"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Üstadım Said Nursî’yi takip etmek

Mehmet ÇETİN
21 Mart 2015, Cumartesi
“Her cemal ve kemal sahibi, kendi cemal ve kemalini görmek ve göstermek istemesi sırrınca” iki âlemin yaratıldığını Risale-i Nur Külliyatı’yla anladım.

Başıboşluk ve gayesizlikler içerisinde bocalarken “Lâyemut değilsin, başıboş değilsin, bir vazifen var. Gururu bırak, seni yaratanı düşün, kabre gideceğini bil, öyle hazırlan.” ikazıyla kendime geldim, gururu bırakıp, ölümlü olduğumu hatırlayarak Rabbimin emirleri istikametinde kabre hazırlanıyorum.

Hazırlıklarımın özünü derin tefekkürlerin doldurması gerektiğini âyet ve hadislerin engin tefsiri olan Risale-i Nur’unda okuyorum. Rabbimin eserlerine, nazar ederek onlardaki gaibâne muamelelerinde rububiyetinin güzelliklerini temaşa halindeyim.

Eşyada tecelli ile tezahür eden kutsî güzel isim ve sıfatlarını levh-i mahv ve ispat karelerinin dizilişini hayretle seyrederken Allahuekber nidalarıma, hazinelerinin depoladığı duygularımla Sübhanallah tesbihime, kudretinin kalemi, kaderî ölçülerle irade buyurduğu nimetlere Elhamdülillah demeye devam ediyorum. 

Yaptığım marifetimin yetersizliğini “Ey Rabbimiz! Sen her türlü noksan sıfatlardan münezzehsin; Seni gereği gibi tanıyamadık.” itirafımı yapayım derken, yaratılan bütün san’at eserlerini gözlem altında bulunduran şuur sahipleri ile diğer mevcudatın da tefekkürlü kulluklarıyla duâma manen iştirak ettiklerini gördüm.

Kulluğumu sabırla devam ettirirken “Ancak Sana kulluk eder, ancak Senden yardım isteriz” duâmın şümûlüne, vücudumdaki zerrat ile beraber Rabbimi tevhit edenleri ve yaratılan her şeyi dâhil ediyorum. Onların namına kendi hesabıma, “Sana hamd ederek, Seni her türlü kusur ve noksandan tenzih ederiz” dedim.

Üstadım Said Nursî’yi takip ederken şuurla okuduğum eserlerinde “Kur’ân-ı Hakîm’in nazarında imandan sonra en ziyade esas tutulan takva ve amel-i salih esaslarını” hayatımın ilk esasına oturtup istikbalime baktım. Müsbet hareket gereği hakkın şahs-ı mânevisi olarak dik duruşumu; yerine göre tevazu ve izzetle tekmil ettiğim davranışlarımı takva olarak algıladım. Meşvereti tatbik ederek tabi olmayı birlik ve beraberliğimin istikbalî pusulası gördüm. Sürekli, ama ihtiyaç hissedercesine Risale-i Nur’u okumayı ve okumaya teşvik etmeyi, okuduğumu yaşamayı kardeşlerimin de dualarının yardımıyla amel-i salih işleten Rabbime şükrettim.

İman hizmetini, hayatımın muharrik gücü bilerek devam ederken, âzami sadâkat, azamî tesanüt, azamî fedakârlık, azamî ihlâs ölçüleri, rehberim olmuştur.

Rahmetli Üstadım Said Nursî’nin vefatıyla gözlerimiz hâlâ nemli, yaşlarımız dinmedi ve dinmeyecek. O sevgili Üstadımızın aziz hatırasını  anarken; “Evet ümitvâr olunuz! Şu istikbal inkılâbı içerisinde en yüksek gür sadâ İslâmın sadâsı olacaktır” müjdesini hep hatırlayacağım.

İşte benim için Üstadım Said Nursî’yi takip etmek budur.

Okunma Sayısı: 1409
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı