Oradaki kitap fuarı ve fuar alanında düzenlenen konferansa katılmak ve bilvesile kıymetli okuyucularımızla görüşüp hasbihâl etmek, hasret gidermek için gittik.

Çok da iyi oldu. İki günlük sürenin her saati dolu dolu geçti. Mersin ve çevresinden gelenler olduğu gibi, Akdeniz Bölgesinde yer alan Adana, Hatay Maraş gibi diğer illerinden de gelip oradaki umumî hizmete iştirak edenler vardı. Bu coşkulu tablo, hepimizi şevklendirdi. Kitap fuarına da ayrı bir katkı sağladı, ayrı renk katmış oldu.

Sağolsun, fuarı tertipleyen NCR yönetimi de, yapılması gereken hemen her türlü hizmetin hakkını vermeye çalıştı: Abdest, namaz, stand ve salonların tertip ve düzeni, konferans hazırlıkları, Havalimanına ulaşım hizmetleri, vesâire, hepsi de takdire şâyândı. Bu hizmetlerinden dolayı, onları tebrik ediyoruz.

* * *

Mersin’de iki gün süren feyizli, bereketli ders, sohbet, seminer ve imza programı dışında, ayrıca hesapta olmayan sevindirici bir gelişme daha oldu: Pazar günü TRT Kürdî tv kanalının ekibi geldi. Bediüzzaman posteri ve Risâle-i Nur’lar ile tezyin edilmiş vaziyetteki standımızı ziyaret ettiler. O esnada, hem fuar haberini hazırlamak, hem de bir yazar ile Kürtçe röportaj yapmak istediklerini belirttiler.

Hazır orda iken, onların bu talebini de karşılamaya gayret ettik. Kısa bir öngörüşmeden sonra, TRT Kürdî kamerasına özetle şunları söyledik: İsmim Latif Salihoğlu. Yeni Asya gazetesinde çalışıyorum. Tarih ve aktüel konularda yazıyorum. Benim için temel kaynak, Kur’ân’ın malı olan Nur Risâleleridir. Bu eserlerin müellifi Üstad Bediüzzaman’dır. Resmini ve kitaplarını gördüğünüz bu zât, hayatı boyunca hep iman ve ahlâk dersini verdi. Birlik, beraberlik ve kardeşlik dersini verdi. Bilhassa yeni neslin ıslâhına çalıştı. Biz de bundan nasibimize düşeni aldık. Herkese de tavsiye ederiz... Kitap fuarına olan ilgi de memnuniyet verici. Fuar alanı kitap meraklıları ve okuyucuları ile dolup taşıyor. Coşkulu bir kalabalık var. Bu tablo, bizi ziyadesiyle sevindiriyor, memnun ediyor...

Pazartesi akşamı yayınlandığını duyduğumuz o haberi izleyemedik. Röportaj olduğu gibi mi yayınlandı, yoksa kısmî sansür uygulandı mı, bilemiyoruz. Ama, haberin verilmiş olmasını bile başlı başına memnuniyet verici bir gelişme olarak telâkki ediyoruz.

Üstad Bediüzzaman’ın, Risâle-i Nur’un ve bunların hizmetkârı olan Yeni Asya’nın bir devlet televizyonundan müsbet bir sunumla verilmiş olmasını bir fâ’l-i hayır mânasında görmeli.

Zira, böylesi bir kamuoyu nezdindeki bir mesajı da şu mânada anlaşılmaya vesile olur: Demek ki, Üstad Bediüzzaman ve Risâle-i Nur’un bir nâşir-i efkârı olan Yeni Asya, legal ve sakıncasız bir neşriyat yapıyor. Matbuatta olduğu gibi, fuarlarda da aynı temsil hizmetini sunuyor. Okuyucu kitlesiyle birebir temas kurarak üzerine düşeni yapıyor. Allah’ın inayetiyle hizmetini kesintisiz şekilde devam ettiriyor. Vesaire...

* * *

Mersin seyahati, bir derece yorucu geçmekle beraber, bizi yine de sevindiren ve mânen rahatlatan bir diğer gelişme, gerek erkek ve gerekse hanım kardeşlerimizin meraklı suâlleri ve cevaplara karşı olan iştiyakları, hoşnutlukları idi.

Zira, “Merak ilmin hocasıdır.” Ki, o esnada hem onlar, hem de biz karşılıklı olarak istifadeleşiyoruz. 

Zaten şevkimiz ve duâmız gibi, bilgileşmemiz de hep karşılıklıdır ve öyle olmaklığımız lâzım gelir. Böylesi bir müştereklik ruhu hasıl olduğu takdirde, kibir, gurur, enaniyet gibi hastalıklar yeşeremez, yayılamaz, var olanlar da bu sistem içinde zamanla izâle olup gider, inşaallah.

* * *

Velhâsıl, biz Mersin’li kardeşlerimizden memnunuz, onların hizmet-i Nuriye dairesi içindeki gayretlerini tebrik ve takdir ediyoruz; Cenâb-ı Hak da onları aynı istikamet üzere muhafaza ve istihdam ile her daim memnun ve mesrûr eylesin.

***

@salihoglulatif:

Şu Reza Zarrab dâvası, uluslararası kirli ve karanlık ilişkiler ağına dolanmış son derece karmaşık bir hadise, çetrefilli, netameli bir dâva... Mümkün olduğunca ona mesafeli durmalı, konu hakkında ahkâm kesmekten imtina etmeli... Aksi takdirde, ters köşe olma ve mahçup duruma düşme ihtimali var; hem de kuvvetli bir ihtimal ile...