"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Çankırı notları

Mehmet ÇETİN
03 Şubat 2018, Cumartesi
Üstad Bediüzzaman, mesleğinin “azamî ihlâs, azamî sadâkat ve azamî fedakârlık” vasıflarını sıralarken sadece irtibat konusunda “müfritâne irtibat” tabirini özellikle zikreder.

İrtibat, ferdî ve cemaatî pekçok rahatsızlıkların izalesinde etkisi olan bir münasebettir. Bu esasa, Çankırı’daki kardeşlerimizi ziyarete gittiğimizde yaşayarak yeniden vakıf olduk.

Bilâl Sürücü kardeşimizin tertip ettiği ziyareti, Ali Vapurlu ve Ahmet Özdemir Ağabeylerimizle beraber yaptık. Latif Tiryaki kardeşimizin de bilâhare iştiraki ile yaptığımız Çankırı’daki kardeşlerimizin ziyareti hayra vesile oldu inşaallah.

Ali Ağabeyin “guccuk dersi”, teferruatıyla beraber son dönemde ihtiyaç hissedilen zarurî konulara cevap verdi, hamdolsun.

Her dönemin kendine mahsus imtihanı vardı. Ama, hangi devri yaşar isek yaşayalım, illa ki, kabre imanla girme dâvâsına müteveccihen iman ve Kur’ân’a hizmet meselesi en birinci sıradaki vazifemiz idi. Farz olan bu görev istikametinde yüzde doksan dokuzun dâvâsında müessir bir vekil olan Risale-i Nur’a ve onun meslekî prensiplerine “ama”sız, “fakat”sız sarılmak, istisnasız sadâkatın şartıdır.

Bahsedilen manadaki sadâkatı, taassubî bir saplantı olarak değerlendirenlerin; zamanla savrulup, ecnebi cereyanlara, farkında olmadan alet olduklarını, kendilerini minderin dışına savrulmuş vaziyete düştüklerinde yaptıkları itiraftan anlıyoruz. Bu vakıalar da bize ibretli ve şükürlü notlar yazmamıza, anmamıza vesile oluyor, hamdolsun.

Yol bellidir, rehber bellidir ve istikamet bellidir. Bunun adına her ne dersek diyelim, doğrudan Risale-i Nur’daki hizmet düsturlarından, zaman ve zemine uygun düşenleri meşveretle tatbik etmektir.

Mevcut meselelere, Külliyattan ışık tutan konuları anlatan ağabeyler geldiğinde, onlara açıkça soru sorarak meselenin hem daha iyi anlaşılmasına vesile olan ve hem de yapılan izah istikametinde dersini alarak hizmetlerine daha sıkı sarılmanın örneğini gösteren Çerkeş’li kardeşlerimizi Çankırı’lı kardeşlerle beraber tebrik ediyoruz.

Her ne kadar Yeni Asya, internetten takip de edilse; gazeteyi elimize alarak, bizatihi okumak, takip etmek, başkalarına tavsiye etmek, vesile olmak, okuduktan sonra birilerine okuması için vermek gibi hizmetlerin yerini tutamaz. Yeni Asya, elimizde iken; kimliğimizin belgesi, iftira ve ithamların kalkanı, siyasî ve içtimaî fırtınaların pusulasıdır.

Haricî cereyanlardan korunmada, Nur’un meslek ve meşrebinin meşveretle devamında ve umumî irtibat vasıtası olan Yeni Asya’nın payı büyük olduğu gibi bugünün lâhikası vazifesini görmesi vesilesiyle de alınması, okunması ve okutulmasıyla da ciddî ve büyük ehemmiyet arz etmektedir.

Hasanoğlan Öğretmen Okulu’nda iken Risale-i Nur’u tanımamıza ve anlamamıza vesile olan Osman ve Sefer Şahin Ağabeyimizle görüşmenin mutluluğunu yaşadığımız bu ziyaret, maddî hasretin de ne kadar önemli olduğunu gösterdi. Hasret, muhabbetin en belirgin ifadesidir.

Notlarımızı; yapılan görüşmelerde, Nur mesleği özelliklerinin prensipler düzeyinde nakledilmesinin, ibretli örneği olarak, Ali Vapurlu Ağabeyin sohbetini zikrederek noktalayalım. 

Kendisine sağlıklı, hayırlı uzun bir ömür dilerken vefat eden ablasından dolayı taziyetlerimi sunarım. Merhumeye Allah’tan rahmet, kalanlarına sabırlar diliyorum.

Okunma Sayısı: 3236
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı