Ülkenin birinci gündemi yüksek enflasyon, geçim sıkıntısı, asgari ücret ve emekli maaşının açlık sınırının altında kalması, özetle ekonomik kriz.

Milletin içinde bulunduğu geçim darlığını çok iyi bilen siyasetçiler, kampanya boyunca vaat üstüne vaat sıraladılar. Seçim kampanyalarında AKP’nin üst düzey bir yetkilisinin emeklilere müjde açıklamasının fos çıkması ise emeklileri hayli kızdırdı.

Yine mi “son seçimim”

Erdoğan’ın 31 Mart seçimleriyle ilgili “Benim için bu bir final. Yasanın verdiği yetkiyle bu seçim son seçimim ama buradan çıkacak netice benden sonra gelecek kardeşlerim için bir emanetin devri olacak” dedi. Bu bir taraftan “bakın giderim ha!” demek anlamına da geliyor.

Gerçi Erdoğan’ın bu açıklaması üzerine hem yeni hem eski Adalet Bakanları başta olmak üzere AKP’li yetkililer hemen konuyu yeni anayasaya getirseler de seçim kampanyaları nedeniyle konu pek tartışılmadı.

AKP Genel Başkanvekili Mustafa Elitaş’ın, “Biz liderimizle ölüm bizi ayırıncaya kadar devam etmek isteriz” demesi bu tartışmanın en dikkat çekici açıklaması oldu.

Aslında bu, Erdoğan’ın bu minvaldeki ilk sözleri değil. 2011 yılından beri seçim önceleri, “Allah ömür verirse son milletvekilliği adaylığımdır.”, “Son kez Genel Başkanlığa aday oluyorum”, “Milletten kendi adımıza son kez oy istiyoruz” ifadelerini kullanıyor ve her defasında da tekrar aday oluyor.

Anayasaya göre normal şartlarda ancak iki kez Cumhurbaşkanı seçilebilen Erdoğan, “Yeni sisteme göre seçim yapıldı” denilerek üçüncü kez cumhurbaşkanı oldu. Ama bu sefer böyle bir durum da söz konusu değil. Üçüncü kez aday olabilmesinin iki yolu var. Birincisi Meclis’in erken seçim kararı alması, ikincisi de anayasa değişikliği…

Parlamento aritmetiğine göre Meclis’ten yeni bir anayasa çıkarmak mümkün gözükmüyor. Bu durumda tek yol Meclis’in erken seçim kararı alması…

Ancak, hem anayasa değişikliği hem de erken seçim kararı alınabilmesi için en az 360 milletvekilinin oyuna ihtiyaç var. Şu anda Cumhur İttifakı’nın (AKP, MHP, DSP, HÜDAPAR) 318 milletvekili var.

Normalde 2028’e kadar seçim gözükmüyor olsa da siyaset ne getirir bilinmez. Ama erken seçimin bu sefer muhalefetten çok AKP ve Cumhur İttifakı’nı oluşturan partilerin gündeminde olacağı açık.

Erdoğan bir taraftan “son seçimim” derken, diğer taraftan “yasanın verdiği yetkiyle” demesi de bundan dolayı. Öyle görülüyor ki Erdoğan da dördüncü kez cumhurbaşkanlığına aday olmayı düşünüyor.

“Ayrılamazsın” derken…

Burada dikkat çeken bir durumda. Cumhur İttifakı’nın küçük ortağı MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin çıkışı…

Bahçeli’nin, “Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’a diyorum: Ayrılamazsın! Türk milletini yalnız bırakamazsın. Onun için Cumhur İttifakı olarak yanındayız, beraberindeyiz. Yeni yüzyılın kurtarıcı lideri olarak sizi görmek istiyoruz” sözlerinin arka planını bilemiyoruz ama bakalım önümüzdeki dört yıl neler getirip neler götürecek.

Çünkü, hem Bahçeli’nin hem de Erdoğan’ın geçmişte birbirlerine söyledikleri düşünüldüğünde 24 saatin uzun olduğu siyasette dört yıl çok daha uzun bir süre…

Bekleyelim görelim.