"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Güneşin doğmasını geciktirenler

Mehmet ÇETİN
17 Ocak 2015, Cumartesi
Hakikatin kendisi takdim edilmediği zaman, yan ürün doğrular hakikî doğru diye ortaya sürülür. Bu da beklenen güneşin doğmasını geciktirir. Hâl böyle olunca, sorumluluğu başkasında değil kendimizde aramak gerekir.

Beklenen güneşin geç doğmasını hazırlayanlar nelerdir?  

Cehalet, sadece bilmemek değildir, yanlışı doğru bilenleri de unutmamak gerekir. Doğru İslâm’ı bilemeyenlerle beraber, İslâm’a uygun doğruyu uygulamayanları da cahiller grubuna saymak gerekir. Ekmeksiz yaşamanın göze alınarak verilen hürriyet mücadelesi iman hizmetinin selâmeti içindir. Şirke karşı olmak imanın kuvvet bulmasını; istibdada karşı olmak hürriyetin inkişafını netice verir. Adâletin tesisi hukukun hâkim kılınması iledir. Cehaletle hukukunu bilemeyen kişi gayret sahibi olanı da müstebit kılar. Dolayısıyla şirkin, istibdadın ve adaletsizliğin her çeşidinin değişik şekillerde meydan bulması ümit edilen baharı geciktiriyor. 

İlmî enaniyet başta olmak üzere her çeşit tek adam ve ferdiyetçilikle beraber gelen fikrî baskılar doğacak güneşin mânileridir. Üstünlük meyli, grupçuluk, tarafgirlik ve bu anlamdaki taassup, ırkçılık, inananlar arasındaki kardeşlik bağlarını bilememek, düşmanlık ve ihtilâfla beslenerek su-i zan, gıybet ve dedikodunun tuzağına düşmek bir başka engeldir. Yalanın hem siyasî ve hem de toplum hayatında revaç bularak kendisini yalana mecbur bilmek bir başka engeldir. İhmalkârlık, işi başkasına havale, tembellik, ümitsizlik, şevksizlik, rahat arzusu, acelecilik, bencillik, diğergam olamamak, görenek, alışkanlık gibi pek çok menfilikler nâzenin güneşe engel olan perdelerdir. 

İhtilâftan kurtulamayarak fitne ve fesadın oyuncağı olan bir kısım ehl-i hakkı sorumlu davranmaya dâvet ediyoruz! Yapmaları gereken hizmet, ifsat tuzakları ile geciktirilirken, gelmesi gereken meşrûiyet zemini ile beraber gönüller ve zihinler bulandırıldı. İfsat komitesinin yaptığı kara propagandalarla oluşturulan algılar; ümitsiz, güvensiz ortamda tereddütlü insanların bir kısmını kamplaştırıp diğerlerini de pasifize etti. Damlayan suyun mermere iz yapması gibi yalan bilgilerle iz yapıp doğrunun anlaşılmasına mâni olundu.

Temizlik, pisliklerin kaldırılması ile mümkündür. İnkişaf da engellerin izalesi ile. Kalp dairesinin temizliği de mide dairesine gelen lokmanın helâl, tabiî ve doğru olanı iledir ki vücut, hane, çevre dairesindekilere istikamet verilebilsin. İstikamet, meşveret ile mümkündür. Ferdi duâlardan müteşekkil umumî duâ anlamındaki istişareler inşallah beklenen güneşin doğmasına vesile olacaktır.

Doğruluğun hayatımızda yeniden sağlam şekilde ikame edilmesi, meşveretin esas kılınması, ihtilâf, dedikodu ve kirli siyasetten uzak durulması, kara propagandanın olduğu yerde gerçeği anlatanların takviye edilmesi ehl-i hakkın vazifesidir. 

Unutulmamalıdır ki milletin uyanması manevî değerlerin yeniden, ama içi dolu şekilde ihyası ile mümkündür. Süfyan ve deccallerin önünün alınması, mehdi mânaların anlaşılması ile olacaktır. O zaman güneşin doğması yakın olacaktır inşallah.

Okunma Sayısı: 1503
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı