"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Şeriata düşman “Sözde Müslüman”

M. Latif SALİHOĞLU
22 Şubat 2024, Perşembe
Siyasî kutuplaşma üzerinden, zaman zaman “Laiklik karşıtlığı” körüklendiği gibi, bazen de “Şeriat düşmanlığı” hortlatılmaya çalışılıyor. Nitekim, şu günlerde de bu kronik hastalığın tekrar nüksettiğini görüyoruz.

Yüzde doksanın üzerindeki nüfusun Müslüman olduğu bir toplumda “laiklik alerjisi”nin bulunması çok da anormal bir durum sayılmasa gerek. Ama, “Çok şükür ben Müslümanım” diyen bazı kimselerin çıkıp ulu-orta yerde “Şeriat düşmanlığı” yapması, olacak şey değil. Bunu geçerli bir kaideye, kurala, nizama, adaba, erkâna oturtamıyorsunuz. Esasen oturmuyor da zaten. Böyle bir şeyin mümkinatı yok. 

Çünkü, bir kimse eğer Müslüman ise, Şeriat düşmanı olamaz; yok, eğer Şeriat düşmanı ise, bu takdirde Müslüman olmasına bir cevaz bulamıyorsunuz. Zira, İslâmiyet ile Şeriat aynı şeydir. Aralarında en küçük bir fark, bir tezat, bir ayrım söz konusu dahi değildir.

Evet, hakikat-i hâl böyledir; ama, zihinlerdeki İslamiyet gibi, Şeriat dahi bazı farklılıklar gösterebiliyor. Öyle ki, bu noktada bazı zihinlerin bulandığı ve hatta dumura uğradığını bile söylemek mümkün.

*

Bundan yıllar önce sosyoloji uzmanı Prof. Cahit Tanyol, Dr. Kemâl Yıldız eşliğinde gazetemizi ziyarete gelmişti. Mehmet Kutlular Ağabeyin odasında sohbet ederken, bir ara konu döndü dolaştı şeriata geldi. Eskiden katı bir sosyalist olarak bilinen Tanyol, orada aynen şu ifadeyi kullandı: “Şeriata düşmanlık eden, bu ülkede asla başarılı olamaz, kaybeder.”

Bu sözü söylerken, onun da gerekçesi aynı idi: Bu ülkenin mutlak çoğunluğu Müslümandır ve İslâmiyet ile Şeriat arasında mana itibariyle herhangi bir farklılık söz konusu değildir.

*

Evet, normal ölçü ve kaidelere göre, hakikaten Müslüman olan bir kimse şeriata düşman olamaz ve düşmanlık yapamaz. Ne var ki, burası Türkiye. Türkiye’de yaşayan Kemalistlere göre, kimliğinde İslâm dini yazan bir kimse, pekâlâ şeriat karşıtı olabilir ve hatta şeriata kökten düşmanlık yapabilir.

Nitekim, bir bakıyorsunuz birileri ortaya çıkıp aynı tarz bir davranışı hiç çekinmeden sergileyebiliyor. Hatta, bazen gruplar şeklinde ve adeta koro halinde şu tarz sloganlar fışkırıyor ağızlarından: "Türkiye laiktir, laik kalacak!" ve "Şeriata geçit yok!" teranesi...

Oysa, bu zavallı bîçareler, laikliğin mânâsını tam olarak bilmedikleri gibi, şeriatın mânâ ve mahiyetini de hakkıyla bilmiyorlar. Dolayısıyla, bilmeden atıp tutuyorlar ve bilmeden ahkâm kesiyorlar demektir.

Nitekim, onlara sorulsa ki "Siz Müslüman mısınız?" diye. Hemen anında şu cevabı verirler: "Ne demek! İslâmiyet sizin tekelinizde mi? Elbette biz de Müslümanız."

Bunun ardından şu soru sorulsa: "Sizin bağlı olduğunuz İslâmiyet ile karşı çıktığınız Şeriat arasında gerçekte bir fark, yahut aralarında herhangi bir zıtlık var mıdır?"

İşte, şu can alıcı esaslı soruya verecekleri cevap "ık–mık"tan, "kem–küm"den öteye gitmez ve gidemez.

Dolayısıyla, şu önemli tesbiti rahatlıkla ifade etmek mümkün: Hem Müslüman, hem de Şeriata karşı olduğunu söyleyip duranlar, ya gafil ya cahil ya aldatılarak şartlandırılmış kimselerdir, yahut da bilerek ve isteyerek düpedüz yalan konuşan muarızlardır.

*

Son bir not: Bazıları da var ki, İslâmiyeti bir "semâvî din" olarak biliyor; şeriatı ise, sırf asıp kesmeyi öngören diktacı bir "siyasî rejim"den ibaret zannediyor.

Oysa, İslâmiyetin tâ kendisi olan Şeriatın "yüzde doksan dokuzu ahlâk, ibadet, âhiret ve fazillettir; yüzde bir nisbeti ise siyasete mütealliktir." 

(Divân–ı Harb–i Örfî: 28)

Okunma Sayısı: 2289
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • Erhan

    22.2.2024 11:15:54

    istibdat ayaklar altına alınması gereken Bir davranış bir yaklaşım biçimidir. her şey istibdat da olacaksa o zaman efendimiz (as) bize tamamen Müslüman bir dünya bırakabilir ve şu an şeriatla yönetiliyor olurdukYüce Allah’ımız buranın bir imtihan olduğunu akla karanın ebedi hayatta birbirinden ayrılacağını emir buyurmuş ve sadece bize tebliğ görevi vermiştir. dinde zorlama yoktur.

  • Semanur Tunoğlu

    22.2.2024 11:06:32

    Şeriat karşıtlığına dinde hassas insanların sebep olduğuna dair iddia temelsizdir. Cumhuriyeti kuran ideoloji sürekli şeriatı kötülediği için dinde hassas insanlar siyasal islam ideolojisine kaymıştır. Siyasal islam daha ortada yokken maalesef şeriat karşıtları şeriatı müdemadiyen aşağılıyorlardı. Burda suçlu dinde hassas Müslümanlar olamaz. Dinde hassas olan tüm Müslümanlar olmasa dahi şeriat karşıtları hakaretlerine devam edeceklerdir.

  • İsmail ÖNGEL

    22.2.2024 11:05:09

    İslâmiyetin tâ kendisi olan Şeriatın "yüzde doksan dokuzu ahlâk, ibadet, âhiret ve fazillettir; yüzde bir nisbeti ise siyasete mütealliktir." (Divân–ı Harb–i Örfî: 28)

  • Abdullah Tunç

    22.2.2024 10:23:14

    Yazının yazılış tarihi isabetli olmuş.Tele-1'de Atatürk'u koruma derneği başkanı kendi kafasına göre şeriatin tarifini yapa rak karşı çıktı.Dikkat ettim defalarca şeriat demek is lam demek değildir dedi ve cumhuriyetin kurulu şunda kaldırılmıştır dedi. İktidare seslenerek bu şe riat istiyenlere izin verme yin ve gerekli kanuni mü eyyideleri uygulayın dedi. Yazı bu gibi,sapla samanı karıştıranlara güzel bir ce vaptır.Yeni Asya, bu tip in sanlara manşetlerinde ve makalelerinde gerekli ce abı vermelidir.Şeriatın ne olduğunu bütün aleme ilan ve izah etmelidir.Çün kü şeriate bu tip saldırılar ağır bir sorumluluk getiri yor.Mutlaka susturucu ce vaplar verilmelidir. Yazarımızden rabbim razı olsun kısmen cevap mahi yetinde bir yazı yazmış.

  • Umut Özkan

    22.2.2024 07:28:09

    Müslüman, Şeriata karşı olmaz, olamaz.. süslüman olabilir!

  • Oğuz Yiğiter

    22.2.2024 05:57:05

    Yüzde biri esas alan dinde mutaasıb muhakeme-i akliyede noksan ve yaklaşık 60 senedir ideolojik cihad ve islamî devlet marş, türkü ve yemek dualarıyla yetişmiş siyasal islam müptezellerinin devlet ele geçirip tepeden inme metodlarla toplumu biçimlendirmeye kalkmaları, provovasyonlarla köpürtülen hava ile, kahir ekseriyette bir etki tepki mekanizmasıyla maalesef bu tablolar meydana geldi. Yakın tarihte hep olageldiği gibi. İman Kur'an hizmetinin önünü hep tıkayan bu siyasal islam cereyanı adeta danışıklı döğüş misali bu horoz dövüşünü sürdürmek niyetindeler aldatmakla iş gören nifak cereyanıyla maalesef..

  • Mustafa Said Kara

    22.2.2024 00:37:53

    Allah razı olsun hocam. Meseleyi bam telinden yakalamışsınız. Şeriat, Allah'ın emirlerini uygulamak, yasaklarından sakınmak, peygamberimizin sünnetini rehber edinmek demektir. Cumhuriyet yönetimi de pekala şeriata uygun kanunlarla düzenlenebilir. Şeriat ile saltanat mı sanıyorlar anlamak mümkün değil. Bu insanlara soralım, Şeriatın beğenmediğiniz yeri neresidir? Cevap vermiyorlar.

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı