanoğlu hey!

Ne tuhaf-acaip bir varlıksın... İstediğin şeyleri yapmak için hiçbir mazeret tanımazken, yapmak istemediğin şeyler için ise, habire mazeret üretirsin.

* * *

En mühim, en makbûl, en lüzûmlu hizmet-vazife, en küçük, en dar dairede başlar ve kademeli şekilde genişleyerek devam eder, gider.  (Meyve 4. Ms.) Meselâ: Kalp, beden, hane, aile, mahalle, şehir, memleket, dünya, vs... Aksi yönde hareket, trafiğe tersinden girmek gibidir.

Okunma Sayısı: 3707
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı