"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Karizmayı çizdirenler

M. Latif SALİHOĞLU
04 Nisan 2019, Perşembe
Her seçim, aynı zamanda yeni bir sınama sayılır.

Seçimden sonra bazı adayların yıldızı parlamaya başlar, bazılarının ise sönmeye yüz tutar.

Şüphesiz, 31 Mart seçimlerinden sonra da benzer bir durum yaşandı. Bir tarafta daha popüler hale gelenler oldu, bir tarafta da siyasî hayatı meçhule giden, yani belirsiz bir âkıbete doğru seyredenler oldu.

Yıldızı parlayanları şimdilik bir yana bırakarak, bu yazıda özellikle siyasî kariyerini riske atan, yahut karizmayı çizdirenlere dair kendi değerlendirmelerimizi aktarmaya çalışalım.

AKP, devletin imkânlarını sonuna kadar kullanarak en yüksek oy oranını yakalamakla beraber, parti içindeki kimi parlak isimleri büyük şehirlerde seçim yarışına sokarak, aslında onların siyasî kariyer ve karizmalarını riske atarak bir cihette karartmış oldu.

Şöyle ki: AKP, üç büyük şehir olan Ankara, İzmir ve İstanbul için göstermiş olduğu adayların üçü de hem milletvekili, hem de bakanlık yapmış parlak isimlerdi.

Hele, İstanbul adayı olarak gösterilen Binali Yıldırım’ın ilâveten daha başka sıfat ve unvanları da vardı: İDO Genel Müdürlüğü, 2002’den beri milletvekilliği, en uzun süreli Ulaştırma Bakanlığı, AKP Genel Başkanlığı, Başbakanlık ve nihayet Meclis Başkanlığı...

Genelde mâkul, mutedil ve muteber bir kişi olarak bilinen Yıldırım, son genel seçim ve referandum kampanyalarında, siyasî lideri olan Erdoğan’la aynı dili kullandı: “Terör örgütleri, dış mihraklar, hainler madem ki HAYIR diyor, o halde biz de EVET diyoruz” gibisinden ajite edici sözlerle miting meydanlarında boy gösterdi. 

Son mahallî seçimde o tarz konuşmalardan imtina etti gerçi; ancak, yine de beklediği neticeyi alamadı. Bakalım, bundan sonraki siyasî hayatı nasıl şekillenecek; bekleyip görelim...

* * *

Ankara için aday gösterilen Mehmet Özhaseki de milletvekili idi. Ayrıca, hem bakanlık yapmış, hem de uzun süreli belediyelik tecrübesine sahip parlak bir şahsiyettir. Ne var ki, rakibi ile aralarında önemli bir fark oranıyla yarışı geride bitirdi.

Partisinin lideri olan Erdoğan, Özhaseki’yi öve öve bitiremezken, bir yandan da rakibi Mansur Yavaş’ı alabildiğine küçümsemekten, hatta tehdit etmekten bile geri durmadı. 

Sonuç ortada. Bakalım, bundan sonraki gelişmeler nasıl bir seyir takip edecek.

* * *

İzmir’den aday gösterilen Nihat Zeybekci de hem milletvelliği, hem bakanlık yapmış parlak bir isimdir. Ne var ki, yapılan seçimde rakibi ile aralarında büyük bir fark görüldü.

Tabiî, üç büyük şehir dışında da hem milletvekili olup hem bakanlık yapmış isimler 31 Mart’taki seçim yarışına sokuldu. Bunlardan da kazanan ve kaybedenler oldu. 

Kaybedenler, aslında hangi partiden olursa olsun, bir cihetiyle mevcut karizmalarını çizdirmiş sayılıyorlar. Bu ise, siyasetin kendine has bir cilvesidir.

* * *

Değişik partilerden veya siyasî görüşten olup karizmayı çizdiren daha başka isimler de var. Meselâ, bunlardan biri hiç şüphesiz ki Tansu Çiller’dir. Kendileri DYP’nin başında iken girdiği 2002 yılı genel seçimlerinde, öncelikli olarak hedefinde Erdoğan vardı. Onu kendine rakip görüyor ve sürekli şekilde onu hedef alarak siyasî beyanlarda bulunuyordu. Ne var ki, son zamanlarda birdenbire çark ederek, o da tıpkı halefi Mehmet Ağar gibi Edoğan’ın safında gözükmeye başladı.

* * *

Son seçimlerde Meral Akşener’in de liderlik kariyerine gölge düştüğü söylenebilir.

Ama, en çok da DSP’den Şişli adayı olan Mustafa Sarıgül’ün siyasî geleceği kararmış görünüyor. Zira, kendisi seçilemediği gibi şimdiye kadar bir şekilde içinde yer almış olduğu siyasî harekete zarar verdiği hususu, o camia içinde adeta bir umumî kanaat haline gelmiş durumda.

Acaba, ismi geçen siyasilerin bundan sonraki politika hayatında nasıl bir şekillenme olacak, bekleyip görelim bakalım...

Okunma Sayısı: 3096
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • Ali Tam

    4.4.2019 04:14:31

    Almanya'da Cumhurbaskanligi veya Meclis Baskanligi yapanlarin tekrardan Bakan, Eyalet Basbakani veya Belediye Baskani oldugu görülmemistir zira bu Almanya'da makamen ve siyaseten bir sukut bir düsüs olarak algilanir.Keza bir Bakan'in sonradan Belediye Baskanligi da görülmemistir. Almanlarin anlayisina göre bu bizim attan inip essege binmek diye tabir ettigimiz bir gerileme olacagindan bu yola tevessül edilmez.

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı